12. Hukuk Dairesi 2016/29450 E. , 2018/2735 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi
Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkikinin borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü:
Alacaklı tarafından (1) adet çeke dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile başlatılan icra takibine karşı, borçlu şirket yetkilisi ...’in icra mahkemesine yaptığı başvuruda, takip konusu çekteki imzanın kendisine ait olmadığı itirazında bulunduğu, mahkemece;çekin keşide tarihi olan 20/04/2015 tarihi ile aynı tarihli ticaret sicil gazetesinde şirket müdürü ...’ın çekin keşide edildiği tarihte şirket müdürlüğünün sona erdiğinin ilan edildiği,dolayısıyla imza incelemesi yapılabilmesi için çekin keşide tarihi itibariyle şirket müdürü olan ..."ın da imza örneklerinin bulunduğu yerleri bildirmesi hususunda davacı şirket yetkilisi ... vekiline 2 hafta kesin süre verilmesine rağmen davacı vekilince, imzaların bulunduğu yerler bildirilmediğinden davacı şirket yetkilisi ...’in davasını ispatlayamadığı gerekçesiyle istemin reddine karar verildiği görülmektedir.Ticari senetlerin ticari işletme ile olan ilgisi iyiniyetli üçüncü kişilerce kolaylıkla anlaşılamayacağından, ticari mümessilin imzaladığı senetlerin iyiniyetli 3. kişiler bakımından işletmeyi bağlayacağı öngörülmüştür (HGK. 30.01.1980 tarih ve 1979/1692 E. - 1980/170 K.).
Çekin keşide tarihi itibariyle uygulanması gereken 6102 sayılı TTK"nun 36. maddesinin 1.bendi uyarınca, ticaret sicil kayıtları, üçüncü kişiler hakkında gazete ile ilanın yapıldığı günü izleyen iş gününde hukuki sonuçlarını doğurur.
Somut olayda; çekin keşide tarihi ile borçlu şirket müdürü ...’ın şirket müdürlüğünün sona erdiğine dair kararın yayınlandığı ticaret sicil gazetesinin tarihi aynı gün (20/04/2015) olmakla birlikte; 6102 sayılı TTK"nun 36. maddesinin 1.bendi uyarınca, söz konusu değişiklik, 3. kişiler yani takip alacaklısı yönünden ticaret sicil gazetesinde ilan edildiği tarihi takip eden ilk iş gününden (21/04/2015) itibaren hüküm ifade eder. Bu durumda; takip konusu çekin keşide tarihi olan 20/04/2015 itibariyle, şirket müdürü ...’ın ticaret sicil gazetesinin ilan edildiği 20/04/2015 tarihini takip eden ilk iş günü olan 21/04/2015 tarihine kadar borçlu şirketi temsilen tek imza ile yaptığı işlemlerin, 3. kişiler yani alacaklı yönünden hüküm ve sonuç doğuracağının kabulü gerekir. Öte yandan; mahkemece, takibe dayanak çek üzerinde imzaya itiraz eden borçlu ... yönünden yaptırılan imza incelemesi sonucunda, 08/02/2016 tarihli bilirkişi raporunda; “inceleme konusu çekin arka yüzünde Vet Asist Veteriner Malz. Kaşesi üzerindeki münker ciranta imzasının ...’in mevcut mukayese imzalarına kıyasla eli ürünü olmadığı” belirtilerek imzanın, ...’in eli ürünü olmadığının tespit edildiğinin bildirilmesi üzerine mahkemece,çekin keşide tarihi itibariyle şirket müdürü olan ..." ın da imza örneklerinin bulunduğu yerleri bildirmesi hususunda davacı şirket yetkilisi ... vekiline 2 hafta kesin süre verildiği, belirlenen kesin sürede davacı şirket yetkilisi ... vekilince, şirket müdürü ..." ın imzalarının bulunduğu yerler bildirilmediğinden davacının davasını ispatlayamadığı gerekçesi ile imza itirazının reddine karar verildiğin görülmüştür. İİK"nun 170. maddesinin üçüncü fıkrasının ilk cümlesine göre; "İcra mahkemesi 68/a maddesinin dördüncü fıkrasına göre yapacağı inceleme sonunda, inkar edilen imzanın borçluya ait olmadığına kanaat getirirse itirazın kabulüne karar verir." Senetteki imzanın borçluya ait olduğunu ispat külfeti senet elinde olup, takibe başlayan ve imzanın borçluya ait olduğunu iddia eden alacaklıya aittir (HGK"nun 26.04.2006 tarih 2006/12-259 E. - 2006/231 K. sayılı kararı). Borçlu vekiline borçlunun imza örneklerinin nerelerde bulunduğunu beyan etmesi yönünde külfet yüklenemez. Bu konuda borçluya süre verilmek sureti ile sonuca gidilemez.
O halde mahkemece; ispat yükünün alacaklıda olduğu göz önünde bulundurularak, alacaklıya borçlu şirket müdürü ..."ın imza örneklerinin nerelerde bulunduğunu beyan etmesi için kesin süre verilmesi, imza örnekleri ilgili yerlerden getirtilerek, usulünce bilirkişi incelemesi yaptırılması, bilirkişi tarafından borçlunun bildirmiş olduğu imza örneklerinin rapor tanzimine yeterli görülmediğinin belirtilmesi durumunda ise borçlu şirket müdürü ..."a İİK’nun 68a/5. maddesi uyarınca meşruhatlı davetiye tebliğ edilerek, geldiğinde, imza örnekleri alınıp bilirkişi incelemesi yaptırılmak sureti ile sonuca gidilmesi gerekirken, mahkemece yasanın öngördüğü bu usule uyulmadan verilen kesin sürede davacı şirket yetkilisi ... vekilince, şirket müdürü ..."ın imzalarının bulunduğu yerler bildirilmediğinden bahisle istemin reddi isabetsizdir.
SONUÇ : Borçlunun temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK"nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 19.03.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.
MND