Esas No: 2020/822
Karar No: 2022/1081
Karar Tarihi: 22.02.2022
Danıştay 8. Daire 2020/822 Esas 2022/1081 Karar Sayılı İlamı
Danıştay 8. Daire Başkanlığı 2020/822 E. , 2022/1081 K."İçtihat Metni"
T.C.
D A N I Ş T A Y
SEKİZİNCİ DAİRE
Esas No : 2020/822
Karar No : 2022/1081
TEMYİZ EDEN (DAVACI) : …
VEKİLİ : Av. …
KARŞI TARAF (DAVALI) : … Bakanlığı
VEKİLİ : Av. …
İSTEMİN KONUSU : …Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Harp okullarına öğrenci temini kapsamında yapılan sınavlarda başarılı olan davacı tarafından, hakkında yaptırılan güvenlik soruşturması ve arşiv araştırmasının olumsuz sonuçlandığından bahisle adaylık işlemlerinin sonlandırılmasına ilişkin işlemin iptaline karar verilmesi istenilmektedir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararında; davacı hakkında davalı idarece davaya konu işleme dayanak alınan istihbari bilgi ile ara kararlara cevaben gönderilen belgeler ile dosya kapsamı bir bütün olarak değerlendirildiğinde ve davacının yürüteceği kamu görevinin özelliği ve hassasiyeti de dikkate alındığında, güvenlik soruşturması sonucunun olumsuz kabul edilerek Kara Harp Okulu ile ilişiğinin kesilmesine ilişkin dava konusu işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesince; istinaf başvurusuna konu kararının hukuka ve usule uygun olduğu ve davacı tarafından ileri sürülen iddiaların söz konusu kararın kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği belirtilerek 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 45. maddesinin 3. fıkrası uyarınca istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI: Davacı tarafından, güvenlik soruşturması ve arşiv araştırmasının olumsuz sonuçlandırılmasını gerektirecek hiçbir durumun mevcut olmadığı, OHAL KHK'sı ile kapatılan bir okulda öğrenim gördüğü gerekçesiyle güvenlik soruşturması ve arşiv araştırmasının olumsuz sonuçlandırıldığı ve dava konusu işlemin tesis edildiği, yalnızca 2015-2016 eğitim öğretim yılında lise 3. sınıfta iken sadece bir eğitim yılında bu okulda eğitim gördüğü, Devletin açılmasına ve faaliyetlerine izin ve ruhsat verdiği, teşvik edip desteklediği, idarenin bilgi, gözetim ve denetiminde olan bir okulda sadece bir eğitim yılı öğrenim gördüğü gerekçesiyle askeri öğrenciliğinin sonlandırıldığı ve Kara Harp Okulundan ilişiği kesildiği, ilgili okulun yöneticileri ve sahipleri hakkında herhangi bir işlem yapılmadığı halde, Devlet iznine güvenerek, bu hususları bilebilecek durumda olmayan biri olarak hakkında tesis edilen dava konusu işlemin hukuka aykırı olduğu ileri sürülmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI: Davalı idare tarafından, istemin reddi gerektiği savunulmuştur.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …'IN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan Bölge İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Sekizinci Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Bölge idare mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle,
1. Temyiz isteminin reddine,
2. … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının ONANMASINA,
3. Kesin olarak, 22/02/2022 tarihinde oyçokluğu ile karar verildi.
KARŞI OY :
(X): Dava; Harp okullarına öğrenci temini kapsamında yapılan sınavlarda başarılı olan davacının, hakkında yaptırılan güvenlik soruşturması ve arşiv araştırmasının olumsuz sonuçlandığından bahisle adaylık işlemlerinin sonlandırılmasına ilişkin işlemin iptaline karar verilmesi istemiyle açılmıştır.
Kamu görevlilerinin sadakat, tarafsızlık ve devlete bağlılık yükümlülüğü çerçevesinde, devleti temsil eden ve millî güvenlik bakımından hassasiyet içeren bazı kamu görevlerine atanacak kişiler bakımından daha sıkı nitelikler aranması ve birtakım sınırlamaların getirilmesi doğaldır. Bu şekilde aranan nitelikler ve kanunlarda öngörülen kısıtlamalar, kamu hizmetinin etkin ve sağlıklı bir biçimde yürütülmesi amacına yöneliktir. Silahlı kuvvetler, emniyet gibi millî güvenlik açısından önem arz eden kurumlara personel alımında ilgili kamu hizmeti niteliği gereği bazı özel koşulların aranması gerektiği açıktır.
