Kişiyi hürriyetinden yoksun kılma - Yargıtay 14. Ceza Dairesi 2017/6456 Esas 2018/2969 Karar Sayılı İlamı

14. Ceza Dairesi
Esas No: 2017/6456
Karar No: 2018/2969
Karar Tarihi: 18.04.2018

Kişiyi hürriyetinden yoksun kılma - Yargıtay 14. Ceza Dairesi 2017/6456 Esas 2018/2969 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Bu mahkeme kararı, on beş-on sekiz yaş grubundaki bir suça sürüklenen çocuğun, kanuni temsilcisinin bilgi ve rızası dışında evi terk eden mağdureyi yanında tutması sonucunda çocuğun kaçırılması ve alıkonulması suçunu oluşturduğu ve bu suçun cezasının TCK'nın 234/3. maddesinde yer aldığı belirtiliyor. Ancak, bu maddenin cezası, 66/1-e ve 66/2. maddelerinde belirtilen asli dava zamanaşımı süresine tabi olduğu için, mahkeme sorgu tarihinden inceleme gününe kadar bu sürenin dolduğu anlaşıldığından suça sürüklenen çocuk hakkında kamu davasının zamanaşımı sebebiyle düştüğüne karar veriliyor. Kanun maddeleri ise şu şekildedir:
- 5237 sayılı TCK'nın 234/3. maddesi: çocuğun kaçırılması ve alıkonulması suçu
- 5237 sayılı TCK'nın 66/1-e maddesi: beş yıl dört aylık asli dava zamanaşımı süresi
- 5237 sayılı TCK'nın 66/2. maddesi: suçun işleniş şekline göre değişen asli dava zamanaşımı süresi
- 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi: kanun maddelerinin uygulanması esnasında geriye doğru işlerlik göstermeyeceği ilkesi
- 1412 sayılı CMUK'nın 321. maddesi: kararların bozulabil

14. Ceza Dairesi 2017/6456 E. , 2018/2969 K.

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Çocuk Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇA SÜRÜKLENEN
ÇOCUK : ...
SUÇ : Kişiyi hürriyetinden yoksun kılma
HÜKÜM : Beraat

İlk derece mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Suç tarihinde on yedi yaşı içerisinde bulunup kanuni temsilcisinin bilgi ve rızası dışında evi terk eden mağdureyi, ailesini veya yetkili makamları durumdan haberdar etmeksizin yanında tutan on beş- on sekiz yaş grubundaki suça sürüklenen çocuğun eyleminin 5237 sayılı TCK"nın 234/3. maddesinde düzenlenen çocuğun kaçırılması ve alıkonulması suçunu oluşturmakla birlikte anılan maddede yer alan cezanın üst sınırı itibariyle eylemin aynı Kanunun 66/1-e, 66/2. maddelerinde belirtilen beş yıl dört aylık asli dava zamanaşımı süresine tâbi olduğu ve mahkeme sorgu tarihinden inceleme gününe kadar bu sürenin dolduğu anlaşıldığından, hükmün 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, suça sürüklenen çocuk hakkında görülen kamu davasının aynı Kanunun 322 ve 5271 sayılı CMK"nın 223/8. maddeleri uyarınca zamanaşımı sebebiyle DÜŞMESİNE, 18.04.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.