Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2016/16722 Esas 2017/849 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
19. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/16722
Karar No: 2017/849
Karar Tarihi: 07.02.2017

Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2016/16722 Esas 2017/849 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Davacı, icra takibine konu olan çekin müvekkili adına keşide edildiği ancak keşide tarihinin sonradan değiştirildiği ve bu değişiklik üzerinde herhangi bir parafın bulunmadığını, çekin süresi içinde bankaya ibraz edilmediğini savunarak, çekten dolayı borçlu olmadığının tespitine ve %40 tazminata karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece davanın açılmamış sayılması kararlaştırılmış, ancak Yargıtay'ın bozma ilamı sonrası yapılan yargılama neticesinde, çekin keşide tarihi öncesinde tahrifat yapıldığı ve çekin yasal süre içinde ibraz edilmediği gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir. Hüküm, temyiz edilmiş ancak davalı vekilinin itirazları reddedilerek hüküm onanmıştır.
Kanun Maddeleri:
- Borçlar Kanunu, Madde 652: Çekin muhatabına ibrazı ve üzerine kabul veya ödeme şerhi koyması mümkün olan kimse tarafından ibraz edilmesi gerektiği hüküm altına alınmıştır.
- Türk Ticaret Kanunu, Madde 691: Çekin keşide tarihinden itibaren 6 ay içinde muhatabına ibraz edilebileceği belirtilmiştir.
19. Hukuk Dairesi         2016/16722 E.  ,  2017/849 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
    - K A R A R -
    Davacı vekili, müvekkili aleyhine davalı yanca çeke dayalı olarak icra takibine girişildiğini, icra takibine konu çekin müvekkili adına 05.04.2008 tarihli olarak keşide edildiğini, sonradan yapılan değişiklikle keşide tarihinin 05.06.2008 olarak değiştirildiğini, ancak bu tarih değişikliği üzerinde herhangi bir parafın bulunmadığını bu haliyle çekin süresi içerisinde bankaya ibraz edilmediğini, çekten dolayı müvekkilinin davalı hamile karşı sorumluluğunun bulunmadığını ileri sürerek, icra takibine konu çekten dolayı borçlu olmadığının tespitine ve % 40 tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
    Mahkemece, davanın açılmamış sayılmasına karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir.
    Dairemizin ....05.2015 tarih, 2014/18842 Esas ve 2015/7510 Karar sayılı ilamı ile, "Mahkemece ........2013 tarihinde ...:... saatinde dosyanın duruşmasının yapılarak davacının mahkemeye ulaşan mazeret dilekçesinin bulunmadığından bahisle davanın takip edilmemesi nedeniyle işlemden kaldırılmasına karar verildiği, sonrasında da davacının toplam ... kez davayı takip etmemesi nedeniyle davanın açılmamış sayılması yönünde hüküm kurulduğu, Mahkemece, duruşmadan önce gönderilen ancak geç havale edilmesi nedeniyle dava dosyasına girmeyen mazeret dilekçesini değerlendirerek sonucuna göre karar vermesi gerekirken yazılı gerekçe ile verilen hükmün bozulması gerekmiştir" gerekçesiyle bozulmuştur.
    Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama toplanan delilere ve bilirkişi raporuna göre, çekin keşide tarihinde tahrifat yapıldığı sabit olup, tahrifattan önceki tarih nazara alındığında, çekin yasal süre içerisinde muhatap bankaya ibraz edilmediği gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı vekilince temyiz edilmiştir.
    Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına,07.02.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.