Beden veya ruh sağlığını bozacak şekilde çocuğun basit cinsel istismarı - Yargıtay 14. Ceza Dairesi 2015/2491 Esas 2018/2972 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
14. Ceza Dairesi
Esas No: 2015/2491
Karar No: 2018/2972
Karar Tarihi: 18.04.2018

Beden veya ruh sağlığını bozacak şekilde çocuğun basit cinsel istismarı - Yargıtay 14. Ceza Dairesi 2015/2491 Esas 2018/2972 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen bir davada sanık, basit cinsel istismar suçundan beraat kararı aldı. Ancak mağdurenin katılan sıfatını alabilecek surette suçtan zarar gördüğü konusunda tereddüt bulunmadığı için, CMK'nın 237/2. maddesi uyarınca suçtan zarar gören mağdurenin davaya katılması ve avukatının mağdure vekili olarak kabul edilmesi kararlaştırıldı. Mahkeme, olayın tek görgü tanığı olan mağdurenin beyanının alınması gerektiği ve sanığın hukuki durumunun tayin ve takdir edilebilmesi için eksik araştırma yapıldığı gerekçesiyle kararı bozdu. Suç tarihinde henüz 15 yaşını tamamlamayan mağdureye yönelik işlenen suçtan dolayı şikayetçi olan velayet hakkına sahip anne de müşteki olarak davadan haberdar edilmeliydi. Kararda, 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi ve 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi gözetilerek kararın bozulmasına hükmedildi.
Kanun Maddeleri:
- 5271 sayılı CMK'nın 260/1. maddesi
- 5271 sayılı CMK'nın 237/2. maddesi
- 5271 sayılı CMK'nın 210/1 ve 236/2. maddesi
- 5271 sayılı CMK'nın 7. maddesi
- 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi
- 1412 sayılı CMUK'un 321. m
14. Ceza Dairesi         2015/2491 E.  ,  2018/2972 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Beden veya ruh sağlığını bozacak şekilde çocuğun basit cinsel istismarı
    HÜKÜM : Beraat

    İlk derece mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelendi.
    5271 sayılı CMK"nın 260/1. maddesine göre, katılan sıfatını alabilecek surette suçtan zarar görmüş bulunanlar için kanun yolunun açık olduğu, mağdure Özlem vekilinin kovuşturma evresinde sanıktan şikayetçi olup cezalandırılmasını talep ettiği ve mahkemece verilen hükmü temyiz ederek açıkça katılma iradesini ortaya koyduğu, Dairemizce de benimsenen Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 19.10.2010 gün ve 2010/9-149 Esas, 2010/205 Karar sayılı ilamında da belirtildiği üzere mağdurun katılan sıfatını alabilecek surette suçtan zarar gördüğü konusunda araştırma yapmayı gerektirecek bir tereddüt bulunmadığı görülmekle, CMK"nın 237/2. maddesi uyarınca suçtan zarar gören mağdure ...’ın davaya katılmasına ve Avukat ... Karahasan’ın katılan mağdure Özlem vekili olarak kabul edilmesine karar verildikten sonra gereği düşünüldü:
    Aynı zamanda olayın tek görgü tanığı konumunda bulunan mağdurenin, maddi gerçeğin ortaya çıkartılması açısından 5271 sayılı CMK"nın 210/1 ve 236/2. maddeleri gereğince ve aynı Kanunun 7. maddesinde belirtilen ”Yenilenmesi mümkün olmayanlar dışında, görevli olmayan hâkim veya mahkemece yapılan işlemler hükümsüzdür” düzenlemesi nazara alınarak davaya bakan görevli mahkemece beyanı alındıktan sonra toplanacak delillere göre sanığın hukuki durumunun tayin ve takdiri gerekirken, eksik araştırma ile yazılı şekilde hüküm kurulması,
    Suç tarihinde on beş yaşını tamamlamayan mağdureye yönelik işlenen suçtan dolayı şikayetçi olup davaya katılma ve hükmü temyiz etme hakkının velayet hakkına sahip anne Meral"e ait olduğu gözetilerek müştekinin davadan haberdar edilmesi gerekirken, yokluğunda yargılama yapılarak karar verilmesi,
    Kanuna aykırı, katılan mağdure Özlem vekili ile katılan Bakanlık vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, esası incelenmeyen hükmün 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 18.04.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.




    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.