12. Ceza Dairesi 2019/3955 E. , 2021/4148 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Ağır Ceza Mahkemesi
Dava : Koruma tedbirleri nedeniyle tazminat
Hüküm : Davacının tazminat talebinin kısmen kabulü ile 67,17 TL
maddi ve 200 TL manevi tazminatın davalıdan alınarak
davacıya verilmesine
Temyiz Edenler : Davalı vekili ve davacı vekili
Davacının tazminat talebinin kısmen kabulüne ilişkin hüküm, davalı vekili ve davacı vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü;
1- Davalı vekilinin temyiz isteminin incelenmesinde;
Karar tarihi itibariyle temyiz kesinlik sınırının 2.590 TL olduğu ve davacı lehine hükmedilen tazminat miktarının 267,17 TL olması nedeniyle hükmün davalı açısından kesin olduğu görülmekle;
Davalı vekilinin temyizinin katılma yolu ile yapılmadığı dikkate alınarak, 6100 sayılı HMK’nın geçici 3. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan ve 21.07.2004 tarihli Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 5219 sayılı Kanunun 2. maddesi ile değişik HUMK’un 427. ve ek 4. maddelerindeki temyiz sınırı ve hükmolunan tazminat miktarına göre hükmün kesin olması nedeniyle davalı vekilinin temyiz isteminin 1086 sayılı HUMK’un 432. maddesi gereğince isteme uygun olarak REDDİNE,
2- Davacı vekilinin temyiz isteminin incelenmesine gelince;
Tazminat talebinin dayanağı olan ... 8. Ağır Ceza Mahkemesinin 2007/207 Esas - 2011/241 Karar sayılı ceza dosyası kapsamında yapılan yargılama sonunda davacının üzerine atılı silahlı terör örgütüne üye olma suçundan 15/11/2011 tarihinde beraatine hükmedildiği, beraat hükmünün kesinleştiği anlaşılmakla;
Davacının 12.750 TL maddi, 20.000 TL manevi tazminatın gözaltına alınma tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile ödenmesi talebine ilişkin söz konusu davada, yerel mahkemece 67,17 TL kazanç kaybı ile ceza dosyasına ilişkin olarak 2.200 TL vekalet ücreti toplamı 2.267,17 TL maddi, 500 TL manevi tazminatın serbest bırakılma tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan alınarak davacıya ödenmesine hükmedilmesi üzerine Dairemizce yapılan incelemede davacı hakkında verilen beraat hükmünün temyiz edilmesi ve henüz kesinleşmemesi nedeniyle davanın reddine karar verilmesi gerektiği gerekçesi ile hükmün bozulması üzerine yerel mahkemece duruşma açılıp, davanın reddine karar verilmesi üzerine dairemizce yapılan incelemede davacı hakkında verilen beraat hükmünün temyiz edilip edilmediği, temyizden vazgeçme talebi bulunup bulunmadığının araştırılması gerektiği gerekçesi ile hükmün bozulması üzerine yerel mahkemece duruşma açılıp, davanın reddine karar verilmesi üzerine Dairemizce yapılan incelemede davacı hakkında verilen beraat hükmünün kesinleştiği ve davanın süresinde açıldığı gözetilerek davacının tazminat istemi ile ilgili olarak karar verilmesi gerektiği gerekçesi ile hükmün bozulması üzerine yerel mahkemece duruşma açılıp, 67,17 TL maddi, 200 TL manevi tazminatın gözaltına alınma tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan alınarak davacıya ödenmesine hükmedilmiş olup, dosya içeriğine ve UYAP sistemi üzerinden yapılan incelemeye göre davacının tazminat talebinin dayanağı olan ceza dosyası kapsamında tutuklu kalmadığının anlaşıldığı ve 12/07/2012 tarih, 2012/115 Esas - 2012/411 Karar sayılı ilk hükümde de davacının 29/01/2007 - 02/02/2007 tarihleri arasında gözaltında kaldığı gerekçesiyle tazminata hükmolunduğu ve anılan hükmün yalnızca davalı vekili tarafından temyiz edildiği anlaşıldığından, tebliğnamedeki beraat hükmünün içeriğinde davacının tutukluluk bilgisine yer verildiği ve bu çerçevede davacının tutuklu kaldığı sürelerin infaz edilip edilmediğinin araştırılması gerektiği gerekçesi ile bozma isteyen görüşe iştirak edilmemiş, davacı hakkında düzenlenen yakalama, gözaltına alma ve serbest bırakmaya ilişkin tüm tutanak, müzekkere ve belgelerin Yargıtay denetimine olanak verecek şekilde onaylı örneklerinin dosya içerisine alınması gerektiğinin gözetilmemesi ve mahkemenin kabulüne ve uygulamasına göre de davacının 29/01/2007 - 02/02/2007 tarihleri arasında 4 gün gözaltında kaldığının anlaşılmasına karşın gözaltı süresinin 5 gün olarak belirlenmesi ile 12/07/2012 tarih, 2012/115 Esas - 2012/411 Karar sayılı ilk hükümde 02/02/2007 tarihinden itibaren yasal faize hükmedildiği ve anılan hükmün yalnızca davalı vekili tarafından temyiz edildiği gözetilmeden, bu kez 29/01/2007 tarihinden itibaren yasal faize hükmolunması, yalnızca davacı vekilinin temyiz istemi ile sınırlı olarak inceleme yapılması sebebiyle bozma nedeni yapılmamış, gerekçeli karar başlığında, ""Koruma tedbirleri nedeniyle tazminat"" olan dava türünün ""Tazminat"" olarak yazılması ile ""Davacı: K.H."" ibaresine yer verilmesi, mahallinde düzeltilebilir yazım yanlışlıkları kabul edilmiştir.
Bozma ilamına uyularak yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre davacı vekilinin, eksik inceleme ve araştırma yapıldığına, davacının tutuklu kaldığı süreye ilişkin olarak da tazminata hükmolunması gerektiğine ilişkin tüm temyiz itirazlarının reddiyle hükmün, isteme aykırı olarak ONANMASINA, 24/05/2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.