Nitekim Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi de, devletlerin milli güvenliğin korunması amacını gerçekleştirmede sahip oldukları takdir yetkisinin geniş olduğunu kabul etmektedir. AİHM, Sözleşme'ye taraf devletin milli güvenliği korumak için yetkili ulusal makamlarına ilk olarak kişiler hakkında bilgi toplama ve halka açık olmayan siciller tutma, ikinci olarak milli güvenlik bakımından önemli kadrolarda çalışmak isteyen adayların bu işe uygunluğunu takdir ederken bu bilgiyi kullanma yetkisi veren kurallara sahip olmaları gerektiğinde kuşku bulunmadığını belirtmektedir. (Leander/İsveç, B.No: 9248/81, 26/3/1987, § 59).
Diğer yandan, kamu görevlisi olmak isteyenlerle ilgili güvenlik soruşturması ve arşiv araştırması yapılırken ulaşılan bilgi ve kanaatin; somut, güvenilir, teyit edilebilir nitelikte olması; tahmine, tasavvura ve önyargıya dayalı olmaması; aynı yöndeki kanaatin mümkün olduğunca farklı bilgi ve delillerle de desteklenmesi, bu inceleme ve değerlendirmenin hukuken denetlenebilir nitelikte olması gerekir. Aksi durumda soyut ve gerçek dışı ithamlarla bazı kişilerin önemli hak kayıplarına yol açılabileceği, bunun da idarenin son derece haklı nedenlere dayalı güvenlik tedbirleri hakkında toplumda tereddütlere neden olabileceği, bu durumun ise en çok yine kendisi ile mücadele edilen yasa dışı mihraklarca istismar edilmesinin mümkün olduğu ortadadır.
Uyuşmazlık konusu olayda, dava konusu işlemin nedeni olarak, davacının 2015-2016 yılları arasında Bolu İlinde FETÖ/PDY'ye müzahir olduğu gerekçesiyle kapatılan bir okulda eğitim gördüğü şeklinde istihbari mahiyette bilgiler elde edildiği hususu gösterilmiş olup, Mahkemece yapılan ara karar ile davalı idare, Bolu İl Emniyet Müdürlüğü ve Emniyet Genel Müdürlüğünden davacının güvenlik soruşturması ve arşiv araştırmasına ilişkin somut bilgi ve belgelerin gönderilmesinin istenildiği, ara karara verilen cevapta sadece davacının Bolu İli FETÖ/PDY'ye müzahir olduğu gerekçesiyle kapatılan … Temel Lisesinde 2015-2016 yılları arasında eğitim gördüğünün belirtildiği, bunun dışında başka bir bilgi veya belgenin sunulmadığı görülmüştür.
Bu durumda, davacı hakkında yaptırılan güvenlik soruşturması sonucunda edinilen bilginin, davacının söz konusu örgüte aidiyeti, iltisakı veya irtibatı olup olmadığı, örgütle sıkı işbirliği içinde bulunup bulunmadığı, bunları destekleyip desteklemediği, sempatizanı olup olmadığı yönünden de titizlikle araştırılması, bu yöndeki kanaatin mümkün olduğunca farklı bilgi ve delillerle desteklenmesi, ancak bu durumun sabit görülmesi halinde davacının kamu görevlisi mensubu olmasına izin verilmemesi gerekirken, bu yönde bir inceleme yapılmaksızın, başkaca bir delil ya da bilgi sunulmaksızın, sadece davacının kapatılan bir okulda 2015-2016 yılları arasında öğrenim gördüğü yönündeki bilgiye dayalı olarak, güvenlik soruşturmasının olumsuz olduğundan bahisle tesis olunan dava konusu işlemde hukuki isabet bulunmadığı gerekçesiyle Mahkeme kararının bozulması gerektiği görüşüyle çoğunluk kararına katılmıyoruz.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.