4. Hukuk Dairesi Esas No: 2017/643 Karar No: 2017/2205 Karar Tarihi: 26.04.2017
Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2017/643 Esas 2017/2205 Karar Sayılı İlamı
4. Hukuk Dairesi 2017/643 E. , 2017/2205 K.
"İçtihat Metni"
Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalı ... aleyhine 28/12/2015 gününde verilen dilekçe ile itirazın iptali istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; açılan davanın zamanaşımı nedeniyle reddine dair verilen 18/05/2016 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dava, haksız fiile dayalı olarak başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir. Mahkemece, zaman aşımı nedeniyle davanın reddine karar verilmiş; karar, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Davacı, davalının kızının davacıya ait evi icra kanalıyla satın aldığını, davalının ise icra satışı ile kızına satılan taşınmazın kapısını çilingir marifetiyle açtırdığını, kapı kilidinin değiştirildiğini ve evde bulunan tüm eşyalarının alındığını iddia ederek tazminat isteminde bulunmuştur. Davalı, davacının iddia ettiği olayın 31/05/2010 tarihinde gerçekleşmiş olduğunu, davacının 11/11/2015 tarihinde icra takibi başlattığını beyanla davanın zamanaşımından reddi gerektiğini savunmuştur. Olay tarihinde yürürlükte bulunan 818 sayılı Borçlar Kanunu"nun 60/2. maddesinde (6098 sayılı TBK m.72), haksız fiil nedeniyle tazminat davasının zararın ve sorumlunun öğrenildiği tarihten itibaren bir yıl, her halde zararı doğuran olayın gerçekleşmesinden itibaren on yıllık sürede zamanaşımına uğrayacağı düzenlenmiştir. Ancak haksız fiil aynı zamanda suç teşkil eden bir eylem ise ve Ceza Kanunu"nda daha uzun zaman aşımı süresi öngörülmüşse haksız fiil sorumluluğunda da bu (uzamış) ceza zamanaşımı süreleri uygulanacaktır. Dosyadaki bilgi ve belgelerden; davalının eyleminin sübutu halinde, olay tarihinde yürürlükte bulunan 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 141. maddesinde düzenlenen hırsızlık suçunu oluşturabileceği anlaşılmakta olup uygulanacak ceza zaman aşımı süresi, aynı Kanun"un 66/e maddesi uyarınca sekiz yıldır. Eldeki davada, olay tarihi 31/05/2010, icra takip tarihi 11/11/2015,davanın açılma tarihi ise 28/12/2015 günü olup ceza zamanaşımı süresi henüz dolmamıştır. Şu halde; açıklanan yönler gözetilerek, uyuşmazlığın esası incelenip varılacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken, davanın zamanaşımı nedeniyle reddine karar verilmiş olması usul ve yasaya uygun düşmediğinden kararın bozulması gerekmiştir. ./..
-2-
SONUÇ : Temyiz olunan kararın yukarıda açıklanan nedenlerle davacı yararına BOZULMASINA ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 26/04/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.