16. Ceza Dairesi Esas No: 2018/4690 Karar No: 2019/797 Karar Tarihi: 12.02.2019
Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2018/4690 Esas 2019/797 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Mahkeme Ceza Dairesi'ndeydi ve suç Silahlı terör örgütüne üye olmaktı. Yerel mahkemenin verdiği karar kaldırıldı ve sanığın cezalandırılması yönelik yeni bir karar verildi. Temyiz edilen hüküm incelendi ve reddedilebilecek bir neden bulunmadığından işin esasına geçildi. Sanığın banka hesaplarının örgütsel faaliyet olarak değerlendirilemeyeceği kabul edilse de diğer delillerin yeterli olduğu sonucuna varıldı. Bylock kullanıcısı olduğunu gösteren tespit tutanağı dosyaya gelmeden karar verilmesi sonuca etkili olmadı. Usuli işlemlerin kanuna uygun yapıldığı ve hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiği belirlendi. Eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve kanunda öngörülen suç tipine uyduğu görüldü. Kanun maddeleri TCK’nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5/1, TCK’nın 53, 58/9, 63. maddeleri olarak belirtildi.
16. Ceza Dairesi 2018/4690 E. , 2019/797 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Ceza Dairesi Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma Hüküm : Yerel mahkemenin sanığın TCK’nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5/1, TCK’nın 53, 58/9, 63. maddeleri uyarınca cezalandırılmasına yönelik kararının kaldırılarak, sanığın TCK’nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5/1, TCK’nın 62, 53, 58/9, 63. maddeleri uyarınca cezalandırılmasına yönelik karar
Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle; Temyiz edenin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebeplerine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü; Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi; Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre örgütsel talimat üzerine hesaba para yatırmadığı anlaşılan sanığın bank asya hesabındaki hesap hareketlerinin örgütsel faaliyet olarak değerlendirilemeyeceği kabul edilerek yapılan incelemede; Diğer delillerin atılı suçun sübutu için yeterli olduğu görülmekle, sanığın bylock kullanıcısı olduğunu bildiren ayrıntılı bylock tespit ve değerlendirme tutanağının dosyaya gelmesi beklenilmeden karar verilmesi sonuca etkili bulunmamıştır. Yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiğinin belirlendiği, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz olarak sergilendiği, özleri değiştirmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, ./..
tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, yaptırımların kanuni bağlamda şahsileştirilmek suretiyle uygulandığı anlaşılmakla; sanık müdafiinin temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmediğinden CMK’nın 302/1. maddesi gereğince temyiz davasının esastan reddiyle hükmün ONANMASINA, 12.02.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.