Abaküs Yazılım
6. Ceza Dairesi
Esas No: 2015/6338
Karar No: 2018/2312
Karar Tarihi: 27.03.2018

Yağma - Yargıtay 6. Ceza Dairesi 2015/6338 Esas 2018/2312 Karar Sayılı İlamı

6. Ceza Dairesi         2015/6338 E.  ,  2018/2312 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Yağma
    HÜKÜM : Mahkumiyet

    Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya görüşüldü:

    1-Sanık ... hakkında kurulan hükme yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde;
    5237 sayılı TCK’nın 61.maddesine aykırı olarak, aynı Yasanın 168/3. maddesinin, 31/3. maddesinden önce uygulanması sonuç cezayı değiştirmediğinden bozma nedeni yapılmamıştır.
    Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, uyulan bozmaya, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan elverişli kanıtlara, gerekçeye ve Hakimler Kurulunun takdirine göre, sanık ... savunmanının temyiz itirazları yerinde görülmemiş olduğundan reddiyle, eleştiri dışında, usul ve yasaya uygun bulunan hükmün, isteme uygun olarak ONANMASINA,

    2-Sanık ... hakkında kurulan hükme yönelik temyiz itirazlarının incelenmesine gelince;

    Sanık ... hakkında yağma suçundan, Muş Ağır Ceza Mahkemesinin 07.12.2004 gün, 2004/216 esas ve 2004/295 karar sayılı ilamı uyarınca, 765 sayılı TCK"nın 64/1, 495/1 delaletiyle aynı Yasa’nın 497/1, 2253 sayılı Kanun’un 12/2, TCK’nun 59/2, 33, 40. maddeleri uyarınca, 5 yıl 10 ay ağır hapis cezasına hükmedildiği; anılan hükmün sanık savunmanı tarafından temyizi üzerine Yargıtay 6. Ceza Dairesi’nin 12.12.2006 tarih, 2005/2015 esas, 2006/13560 sayılı ilamı ile “sanıklar yararına olan 5237 sayılı Yasa hükümleri uyarınca yeniden değerlendirme ve uygulama yapılmasında zorunluluk bulunması, sanık ... hakkında hüküm tarihinden sonra yürürlüğe giren 5395 sayılı Çocuk Koruma Yasasının 23.Maddesi uyarınca yeniden değerlendirme yapılması zorunluluğu gerekçesi ile” hükmün bozulduğu;

    İlk derece Mahkemesince, bozmaya uyularak yapılan yargılama sonucunda verilen 14.06.2007 gün, 2007/155 - 2007/170 sayılı karar ile, sanık ... hakkında, 5237 sayılı TCK.nun 149/1,a-c, 31/2 ve 62. maddeleri uyarınca 2 yıl 9 ay 10 gün hapis cezası verilip, 5395 sayılı Kanunun 23. maddesi kapsamında, 3 yıl denetim süresi öngörülüp, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verildiği, anılan kararın, itiraz edilmeksizin 21/06/2007 tarihinde kesinleştiği;

    27.07.2010 gün ve 2010/220 esas, 2010/189 sayılı karar ile, sanık ...’in deneme süresinde suç işlemediği kabul edilip, CMK"nın 231/10. maddesi yollamasıyla 223/8. maddesi uyarınca, kamu davasının düşmesine karar verildiği,

    Bursa 5. Sulh Ceza Mahkemesi’nin, 2010/1438 esas sayılı, yine Bursa 7. Asliye Ceza Mahkemesi’nin 2009/539 esas sayılı dava dosyalarından yapılan ihbarlar üzerine, sanığın deneme süresi içinde suç işlediği anlaşılıp, Muş Ağır Ceza Mahkemesi tarafından dava dosyasının yeniden ele alınıp, 18/12/2013 gün 2013/235 esas, 2013/458 sayılı karar ile, açıklanması geri bırakılan 14.06.2007 günlü hükmün açıklandığı, sanık ... savunmanının anılan karara karşı temyiz başvurusunda bulunmuştur.

    Yargıtay Yüksek Ceza Genel Kurulu"nun 01.03.2016 tarih 2015/3-599 Esas, 2016/99 Karar sayılı ilamında; hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin davalarda dava zamanaşımı süresinin ne zaman duracağı ve ne zaman işlemeye başlayacağını tartışmıştır. Anılan kararda; “Hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmesi durumunda dava zamanaşımı, hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının kesinleştiği tarihte durmaya başlayıp denetim süresi içinde kasten yeni bir suç işlenmediği ve denetimli serbestlik tedbirine ilişkin yükümlülüklere uygun davranıldığı takdirde denetim süresi sonunda, denetim süresi içinde kasten yeni bir suç işlenmesi veya denetimli serbestlik tedbirine ilişkin yükümlülüklere aykırı davranılması halinde ise yeni suçun işlendiği veya denetimli serbestlik tedbiri yükümlülüklerine aykırı davranıldığı tarihte dava zamanaşımı süresi yeniden işlemeye başlar” hükmüne yer verilmiştir.

    Sanığın eylemine uyan TCK’nun 149/1-a-c, 31/2, 62. maddelerindeki ceza için belirlenen zamanaşımını düzenleyen aynı Yasanın 66. maddesinde 15 yıllık süre belirlendiği, TCK.nın 66.maddesinin 2. fıkrası uyarınca ise 12-15 yaş grubunda bulunan sanık için bu sürenin yarısının geçmesiyle kamu davasının düşeceği öngörülmüştür. Yine aynı yasanın 67.maddesinin son fıkrasında dava zamanaşımının yasada tahdidi olarak öngörülen sebeplerle kesilmesi halinde, zamanaşımı süresi ile ilgili suça ilişkin olarak yasada belirlenen sürenin en fazla yarısına kadar uzayacağı öngörülmüştür. Buna göre 12-15 yaş grubunda sanığın eylemine uyan atılı suçun olağan zamanaşımı süresi 7 yıl 6 ay olup, olağanüstü halde kesintili zamanaşımı süresi 11 yıl 3 ay olacaktır.
    Somut olayımızda; nitelikli yağma suçunun zamanaşımı süresi TCK.nun 66. maddesinde 15 yıl olarak öngörülmüş olup, aynı maddenin 2. fıkrasına göre 12-15 yaş grubunda olan sanık ... hakkında zamanaşımı süresi, bu sürenin yarısı olan 7 yıl 6 ay olup, olağanüstü hallerde yarısına kadar; yani 11 yıl 3 aya kadar uzayacaktır. Yargıtay Ceza Genel Kurulu"nun yukarıda anılan kararı ışığında; sanık hakkında verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin kararın kesinleştiği tarih olan 21.06.2007 tarihi ile sanığın 2. suçu işlediği tarih olan 03.04.2009 tarihi arasında dava zamanaşımı süresinin 1 yıl 9 ay 12 gün süreyle durduğunun kabulü gerektiğinden, bu sürenin olağanüstü zamanaşımı süresine eklenmesi halinde, sanık hakkında açılmış bulunan kamu davasında olağanüstü zamanaşımı süresinin 28.09.2017 tarihinde, inceleme tarihinden önce dolmuş olması,

    Bozmayı gerektirmiş, sanık ... savunmanının temyiz itirazı bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle isteme aykırı olarak BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi aracılığıyla 1412 sayılı CMUK"nın 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak sanık hakkında açılan kamu davasının zamanaşımı nedeniyle DÜŞMESİNE, 27/03/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.





    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi