8. Hukuk Dairesi 2009/5205 E. , 2010/383 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : Tescil
... ile Hazine ve Taşören Köyü Tüzel Kişiliği aralarındaki tescil davasının kabulüne dair Kovancılar Asliye Hukuk Hâkimliğinden verilen 06.05.2009 gün ve 144/56 sayılı hükmün Yargıtay"ca incelenmesi davalı Hazine vekili tarafından süresinde istenilmiş olmakla, dosya incelendi, düşünüldü:
K A R A R
Davacı ... vekili, miras yoluyla intikal, taksim ve kazanmayı sağlayan eklemeli zilyetlik nedeniyle dava dilekçesinde mevkii ve sınırları yazılı kadastroda tespit dışı bırakılan yaklaşık 10 dönüm miktarındaki taşınmazın vekil edeni adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmesini istemiştir.
Davalı Hazine vekili, davanın reddine karar verilmesini savunmuştur.
Davalı ... tüzel kişiliği temsilcisi, dava konusu taşınmazın köy merası olduğunu belirterek davanın reddine karar verilmesini savunmuştur.
Mahkemece, davanın kabulüyle fen bilirkişiler... ve ...tarafından düzenlenen 25.09.2007 tarihli krokide A harfiyle gösterilen 5090 m2 yüzölçümündeki taşınmazın tarla niteliğinde davacı adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmesi üzerine; hüküm, davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, kazanmayı sağlayan zilyetlik hukuksal sebebine dayalı olarak TMK.nun 713/1 ve 3402 sayılı Kanunun 14. maddeleri gereğince açılan tescil davasıdır.
Mahkemece kazanma koşullarının oluştuğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş ise de; yapılan araştırma ve inceleme hüküm vermeye yeterli bulunmamaktadır. Davacı vekili, dava dilekçesinde tescil konusu taşınmazın vekil edeninin miras bırakanı babası...’den kaldığını ve babasının sağlığında yaptığı taksim sonucu taşınmazı vekil edenine verdiğini açıklayarak eklemeli zilyetlik nedeniyle taşınmazın vekil edeni adına tapuya tesciline karar verilmesini istemiştir.Davacı vekili, 14.01.2005 tarihli ilk oturumda ve 17.03.2005 tarihli keşifteki beyanında ise; dava konusu taşınmazın 347 parsele ilave yoluyla tesciline karar verilmesini istemiştir.347 parsel sayılı taşınmaz kadastro yoluyla miras bırakan ...mirasçıları olan davacı ve kardeşleri adına verasette iştiraken tescillidir. Mahallinde yapılan keşif sırasında dinlenen yerel bilirkişi ve davacı tanıkları da, dava konusu taşınmazın davacının babası ...’den intikalen davacı ve mirasçılarının zilyetliğinde bulunduğunu açıklamışlar, ancak intikal şekli hakkında herhangi bir beyanda bulunmamışlardır. Taşınmazın davacıya babasından intikal ettiği ileri sürüldüğüne göre, davacı vekiline talebinin ne olduğu açıklattırılmalı, yerel bilirkişi ve tanıklar yeniden dinlenerek nizalı parselin davacıya intikal şekli üzerinde durulmalıdır. Dava konusu taşınmazın miras yoluyla intikal ettiği anlaşıldığı takdirde, taksim edilip edilmediğinin sorulup belirlenmesi, miras bırakana ait mirasçılık belgesinin istenilmesi gerekir. Dava konusu taşınmazın miras yoluyla intikal ettiği, taksim yapılmadığı ve başka mirasçı bulunduğunun belirlenmesi halinde TMK.nun 701. maddesi gereğince terekenin elbirliği mülkiyeti hükümlerine tabi olduğu, elbirliği mülkiyetinde ortakların belirlenmiş payları olmayıp, her birinin hakkının ortaklığa giren malların tamamına yaygın halde bulunduğu, TMK.nun 640 ve 702.maddeleri hükümlerine göre elbirliği mülkiyetinde tasarrufi işlemlerde oybirliğinin aranacağı, yani tüm mirasçıların katılımıyla tasarrufi işlemlerin yapılabileceği, davada tasarrufi bir işlem olduğundan mirasçılardan birinin tek başına adına tescil isteyemeyeceği dikkate alınmalıdır.Mahkemece toplanıp değerlendirilecek deliller ve dosya içeriğine göre dava konusu taşınmazın davacının miras bırakanından kaldığı, taksim sonucu veya miras bırakanın sağlığında yapılan bağış, satış gibi tasarrufi bir işlemle davacıya bırakıldığının belirlenmesi halinde ise davanın şimdiki gibi kabulüne, aksi halde reddine karar verilmesi gerekir. Dava şartı olan bu husus araştırılmadan, davacıya talebinin ne olduğu tam olarak açıklattırılmadan hüküm kurulmuş olması doğru değildir.
Ayrıca; dava konusu taşınmazın güneyinde yer alan 471 parsel sayılı taşınmazın Palu Asliye Hukuk Mahkemesinin 1988/351 Esas sayılı hükmen tescil davası sonucu davacının amcası olduğu anlaşılan Hasan Maksut Bingöl adına hükmen tescil edildiği, hükümde ve ekli olan krokide dava konusu taşınmaz yönünü “bayır” okuduğu, dosya içinde bulunan karar sureti ve ekindeki tescil krokisinden anlaşılmaktadır. Sözü edilen hükmen tescil davasında davacımız taraf durumunda bulunmadığından kesin hüküm niteliğinde değilse de, taşınmazın öncesindeki niteliği itibariyle güçlü delil niteliğindedir.Mahkemece yapılacak iş; Palu Asliye Hukuk Mahkemesinin 1988/351 Esas sayılı dava dosyasının bulunduğu yerden getirtilerek dosya arasına konulması, mahallinde yerel ve teknik bilirkişiler aracılığıyla keşif yapılarak dava konusu taşınmazın güneyinde bulunan 471 parsel sayılı hükmen tescil dosyasının hükmünün ve ekli krokisinin dava konusu taşınmazı ne olarak gösterdiği, davacıyı bağlayan yönü bulunup bulunmadığı, hükmen tescil kararının nitelik itibariyle güçlü delil niteliğinde bulunduğu ve davacı yararına dava tarihine kadar zilyetlikle kazanma koşullarının oluşup oluşmadığının etraflıca araştırılması, ondan sonra tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekir.
Davalı Hazine vekilinin yerinde görülen temyiz itirazlarının kabulüyle usul ve kanuna aykırı bulunan hükmün HUMK.nun 428.maddesi uyarınca BOZULMASINA, 01.02.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.