Abaküs Yazılım
20. Hukuk Dairesi
Esas No: 2018/439
Karar No: 2018/3132
Karar Tarihi: ...04.2018

Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2018/439 Esas 2018/3132 Karar Sayılı İlamı

20. Hukuk Dairesi         2018/439 E.  ,  2018/3132 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki davanın yapılan yargılaması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca duruşmalı olarak incelenmesi davacı ... vekili Av. ... tarafından istenilmekle, tayin olunan .../04/2018 günü için yapılan tebligat üzerine, davalı ... vekili Av. ... geldi, başka gelen olmadı, açık duruşmaya başlandı. Süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten sonra, gelenin sözlü açıklamaları dinlendi, duruşmanın bittiği bildirildi. İş karara bırakıldı. Bilahare dosya içindeki tüm belgeler incelenip gereği düşünüldü:

    K A R A R

    Davacı vekili 06/01/2015 tarihli dava dilekçesi ile; müvekkili adına tapuda kayıtlı ... ili,... ilçesi 322 ada ... (eski 3961) parsel sayılı taşınmazın orman olduğu gerekçesiyle bedelsiz olarak tapusunun iptaline karar verildiğini, tapunun iptal edilmesi sebebiyle zararın oluştuğunu ileri sürerek fazlaya ilişkin haklarını saklı tutup şimdilik ...000-TL tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte Hazineden tahsiline karar verilmesini istemiş, daha sonra 03.07.2015 tarihli harçlandırılmış ıslah dilekçesi ile toplam 49.773,64 TL tazminatın dava tarihten itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikle tahsilini istemiştir.
    Mahkemece, davanın kabulüne 49.773,64.-TL tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş, hüküm davalı ... vekili tarafından temyiz edilmekle bozulmuştur.
    Hükmüne uyulan Yargıtay .... Hukuk Dairesinin .../.../2016 gün ve 2015/12340 - 2016/12168 sayılı bozma kararı özetle; "Dosya içeriği ve toplanan delillerden; 1958 yılında yapılan genel arazi kadastrosu sırasında 199 parsel sayılı 47.000 m2 yüzölçümündeki taşınmazın tapu kayıtları uygulanarak zeytinlik niteliği ile ...... ve ... adlarına tespit ve tescil edildiği, daha sonra 3961 ve dava dışı parsellere ayrıldığı, 3961 parsel sayılı 275,50 m2 yüzölçümündeki taşınmazın zeytinlik niteliği ile ....04.1990 tarihinde satış yoluyla davacıya geçtiği, ... tarafından açılan dava sonucu .... Asliye Hukuk Mahkemesinin 2006/186 - 2008/235 E.K. sayılı kararıyla 3961 parselin tapu kaydının iptal edilip orman niteliği ile ... adına tesciline karar verildiği, ....07.2009 tarihinde kararın kesinleştiği,....05.2010 tarihinde tapuda infaz işleminin yapıldığı, 2014 yılında 3402 sayılı Kanunun .../...-a uygulamasıyla 322 ada ... parsel numarasıyla 275,51 m2 yüzölçümlü olarak orman niteliği ile ... adına tescil edildiği, eldeki davanın ise 06.01.2015 tarihinde açıldığı anlaşılmaktadır.
    4721 sayılı Türk Medenî Kanununun 1007. maddesi gereğince, tapu sicilinin yanlış tutulması nedeniyle zarara uğrayan kişinin bütün zararlarından Devlet sorumludur. Tapu kaydının iptali nedeniyle, tapu sahibinin oluşan gerçek zararı neyse, tazminatın miktarı da o kadar olmalıdır. Gerçek zarar; tapu kaydının iptali nedeniyle, tapu malikinin mal varlığında meydana gelen azalmadır. Tazminat miktarı, zarar verici eylem gerçekleşmemiş olsaydı, zarar görenin mal varlığı ne durumda olacak idiyse, aynı durumun tesis edilebileceği miktarda olmalıdır (Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 05.03.2003 gün ve 2003/...-152- 2003/125; ....09.2010 gün ve 2010/...-386-2010/427; ........2010 gün ve 2010/...-618- 2010/668 sayılı kararı). Zarara uğrayan kişinin gerçek zararı ise tazminat miktarının belirlenmesinde esas alınacak değerlendirme tarihine göre belirlenecek olup, bu tarih ise zararın meydana geldiği tarihtir. 4721 sayılı TMK’nın 705/.... maddesi uyarınca tapu iptal ve tescil istekli davaların kesinleştiği tarih itibariyle mülkiyet hakkı sona ereceğinden bu tarih itibariyle tapusu iptal edilen gerçek ve tüzel kişilerin zararı oluşacaktır. Dolayısıyla bu tür bir dava, taşınmazların mülkiyetinin yitirilmesine ilişkin iptal ve tescil davasının kesinleştiği tarihten sonra açılabileceğinden, mülkiyetin kaybedildiği tarih itibariyle de taşınmazların değerlerinin tespit edilmesi gerekmektedir.
