Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2018/4598 Esas 2019/804 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
16. Ceza Dairesi
Esas No: 2018/4598
Karar No: 2019/804
Karar Tarihi: 12.02.2019

Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2018/4598 Esas 2019/804 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Mahkeme, sanığın silahlı terör örgütüne üye olma suçundan mahkumiyetine karar vermiştir. Ancak, sanığın eşinin sendikaya üyeliği suç olarak kabul edilemeyeceği gözetilmemiş ve ceza miktarı hükümde belirtilen kanun maddelerinin alt sınırından makul bir şekilde ayrılınmadan fazla tayin edilmiştir. Bu nedenlerle, mahkeme kararı bozulmuştur.
Kanun Maddeleri:
- TCK'nın 314/2 maddesi (silahlı terör örgütüne üyelik suçu)
- 3713 sayılı Kanunun 5/1 maddesi (terörizmin önlenmesi hakkında kanun)
- TCK'nın 53, 58/9, 63. maddeleri (ceza infazı ve hükmün açıklanması hakkında kanun maddeleri)
16. Ceza Dairesi         2018/4598 E.  ,  2019/804 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :Ceza Dairesi
    Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma
    Hüküm : TCK"nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5/1, TCK"nın 53,
    58/9, 63. maddeleri gereğince mahkumiyetine dair
    istinaf başvurusunun esastan reddi

    Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle;
    Sanık müdafiinin, ceza miktarı itibariyle yasal şartları taşımayan duruşma talebinin CMK"nın 299. maddesi uyarınca reddine;
    Temyiz edenin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebeplerine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü;
    Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi;
    Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
    Yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
    1-Sanığın eşinin Aktif-SEN isimli sendikaya üyeliğinin "suç ve cezaların şahsiliği ilkesi" gereğince müsnet suç yönünden delil ya da örgütsel faailiyet olarak kabul edilemeyeceğinin gözetilmemesi,
    2-Anayasanın 138/1. maddesi hükmü, TCK"nın 61. maddesinde düzenlenen cezanın belirlenmesi ve bireyselleştirilmesine ilişkin ölçütlerle 3/1. maddesinde düzenlenen orantılılık ilkesi çerçevesinde, suçun işleniş biçimi, işlenmesinde kullanılan araçlar, işlendiği zaman ve yer, suç konusunun önem ve değeri, meydana gelen tehlike ile sanığın kasta dayalı kusurunun ağırlığı, güttüğü amaç ve saik de göz önünde bulundurularak hakkaniyete uygun bir cezaya hükmedilmesi gerekirken, temel cezanın belirlenmesinde alt sınırdan makul suretle ayrılmak yerine teşdidin derecesinde yanılgıya düşülerek yazılı şekilde fazla ceza tayin edilmesi,
    ./..



    3-Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarih ve 2014/140 esas, 2015/85 karar sayılı iptal kararı ile TCK"nın 53. maddesindeki bazı düzenlemelerin iptal edilmiş olması nedeniyle bu karar doğrultusunda hüküm kurulmasında zorunluluk bulunması,
    Kanuna aykırı, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı BOZULMASINA, sanığın tutuklulukta geçirdiği süre, atılı suç için kanun maddelerinde öngörülen ceza miktarı, mevcut delil durumu ve bozma nedeni gözetilerek tutukluluk halinin devamına, 12.02.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.












    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.