10. Hukuk Dairesi Esas No: 2011/367 Karar No: 2012/5538
Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2011/367 Esas 2012/5538 Karar Sayılı İlamı
Özet:
İş Mahkemesi'nde yersiz aylıkların tahsil edilmesi amacıyla başlatılan takibe davalı taraf vekili vaki itirazda bulundu. Mahkeme, takibin devamı isteğini kabul ederek dava lehine karar verdi. Temyiz istemiyle kararın incelenmesi sonucu, davalı vekilinin temyiz itirazları reddedildi ve borçlu aleyhine girişilen icra takibinin devamına karar verildi. Ancak, eksik inceleme ve yanılgılı değerlendirme sonucu yazılı şekilde icra inkar tazminatına yönelik istemin reddine karar verildiği görüldü. Bu nedenle, kararın düzeltilerek onanması ve asıl alacağın %40'ı oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacı kuruma verilmesi gerektiği belirtildi. Kararda, 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun 438. maddesi yer alırken, uygulanan kanun maddeleri olarak 6217 sayılı Kanun'un 30. maddesi ve 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun geçici 3. maddesi gösterildi.
10. Hukuk Dairesi 2011/367 E. , 2012/5538 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :İş Mahkemesi Dava, yersiz aylıkların tahsili amacıyla başlatılan takibe vaki itirazın iptali ile takibin devamı istemine ilişkindir. Mahkemece, ilamında belirtildiği şekilde davanın kabulüne karar verilmiştir. Hükmün, taraf vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteklerinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi. 1- Dosyadaki yazılara, toplanan delillere ve hükmün dayandığı gerektirici sebeplere göre, davalı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2- Dava; muvazaalı boşanma nedeniyle alınan yersiz ölüm aylıklarının ferileriyle birlikte tahsili için borçlu aleyhine girişilen icra takibine, borçlunun vaki itirazının iptali ile icra takibinin devamına ve borçlunun %40 icra inkar tazminatı ile sorumlu tutulması istemine ilişkin olup, takip konusu alacağın likit, yani belirgin olması, başka bir anlatımla hak etmediği ölüm aylıkları her ay bankadan çeken borçlunun herhangi bir hesaplamaya gerek olmaksızın yalnız başına borç miktarını bilebilecek durumda olması karşısında borçlunun icra inkar tazminatı ile sorumlu tutulmasına karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ve yanılgılı değerlendirme sonucu yazılı şekilde icra inkar tazminatına yönelik istemin reddine karar verilmiş olması, usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir. Ne var ki; bu hususun düzeltilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden hüküm bozulmamalı, 6217 sayılı Kanun’un 30’uncu maddesi ile 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’na eklenen geçici 3’üncü madde atfıyla uygulanmakta olan 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 438’inci maddesi gereğince düzeltilerek onanmalıdır. SONUÇ: Hüküm fıkrasının birinci bendinde yer alan “Davanın niteliğine göre davacı lehine icra inkâr tazminatı takdirine yer olmadığına” cümlesi silinerek, yerine, “Asıl alacağın % 40’ı oranında icra inkâr tazminatının davalıdan alınarak davacı Kuruma verilmesine,” cümlesinin yazılmasına ve hükmün bu şekliyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA, aşağıda yazılı temyiz harcının davalıdan alınmasına, 22.03.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.