Yargıtay Hukuk Genel Kurulu 2015/43 Esas 2015/916 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
Hukuk Genel Kurulu
Esas No: 2015/43
Karar No: 2015/916

Yargıtay Hukuk Genel Kurulu 2015/43 Esas 2015/916 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Yahyalı Asliye Hukuk Mahkemesi (Aile Mahkemesi Sıfatıyla) tarafından verilen bir direnme kararı incelenmiştir. Hukuk Genel Kurulu, mahkeme kararlarında hangi bilgilerinin yer alması gerektiğini belirleyen kanun maddelerine uyulması gerektiğini belirtmiştir. Hükmün verildiği kısımda, gerekçe tekrar edilmeden her istek hakkında verilen hüküm, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların sıra numarası altında açık, belirgin ve şüphe uyandırmayacak şekilde gösterilmelidir. Kanunda belirtilen kurallara uygun bir hüküm oluşturulmadığı için direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 297. maddesi hüküm sonucu kısmında verilen hükümle taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların sıra numarası altında açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gerektiğini belirtmektedir. Ayrıca, 294. maddenin 3. fıkrasında \"Hükmün tefhimi herhalde hüküm sonucunun duruşma tutanağına geçirilerek okunması suretiyle olur\" hükmü yer almaktadır. Bozma kararı ile ilk hüküm hayatiyetini y
Hukuk Genel Kurulu         2015/43 E.  ,  2015/916 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : Yahyalı Asliye Hukuk Mahkemesi (Aile Mahkemesi Sıfatıyla)
    TARİHİ : 31/10/2013
    NUMARASI : 2013/186-2013/230

    Hukuk Genel Kurulu"nca dosya üzerinde yapılan ön inceleme sonrasında gereği görüşüldü:
    Mahkeme kararlarında nelerin yazılacağı 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun 297. maddesinde belirtilmiştir. Hüküm sonucu kısmında gerekçeye ait her hangi bir söz tekrar edilmeksizin isteklerin her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların sıra numarası altında açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gerekir.
    6100 sayılı HMK’nun 294. maddesinin 3 fıkrasında ise “Hükmün tefhimi herhalde hüküm sonucunun duruşma tutanağına geçirilerek okunması suretiyle olur” hükmüne yer verilmiştir.
    Ayrıca, bozma kararı ile ilk hüküm hayatiyetini yitirdiğinden ona atıf suretiyle hüküm tesisinin yukarıda açıklanan kurallara uygun düşmeyeceği de aşikardır.
    Nitekim Yargıtay"ın yerleşmiş görüşü de bu yöndedir (Hukuk Genel Kurulu"nun 19.6.1991 gün 323-391 sayılı; 10.09.1991 gün 281-415 sayılı; 25.9.1991 gün 355-440 sayılı; 05.12.2007 gün 981-936 sayılı; 23.01.2008 gün 29-4 sayılı; 05.10.2011 gün 607-604 kararları).
    Somut olaya gelince; mahkemece aslolan kısa kararda yukarıda açıklanan mevzuata uygun hüküm fıkrası oluşturulmamış sadece "direnilmesine" denilmekle yetinilmiştir.
    Bu durumda, yukarıda açıklanan ilkeler çerçevesinde usulün öngördüğü anlamda oluşturulmuş bir hüküm bulunmadığı gibi, direnme kararlarını denetleyen Hukuk Genel Kurulu tarafından incelenebilecek nitelikte teknik anlamda bir direnme hükmü de bulunmadığı her türlü duraksamadan uzaktır.
    Şu durumda mahkemece yapılacak iş; dosya kapsamı dikkate alınarak taraflara yüklenen borç ve tanınan hakkın sıra numarası altında belirtildiği açık, infazda şüphe ve tereddüt uyandırmayacak biçimde, usulün aradığı niteliklere haiz kısa karar ve buna uygun gerekçeli karar oluşturulmasıdır.
    Mahkemenin, yukarıda ayrıntılarıyla açıklanan biçimde usulün öngördüğü niteliklere haiz bulunmayan kısa kararı ve gerekçeli kararın hüküm kısmı usul ve yasaya uygun değildir.
    Direnme kararının bu nedenle bozulması gerekmiştir.
    S O N U Ç : Direnme kararının yukarıda gösterilen nedenden dolayı 6217 sayılı Kanunun 30.maddesi ile 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’na eklenen “Geçici madde 3” atfıyla uygulanmakta olan 1086 sayılı H.U.M.K."nun 429.maddesi gereğince BOZULMASINA, bozma nedenine göre sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, istek halinde temyiz peşin harcın yatırana geri verilmesine, 04/03/2015 gününde, oybirliği ile karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.