Abaküs Yazılım
22. Hukuk Dairesi
Esas No: 2011/5277
Karar No: 2012/713

Yargıtay 22. Hukuk Dairesi 2011/5277 Esas 2012/713 Karar Sayılı İlamı

(Kapatılan)22. Hukuk Dairesi         2011/5277 E.  ,  2012/713 K.

    "İçtihat Metni"




    MAHKEMESİ :İş Mahkemesi

    DAVA : Davacı, feshin geçersizliğine ve işe iadesine karar verilmesini istemiştir.
    Mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır.
    Hüküm süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Davacı vekili, iş sözleşmesinin geçerli sebep olmadan işverence feshedildiğini ileri sürerek feshin geçersizliğine ve işe iadesine karar verilmesini, boşta geçen süre ücret ve diğer haklar ile işe başlatılmama halinde ödenmesi gereken tazminatın belirlenmesini istemiştir.
    Davalı vekili, davacının sorumluluk bölgesinde bulunan doktorları ziyaret etmediği halde bu yönde rapor düzenlediğini, alınan savunmasında dikkatsizliği sebebiyle hatalı ziyaret onayı yaptığını beyan ettiğini ancak bu beyanının şirketi yanıltmaya dönük kötü niyetli bir beyan olduğunu, iş sözleşmesinin haklı nedenlerle feshedildiğini beyan ederek davanın reddini talep etmiştir.
    Mahkemece, davacının davalı şirketin Ankara bölgesinde tıbbı satış mümessili olarak çalıştığı, dinlenen tanık beyanlarına göre, günlük 15-16 doktor ziyareti ile 7-8 adet eczane ziyaret edilerek ilaç tanıtımı yapıldığı, hastane girişlerinde sıkıntıların olduğu, zaman zaman hatalı ziyaret olayının tüm çalışanlar tarafından yapıldığı ve işverenin bilgisinin olduğu, davacının savunmasında dikkatsizliği sebebiyle hatalı olarak ziyaret olayı yapıldığını beyan ettiği, bu hatanın bir daha tekrarlanmaması için daha hafif cezalar verilmesi gerekirken davalı iş verenin davacıyı en ağır ceza ile iş sözleşmesini feshederek cezalandırdığı, iş sözleşmesinin davalı işverence geçersiz nedenle feshedildiği gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
    Karar davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Taraflar arasında iş sözleşmesinin feshinin geçerli sebebe dayanıp dayanmadığı uyuşmazlık konusu olup, normatif dayanak 4857 sayılı İş Kanunu’nun 18 ve devamı maddeleridir.
    4857 sayılı Kanun’un 18. maddesine göre otuz veya daha fazla işçi çalıştıran işyerlerinde en az altı aylık kıdemi olan işçinin belirsiz süreli iş sözleşmesini fesheden işveren, işçinin yeterliliğinden veya davranışlarından ya da işletmenin, işyerinin veya işin gereklerinden kaynaklanan geçerli bir sebebe dayanmak zorundadır.
    4857 sayılı Kanun’un 18. maddesi bakımından işçinin davranışlarından kaynaklanan sebepler, işçinin aynı Kanunun 25/II. maddesinde öngörülen sebepler niteliğinde ve ağırlığında olmayan, işyerinde işin görülmesini önemli ölçüde olumsuz etkileyen, sözleşmeye aykırı davranışlarıdır. İşçinin davranışı ancak işyerinde olumsuzluklara yol açması halinde geçerli sebep olabilir. İşçinin sosyal açıdan olumsuz bir davranışı, toplumsal ve etik açıdan onaylanmayacak bir tutumu işyerinde üretim ve iş ilişkisi sürecine herhangi bir olumsuz etki yapmıyorsa geçerli sebep sayılamaz.
    4857 sayılı Kanun’un 20. maddesinin ikinci fıkrasına göre feshin geçerli nedene dayandığını ispat yükümlülüğü işverene aittir. İşçi, feshin başka bir sebebe dayandığını iddia ettiği takdirde, bu iddiasını ispatla yükümlüdür.
    Dosya içeriğinden, davacının 01.02.2007-12.11.2009 tarihleri arasında davalıya ait işyerinde tıbbi satış satış mümessili olarak çalıştığı, iş sözleşmesinin, 12.11.2009 tarihli fesih bildirimi ile, davacının Eylül 2009 ayında Paxil eczane kampanyasının ardından bölge müdürüne gönderdiği eczane isimleri ve satın aldıkları miktarların incelenmesinden bazı eczane isimlerinin eczane çıkış listelerinde bulunmadığının saptandığı, 100 kutu ve üzeri siparişler için bölge müdürü ile eczane bilgilerini paylaşarak daha sonra sipariş onayını takiben ilgili eczaneleri ziyaret ederek siparişlerin ulaşıp ulaşmadığını kontrol etmesi gerektiği