
Esas No: 2015/3582
Karar No: 2015/14244
Karar Tarihi: 15.09.2015
Yargıtay 5. Ceza Dairesi 2015/3582 Esas 2015/14244 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
Tebliğname No : KYB - 2015/22429
Görevi kötüye kullanma suçundan şüpheliler Z.. K.. ve Ö.. B.. haklarında yapılan soruşturma evresi sonucunda, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca verilen 23/05/2014 tarihli ve 2014/72000 soruşturma. 2014/38218 sayılı kovuşturmaya yer olmadığına dair karara yönelik itirazın reddine ilişkin, mercii Bakırköy 11. Ağır Ceza Mahkemesinin 15/07/2014 tarihli ve 2014/1390 Değişik İş sayılı Kararının;
Dosya kapsamına göre, adı geçen şüphelilerin Beyoğlu 35. Noterliği"nin yetkili katipleri olduğu, olay tarihinde müşteki şirketin yönetim kurulu karar defterine ulaşılamadığı beyanını içeren ve müşteki şirket adına yazılmış iki imzalı bir dilekçenin Noterliğe ibraz edilmesi üzerine Noterliğin 07/01/2014 tarihli ve 540 yevmiye nolu işlemi ile yeni bir yönetim kurulu karar defterinin açılış onayının yapıldığı, bu işlemi imzaya yetkili katip Z.. K.."nın yaptığı, yine aynı tarihte müşteki şirket yönetim kurulu başkan vekili ve üyeleri olan K. A., Ö. A., İ. O. A. ve B. T. E."un imzaları ile olağanüstü genel kurul kararı alınarak yeni açılan yönetim kurulu karar defterine bu kararın işlendiği, Noterliğin 07/01/2014 tarihli ve 556 yevmiye nolu işlemi ile de deftere işlenen karar için onaylama işlemi yapıldığı, bu işlemin imzaya yetkili başkatip Ö.. B.. tarafından yapıldığı, daha sonra müşteki şirketin diğer ortaklarının defter yenileme işleminin kendi haberleri olmaksızın yapıldığı, defterin kayıp olmadığı, eski defter bulunurken yeni bir karar defterinin açılış onayının yapılmasının usulsüz olduğu gerekçesi ile noterlik görevlileri hakkında şikayet dilekçesi verdikleri, yapılan soruşturma sonucunda her ne kadar şüphelilerin savunmaları doğrultusunda hukuka aykırı bir işlem olmadığı gerekçesi ile kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verilmişse de, ticaret şirketlerinin defterlerinin açılış onaylarının ne şekilde yapılacağının 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 64/3. maddesinde düzenlendiği, bu maddede "Açılış onayının noter tarafından yapıldığı hâllerde noter, ticaret sicili tasdiknamesini aramak zorundadır." ve "...ticari defterlerin nasıl tutulacağı, defterlere kayıt zamanı, onay yenileme ile açılış ve kapanış onaylarının şekli ve esasları Gümrük ve Ticaret Bakanlığı ile Maliye Bakanlığınca müştereken çıkarılan tebliğle belirlenir." şeklinde hükümler yer aldığı, bu maddeye istinaden çıkarılıp 19/12/2012 tarihli ve 28502 sayılı Resmi Gazetede yayınlanan Ticari Defterlere İlişkin Tebliğ"in 13/6. maddesinde ise "Pay defteri ve yönetim kurulu karar defterinin yenilenmesinin gerektiği durumlarda açılış onayı yapılacak yeni defter, kullanımına son verilecek defterle veya zayi edilmişse zayi belgesi ile birlikte notere ibraz edilir." şeklinde düzenleme yer aldığı cihetle, şüpheliler savunmalarında kendilerine ibraz edilen karar defterine ulaşılamadığı beyanını içeren dilekçeyi zayi belgesi kabul ederek işlem yaptıklarını beyan etmişlerse de, 07/01/2014 tarihli bu dilekçenin kim tarafından imzalandığının dahi belli olmadığı, anılan Tebliğ"de ibrazı istenilen zayi belgesinin 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 82/7. maddesi uyarınca defterin zayi olması durumunda mahkemeden alınacak zayi belgesi olarak anlaşılması gerektiği cihetle, şüphelilerin bu şekildeki görevlerine ilişkin düzenlemelere aykırı davranmaları karşısında eylemleri nedeni ile oluşmuş zarar bulunup bulunmadığı tespit edilerek hukuki durumlarının tayin ve takdiri gerekirken eksik inceleme ve hukuki olmayan gerekçe ile kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verildiği gözetilerek itirazın kabulü yerine, yazılı şekilde reddine karar verilmesinde isabet görülmediğinden bahisle 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 309. maddesi uyarınca bozulması lüzumu Yüksek Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğü ifadeli, 13/01/2015 gün ve 94660652-105-34-11250-2014/1169/2665 sayılı Kanun yararına bozmaya atfen Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığından tebliğname ile Daireye ihbar ve dava evrakı ile birlikte tevdii kılınmakla gereği düşünüldü:
Kanun yararına bozma istemine dayanan ihbarname münderecatı yerinde görüldüğünden talebin kabulü ile Bakırköy 11. Ağır Ceza Mahkemesince verilen 15/07/2014 tarihli ve 2014/1390 Değişik İş sayılı Kararın CMK"nın 309. maddesi uyarınca BOZULMASINA, bozma sebebine nazaran müteakip işlemlerin merciince yapılmasına, dosyanın mahalline gönderilmesi için Yargıtay C.Başsavcılığına TEVDİİNE, 15/09/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.