    Zararın meydana geldiği tarihe göre de tapusu iptal edilen gayrimenkulün niteliği ve değeri belirlenmelidir. Değerlendirme tarihi itibariyle taşınmazın niteliği arazi ise net gelir metodu yöntemi ile arsa vasfında ise değerlendirme gününden önceki özel amacı olmayan emsal satışlara göre hesaplanması suretiyle gerçek değer belirlenmelidir.
    Bakanlar Kurulunun Yargıtay tarafından benimsenen ....02.1983 gün ve 1983/6122 sayılı kararı uyarınca, belediye veya mücavir alan sınırları içinde kalan taşınmazın arsa niteliğinde olduğunun kabulü için uygulamalı imar planı ile iskan sahası olarak ayrılmış olması esastır. Aynı karar uyarınca imar planında yer almayan bir taşınmazın, arsa sayılabilmesi için değerlendirme tarihi itibariyle, belediye veya mücavir alan sınırları içinde olmakla beraber, belediye hizmetlerinden (Belediyece meskun olduğu için veya meskun hale getirileceği için sunulan yol, su, elektrik, ulaşım, çöp toplama, kanalizasyon, aydınlatma vs.) yararlanması ve meskun yerler arasında yer alması gerekir.
    Taşınmaz değerlendirme tarihi itibariyle belediye nazım imar planı içinde ise Yargıtay İçtihatları Birleştirme Büyük Genel Kurulunun ....04.1998 gün ve 1996/...-1998/...sayılı kararı uyarınca, bu plan kapsamına alındığı tarih ve plandaki konumu, altyapı hizmetlerinden yararlanma ve ulaşım olanakları, belediye merkezine uzaklığı, kullanım biçimi itibariyle iskan amacına yönelik yapılaşma olasılıkları da değerlendirilmek üzere araştırılmalıdır.
    Bu hususlar belediye başkanlığından ve su ve elektrik idarelerinden ve diğer ilgili merciilerden sorulup alınacak cevap yazılarına göre taşınmazın değerlendirme tarihinde (tapu iptali ve tescil davalarının kesinleştiği tarihte) arsa niteliğinde olup olmadığı saptanmalıdır.
    Mahkemece tapusu iptal edilen taşınmazın arsa olarak belirlenmesi halinde, emsal satışların değerlendirme tarihindeki karşılıklarının fiyat artış endekslerinin uygulanması suretiyle tespiti, bundan sonra emsal ile dava konusu taşınmazın eksik ve üstün yönlerinin neler olduğu ve oranları, taşınmazlardan ... payının düşülmesinin gerekip gerekmediği, üzerlerinde bir bina var ise resmi birim fiyatları esas alınarak yıpranma payı düşülmek suretiyle gerçek zararın belirlenmesi gerektiğinden, taraflara, dava konusu taşınmaza yakın bölgelerden ve değerlendirme tarihinden önce ve yakın zaman içinde satışı yapılan benzer yüzölçümlü satışları bildirmeleri için olanak tanınması, gerekli görülürse re"sen emsal getirtme yoluna gidilmesi ve bu emsallere göre değer biçilmesi için konunun uzmanı bilirkişilerden oluşturulacak bilirkişi kurulu vasıtasıyla keşif yapılarak, denetlemeye olanak veren bilimsel verileri içeren rapor alınması, alınan emsal ile çekişmeli taşınmaza ait Arsa Metrekare Rayiç Bedeli Takdir Komisyonu tarafından belirlenen emlak vergisine esas olan m² değerleri, ilgili Belediye Başkanlığı Emlak Vergi Dairesinden istenip, dava konusu taşınmazın, emsal taşınmazlara göre üstünlük oranı yönünden bilirkişi kurulu raporununda denetlenmesi, tapusu iptal edilen taşınmazın niteliği arazi olarak belirlenir ise arazi niteliğinde bulunan dava konusu taşınmazlara yönelik olarak, sulu olup olmadıkları, yerleşim alanlarına uzaklıkları, iklim şartları, arazinin toprak ve topografik yapısı ve