Abaküs Yazılım
16. Hukuk Dairesi
Esas No: 2018/4636
Karar No: 2020/6227
Karar Tarihi: 21.12.2020

Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2018/4636 Esas 2020/6227 Karar Sayılı İlamı

16. Hukuk Dairesi         2018/4636 E.  ,  2020/6227 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :KADASTRO MAHKEMESİ

    Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:


    Yargıtay bozma ilamında özetle; " ...Mahkemece, doğru sonuca ulaşılabilmesi için, öncelikle davacı adına aynı çalışma alanında belgesiz zilyetlik yoluyla tespit ve tescil edilen taşınmaz miktarının Tapu ve Kadastro Müdürlüklerinden ayrı ayrı sorulması, tespit tarihinden geriye doğru en az 15-20-25 yıl öncesine ait üç ayrı evreye ilişkin stereoskopik hava fotoğraflarının Harita Genel Müdürlüğü’nden, aynı tarihler arasında düzenlenen fotoplan, fotometrik ve fotogrametrik paftaların ise, İl Kadastro Müdürlüğünden getirtilerek dosya arasına konulması ve ardından taşınmaz başında fen bilirkişi ve 3 kişilik ziraat mühendisinden oluşturulacak bilirkişi kurulunun katılımıyla yeniden keşif yapılması, keşif sırasında dinlenilecek davada yararı bulunmayan yerel bilirkişiler ve taraf tanıklarından taşınmazın öncesinin ne olduğu, taşınmaz üzerinde zilyetliğin bulunup bulunmadığı, varsa hangi tarihte ve ne zaman başladığı, zilyetliğin sürdürülüş biçimi, kimden kime ve nasıl intikal ettiği hususlarının etraflıca sorulup maddi olaylara dayalı olarak açıklattırılması, jeodezi ve fotogrametri mühendisi bilirkişiye hava fotoğrafları üzerinde stereoskopik inceleme yaptırılması, 3 kişilik ziraat mühendislerinden oluşan bilirkişi kurulundan çekişmeli taşınmazın tarımsal niteliğini bildiren, komşu parsellerle karşılaştırmalı biçimde çekişmeli taşınmazın toprak yapısını, eğimini ve bitki desenini açıklayan, taşınmazın tüm yönlerinden çekilmiş fotoğrafları ile desteklenmiş, önceki bilirkişi raporlarını da irdeler şekilde ayrıntılı rapor alınması, ondan sonra tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmesi gereğine ve kabule göre de; Kadastro Hakimi doğru ve infaz sırasında duraksamaya neden olmayacak biçimde ve infazı kabil hüküm oluşturmak zorunda olduğu halde Mahkemece çekişmeli taşınmazlar üzerinde belirli bölümlerde kabul ve tescil kararı verilmekle yetinilip, kalan taşınmaz bölümleri hakkında tescil hükmü kurulmamasının isabetsizliğine" değinilmiştir. Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne, davaya konu 369 ada 6 parsel sayılı taşınmazın fen bilirkişisinin 06.07.2017 tarihli raporunun ekinde bulunan krokide (A) harfi ile gösterilen 76,00 metrekare yüzölçümlü yerin 369 ada 6 parselden ifrazı ile adadaki son parsel numarası verilmek sureti ile davacı ... adına tapuya kayıt ve tesciline, davaya konu 343 ada 67 parsel sayılı taşınmazın fen bilirkişisinin 06.07.2017 tarihli raporunun ekinde bulunan krokide (C) harfi ile gösterilen 392,82 metrekare yüzölçümlü yerin 343 ada 67 parselden ifrazı ile adadaki son parsel numarası verilmek sureti ile davacı ... adına tapuya kayıt ve tesciline, fen bilirkişisinin 06.07.2017 tarihli raporunun ekinde bulunan krokide (B) harfi ile gösterilen 190,98 metrekare yüzölçümlü yerin haritasında yol olarak gösterilmesine karar verilmiş; hüküm, davalı Hazine temsilcisi tarafından temyiz edilmiştir.
    Mahkemece, fen bilirkişisinin raporuna ekli krokide (A) ve (C) harfi ile gösterilen bölümlerin Kadastro Kanun"un 14 ve 17. maddesinde belirtilen zilyetlikle iktisap koşullarının gerçekleştiği kabul edilmek suretiyle yazılı olduğu şekilde hüküm kurulmuş ise de, yapılan araştırma, inceleme ve uygulama karar için yeterli bulunmamaktadır. Yapılan keşif sonrası alınan ziraat bilirkişi raporunda, fen bilirkişisinin 06.07.2017 tarihli rapora ekli krokisinde (A) harfi ile işaretlediği alanın üzerinde herhangi bir ekili ve dikili tarımsal ürünlerinin olmadığı, (B) harfi ile işaretlediği alanda hali hazırda yol olarak kullanıldığı ve (C) harfi ile işaretlenen alan üzerinde ise çalılıkların ve yabani ağaçların olduğu, sınırında ve etrafında herhangi bir ekili ve dikili bir tarımsal ürünün olmadığı ve dava konusu taşınmaz bölümleri üzerinde korunga, çayır üçgülü, kılçıksız brom, çayır yumağı, gazal boynuzu, yabani otlak arpası gibi çok yıllık mera bitkileri ile bunlara ait kalıntılara rastlanılmadığı, arsa niteliğinde olduğu ve hali hazırda üzerinde yapıların olmadığı ve ekili dikili tarımsal ürün olmadığı belirtilmiş; keşif sonrası jeodezi ve fotogrametri mühendisi tarafından düzenlenen raporda ise, 1973 yılında dava konusu taşınmazda (A), (B) ve (C) harfi ile gösterilen alan içinde yerleşim görünüme sahip yapının bulunduğu 1975 yılında dava konusu taşınmazda ve alan içinde yapının bulunduğu, ancak deprem dolayısı ile yapının ve komşu yapıların tahrip olduğu, ayrıca fotoğrafın genelinde Kızılay çadırlarını gözlemlediğini, deprem tarihine ait fotoğraf olduğu belirtilmiştir. Hal böyle olunca bilirkişi raporlarına göre dava konusu taşınmazlar üzerinde davacının ekonomik amacına uygun kullanımının bulunmadığı anlaşılmakta olup mahalli bilirkişilerin ve tanık anlatımlarına göre de davacının 1975 yılından sonra dava konusu taşınmazı terk ettiği ifade edilmiş olmakla davacı lehine zilyetlikle iktisap koşullarının oluşmadığı anlaşıldığından davanın reddine karar verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme sonucunda yazılı şekilde karar verilmesi isabetsiz olup, temyiz itirazları açıklanan bu nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulüyle hükmün BOZULMASINA, yasal koşullar gerçekleştiğinde kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 21.12.2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.







    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi