Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2017/2763 Esas 2018/2701 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
12. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/2763
Karar No: 2018/2701
Karar Tarihi: 19.03.2018

Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2017/2763 Esas 2018/2701 Karar Sayılı İlamı

12. Hukuk Dairesi         2017/2763 E.  ,  2018/2701 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi

    Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu ... tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :
    Alacaklı tarafından borçlu aleyhine bonoya dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile başlatılan icra takibinde; borçlunun örnek (10) numaralı ödeme emrinin tebliği üzerine İİK"nun 168/4. maddesinde öngörülen yasal sürede icra mahkemesine başvurarak imzaya itiraz ettiği, mahkemece, borçlu ...’nın takibe konu bononun keşide tarihindeki yetkilisi ...’un beyanı ile Adli Tıp Kurumu tarafından düzenlenen 10.05.2016 tarihli bilirkişi raporu esas alınarak, borçlunun imzaya itirazının reddine karar verildiği görülmüştür. Somut olayda, mahkemece yaptırılan inceleme sonucunda, belge inceleme uzmanı bilirkişi ... tarafından düzenlenen 10.03.2016 tarihli raporda; imzaların ...’un eli ürünü olup olmadığı hususunda kesin ve sağlıklı bir kanaat beyanının mümkün olmadığının bildirildiği, itiraz üzerine alınan ve Adli Tıp Kurumu’nca düzenlenen 10/05/2016 tarihli raporda ise, senetteki imzanın ...’un eli ürünü olduğunun belirtildiği görülmektedir. Dosyada mevcut raporlar sonuçları itibariyle çelişkili olup raporlar arasındaki mübayenet giderilmeden raporlardan birine üstünlük tanınmak suretiyle sonuca gidilmesi doğru değildir. Diğer taraftan, borçlu ...’nın takibe konu bononun keşide tarihindeki yetkilisi olan ...’un, bonodaki imzanın kendisine ait olduğuna dair beyanda bulunduğu 18.11.2015 tarihinde yetkisinin sona erdiği anlaşılmıştır. O halde, mahkemece, raporlar arasındaki çelişkinin giderilmesi için, yeniden ve grafoloji alanında ehil bilirkişilerden oluşturulacak bir kuruldan kuşkudan uzak, Yargıtay denetimine ve hüküm kurmaya elverişli rapor alınarak, oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir.
    SONUÇ : Borçlu ..."nın temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK"nun 366. ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 19/03/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.


    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.