halde, bunu yapmadığı, doktor ve eczanelerin ziyaretlerini Siebel raporlama sistemine göre raporlamak görevi olduğu halde 16.09.2009-28.10.2009 tarihleri arasında 6 kez Prof. Dr. Şefik Dener"i ziyaret etmediği halde ziyaret etmiş gibi raporladığı nedenleriyle işini özen içerisinde sadakat ile yerine getirmediği, bu durumun şirketin yönetim ve iş süreçlerini olumsuz etkilediği ve şirketin davacıya olan güveninin kaybolduğu, şirket yönünden önemli ve makul ölçüler içerisinde iş sözleşmesinin devam ettirilmesinin beklenemeyeceği, bu çalışma şeklinin ve yönetimi yanıltıcı davranışların iş ilişkisini olumsuz etkilediği, gerek şirket nezdinde ve gerekse bağlı olduğu bölge müdürlüğü nezdinde olumsuzluklara neden olduğu, bu durumda şirket açısından davacı ile olan iş ilişkisinin sürdürülemez hale geldiği belirtilerek davacının davranışları ve yetersiz kalması nedenleriyle 4857 sayılı Kanun"un 17. maddesi gereğince bildirimli ve tazminatlı olarak feshedildiği, davacının, Özel Servet Ünsal Polikiliniğinde görevli Prof. Dr. Şefik Dener"i, 16.09.2009, 23.09.2009, 30.09.2009, 07.10.2009, 14.10.2009, 21.10.2009, 28.10.2009 tarihlerinde ziyaret ve tanıtım yapmadığı halde yapmış gibi rapor verdiği, bu durumun bölge müdürünün ikili çalışma için bu doktoru ziyaret etmek için polikiliniğe gittiğinde yetkililerin doktorun 14.09.2009 tarihinde poliklinikten ayrıldığını beyan etmeleri üzerine ortaya çıktığı, davacının savunmasında,dikkatsizlik sonucu hata ile bu doktorun ziyaretini onayladığını beyan ettiği, İşverenin Eylül 2009 tarihinde Paxil isimli ilaçla ilgili eczane kampanyası başlattığı, davacının her bir eczaneye 200 tabletin üzerinde satış yapmak üzere aldığı siparişleri bölge müdürüne haber vererek onayını alması gerektiği halde bu onayı almadığı, şirkete bildirdiği 07.09.2009-13.10.2009 tarihleri arasındaki sipariş listesinde 5 adet eczane için her birine 200+50 toplamda 1250 adet satış yapılmış gibi göstermesine rağmen bu eczanelere 1250 adet satış yapılmadığı, davacının bu sayede satış kotasını doldurduğu ve prim aldığı, davacının bu konuya ilişkin savunmasında, sipariş verilen eczanelerin alanı dışında olduğunu, tanımadığını, telefonla sipariş aldığını, bu durumu bölge müdürüne kampanya sonrası bildirdiğini beyan ettiği anlaşılmıştır.
    Somut olayda, davacının yukarıda anılan usulsüz eylemleri yapmadığını ileri sürmediği, neden usulsüz yaptığına dair mazeretler ileri sürdüğü, ileri sürülen mazeretlerin işverence kabul edilmesi gereken nitelikte olmadığı,davacının bu olumsuz davranışlarının işyerinde olumsuzluklara yol açtığının, sosyal açıdan olumsuz bir davranış ve toplumsal ve
    etik açıdan onaylanmayacak bir davranış olduğunun kabul edilmesi gerektiği, işverenden bu şartlarda iş ilişkisini devam ettirmesinin beklenemeyeceği düşünülmeden, işveren yönünden geçerli nedenle fesih şartlarının oluştuğu dikkate alınarak davanın reddi yerine kabulüne yönelik yazılı şekilde karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirir.
    Belirtilen nedenlerle, 4857 sayılı İş Kanun"un 20. maddesinin 3. fıkrası uyarınca, hükmün bozulmak suretiyle ortadan kaldırılması ve aşağıdaki gibi karar verilmesi gerekmiştir.
    HÜKÜM : Yukarıda açıklanan gerekçe ile;
    1-Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararının BOZULARAK ORTADAN KALDIRILMASINA,
    2-Davanın REDDİNE,
    3-Harç peşin alındığından yeniden alınmasına yer olmadığına,
    4-Davacının yapmış olduğu yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına, davalının yaptığı 85,00 TL yargılama giderinin davacıdan tahsili ile davalıya ödenmesine,
    5-Karar tarihinde yürürlükte bulunan tarifeye göre 1.200,00 TL vekâlet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
    6-Peşin alınan temyiz harcının isteği halinde davalıya iadesine, kesin olarak 27.01.2012 tarihinde oybirliği ile karar verildi.






    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi