16. Ceza Dairesi Esas No: 2018/6514 Karar No: 2019/807 Karar Tarihi: 12.02.2019
Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2018/6514 Esas 2019/807 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Bu mahkeme kararı, bir kişinin silahlı terör örgütüne üye olma suçundan mahkumiyet kararına yönelik istinaf başvurusunun esastan reddedilmesiyle ilgilidir. Temyiz edenler sanık ve müdafidir. Dosya incelendiğinde, sanığın ByLock kullanıcısı olduğunu gösteren ayrıntılı bir tutanağın dosyaya gelmesi beklenmeden karar verilmesinin sonuca etkili olmadığı belirtilmiştir. Delillerin hukuka uygun olarak elde edildiği, usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı ve vicdani kanının kesin olduğu belirtilerek, sanık ve müdafiinin temyiz dilekçelerinde ileri sürdüğü nedenlerin yerinde görülmediği sonucuna varılmıştır. Kanun maddeleri olarak, TCK'nın 314/2, 62, 53, 58/9, 63 ve 3713 sayılı Kanunun 5/1 maddeleri gösterilmiştir.
16. Ceza Dairesi 2018/6514 E. , 2019/807 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Ceza Dairesi Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma Hüküm : TCK"nın 314/2, 62, 53, 58/9, 63, 3713 sayılı Kanunun 5/1 maddeleri uyarınca mahkumiyet kararına yönelik istinaf başvurusunun esastan reddi Temyiz edenler : Sanık ve müdafii
Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle; Temyiz edenin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebebine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü; Sanık müdafiinin duruşmalı inceleme talebinin yasal şartları oluşmadığından CMK"nın 299. maddesi gereğince REDDİNE, Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi; Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; Dosyadaki mevcut deliller atılı suçun sübutu için yeterli görülmekle, sanığın bylock kullanıcısı olduğunu bildiren ayrıntılı bylock tespit ve değerlendirme tutanağının dosyaya gelmesi beklenilmeden karar verilmesi sonuca etkili bulunmamıştır. Yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiğinin belirlendiği aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz olarak sergilendiği, özleri değiştirmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, yaptırımların kanuni bağlamda şahsileştirilmek suretiyle uygulandığı anlaşılmakla; sanık ve müdafiinin temyiz dilekçelerinde ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmediğinden CMK’nın 302/1. maddesi gereğince temyiz davasının esastan reddiyle hükmün ONANMASINA, 12.02.2019 tarihinde oybirliği ile karar verildi.