16. Hukuk Dairesi 2020/1908 E. , 2020/6234 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Kadastro sonucu, ... İlçesi... Köyü çalışma alanında bulunan 183 ada 8, 10 ve 12 parsel sayılı sırasıyla 331.82, 597.87 ve 487.28 metrekare yüzölçümündeki taşınmazlar, kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle, kargir ev ve arsası vasfıyla sırasıyla ...,... ve ...-... adına tescil edilmiştir. Davacı ..., maliki olduğu 183 ada 11 parsel sayılı taşınmazın bir kısmının komşu parsellere eklendiğini, bir kısmının ise yolda bırakıldığını ileri sürerek, kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak bu bölümlerin adına tescili istemiyle dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kısmen kabulüne,183 ada 10 parsel sayılı taşınmazın bilirkişi raporunda (A) harfi ile gösterilen 54,43 metrekare kısmının 183 ada 10 parsel sayılı taşınmazdan ifrazına ve tapu kaydının iptali ile davacı adına tapuda son parsel numarası verilmek kaydıyla tapuya kayıt ve tesciline, (D) harfi ile gösterilen 27,79 metrekare kısmının yol olarak yapılan tespit ve tescilinin iptali davacı adına tapuda son parsel numarası verilmek kaydıyla tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş; hüküm, davacı ve Hazine temsilcisi tarafından temyiz edilmiştir.
1- Dosya içeriğine, mahkemece hükmüne uyulan bozma kararında açıklandığı gibi işlem yapılıp sonucuna göre hüküm verilmiş olmasına, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, çekişmeli 183 ada 8, 10 ve 12 parsel sayılı taşınmazlara ilişkin hükme yönelen ve yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddi ile bu parseller hakkındaki usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA,
2- Mahkemece, hükme esas alınan fen bilirkişisi raporuna ekli krokide (D) harfi ile gösterilen taşınmaz bölümü üzerinde, davacı yararına Kadastro Kanunun 14 ve 17. maddesinde belirtilen zilyetlikle iktisap koşullarının gerçekleştiği kabul edilmek suretiyle yazılı olduğu şekilde hüküm kurulmuş ise de, verilen karar usul ve yasaya uygun bulunmamaktadır.
Kadastroca tescil harici bırakılan yerler için açılan tescil davalarında 4721 sayılı TMK"nın 713/3. maddesi uyarınca husumetin yasal hasım konumunda olan Hazine ve ilgili Kamu Tüzel Kişiliğine birlikte yöneltilmesi zorunludur. Somut olayda dava, Hazine hasım gösterilmek suretiyle açılmış olup, ilgili kamu tüzel kişiliği olarak yasal hasım konumunda bulunan dava konusu taşınmazın bulunduğu ... Köyü Tüzel Kişiliğinin davada taraf olarak yer almadığı anlaşılmaktadır. Bu nedenle, davada taraf teşkilinin sağlandığından söz edilemez. Oysaki, taraf teşkilinin sağlanması dava şartlarından olup, bu koşul yerine getirilmeden davanın esası hakkında hüküm kurulamaz. Öte yandan, kadastro sırasında tescil harici bırakılan dava konusu taşınmaz hakkında TMK"nın 713/4-5 madde ve fıkraları uyarınca yapılması zorunlu olan yerel ve gazete ilanlarının da yaptırılmadığı anlaşılmaktadır.
Hal böyle olunca; Mahkemece, öncelikle davacıya, davasını ilgili kamu tüzel kişisi olarak yasal hasım konumunda bulunan ... Köyü Tüzel Kişiliğine yönelterek taraf teşkilini sağlamak üzere süre ve imkan tanınmalı, bu şekilde taraf teşkilinin sağlanması halinde anılan köy tüzel kişiliğinden savunma ve delilleri sorulmalı, bildirdiği takdirde delilleri toplanmalı, akabinde yöntemine uygun şekilde yasal ilanlar yapılarak itiraz süresi beklenmeli ve bundan sonra tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmelidir. Mahkemece belirtilen hususlar göz ardı edilerek yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsiz olup, temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde bulunduğunun kabulüyle hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre sair hususların incelenmesine şimdilik yer olmadığına, yasal koşullar gerçekleştiğinde kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 21.12.2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.