bölgesindeki konumu gözetilerek oluşturulacak bilirkişi kurulu yardımıyla çevrede yetiştirilen ürünlerin münavebesi, dekar başına ortalama verim, toptan satış fiyatı ve üretim maliyeti resmî verileri ilçe tarım müdürlüğünden getirtilmek suretiyle, taşınmaz üzerinde meyve ağaçları varsa ağaçların cinsleri de dikkate alınmak suretiyle elde edilen verilere uygun biçimde değerlendirme yapılarak tapu kapsamındaki taşınmazların değeri, iptal kararının kesinleştiği tarihine göre hesaplanmalı, taşınmazların varsa mütemmim cüzleri, muhdesat ve sökülemeyen teferruatlarının değerleri bayındırlık birim fiyatları ve yıpranma oranları gözetilerek değerleme tarihine göre hesaplattırılmalı, bu şekilde tapusu iptal edilen taşınmazların zemin değeri, üzerindeki mütemmim cüz, muhdesat ve sökülemeyen teferruatları esas alınarak, tapu sahiplerinin oluşan gerçek zararlarının saptanması gerekmektedir.
    Somut olaya gelince ormanlar özel mülkiyete konu olamayacak ise de; genel arazi kadastrosu sırasında taşınmaz hakkında kadastro tespit tutanağı düzenlenerek tapu kütüğünün gerçek kişi adına oluşturulduğu, satış yoluyla davacıya geçtiği, bu şekilde tapu sicilinin hatalı olarak tutulduğundan, TMK"nın 1007. maddesi kapsamında Devletin kusursuz sorumluluğunun bulunduğu ve davacının gerçek zararın karşılanması gerektiği kuşkusuzdur.
    Ne var ki;... Belediye Başkanlığı ....01.2015 tarihli yazısında, çekişmeli taşınmazın belediye sınırları içinde; ancak imar planı dışında bulunduğunu, belediye hizmetlerinden faydalanmadığını, meskun mahal içerisinde olmadığını bildirmiştir. Hükme dayanak yapılan bir inşaat, bir emlakçı bilirkişi tarafından düzenlenen raporda; çekişmeli taşınmazın imar planı dahilinde kaldığı, arsa olarak değerlendirileceği belirtilerek emsal kıyaslaması yöntemiyle taşınmazın dava tarihindeki değeri belirlenmiştir.
    Bu durumda davaya konu taşınmazların niteliğinin ve değerinin yöntemine uygun şekilde tespit edildiği söylenemez.
    Hal böyle olunca çekişmeli taşınmazın tapu iptali ve tescil davasının kesinleştiği tarihte yukarıda açıklanan Bakanlar Kurulu kararı ve Yargıtay İçtihatları Birleştirme Kurulu kararı çerçevesinde arsa vasfında olup olmadığı yeniden araştırılmalı, taşınmazın bu ilkelere göre arsa niteliğinde olduğunun belirlenmesi halinde emsal incelemesi ve kıyaslaması yöntemiyle, arazi niteliğinde olduğunun saptanması halinde ise tarımsal gelir metoduna göre taşınmazın tapu iptali tescil davasının kesinleştiği tarihteki gerçek değeri tespit edilerek sonucuna göre bir karar verilmelidir. " şeklindedir.
    Mahkemece, bozma kararına uyulduktan sonra, davanın kısmen kabul, kısmen reddi ile ....832,02 TL tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, ıslahla arttırılan kısma ilişkin talebin reddine karar verilmiş, hüküm davacı ve davalı vekilleri tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava, tapu kaydının mahkeme kararıyla iptal edilmesi sebebiyle uğranılan zararın, 4721 sayılı TMK"nın 1007. maddesi uyarınca tazmini istemine ilişkindir.
    Dosya kapsamına ve mahkemece uyulan bozma kararı gereğince işlem yapılarak hüküm kurulmuş olduğuna göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle, usûl ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, Yargıtaydaki duruşma tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre takdir edilen 1630,00.-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak kendisini vekil ile temsil ettiren davalı Hazineye verilmesine, Harçlar Kanununun değişik .../j maddesi gereğince Hazineden harç alınmasına yer olmadığına, aşağıda yazılı onama harcının davacıya yükletilmesine .../04/2018 gününde oy birliği ile karar verildi.







    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi