13. Hukuk Dairesi 2016/1194 E. , 2018/8753 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki muarazanın önlenmesi davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
KARAR
Davacı, ... Eczanesinin sahibi ve müdürü olduğunu, davalı kurumun haksız olarak alacağından kesinti uyguladığını, kesintiye neden olayın ise Halil Ekinci isimli hastanın rahatsızlığı nedeniyle kendisine uygulanması uygun görülen ilaçların endikasyon dışı kullanımına izin verildiği, bunun sonucu 3 aylık periyotlarla düzenli olarak endikasyon dışı kullanım izni alınması durumu oluştuğu, hastanın devamlı kendisine ait eczaneden ilaç aldığı, kesintiye neden olan reçete tarihi 24.10.2013 olduğu halde iznin 30.10.2013 tarihinde olduğu, izin alınmadan reçete yazılıp verildiği şeklinde gösterildiğini, iddia edildiği gibi kurumun zarara uğratılmadığını, verilen ilacın düzenli kullanılan ilaç olduğunu, ilaç ve hasta ile ilgili usulsüzlük bulunmadığını, hastaya ilaç verilmemiş olsa idi izin süresine kadar hastanın ilaçsız kalacağını, provizyon sisteminin bu konuda uyarı vermediğini, kurumun da kusurlu olduğunu ileri sürerek, yapılacağı belirtilen 10.881,36-TL kesintinin yapılması halinde bu miktarın dava tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Davalı, davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2-Davalı 5502 sayılı Sosyal Güvenlik Kanunu m.36. Uyarınca ... bu kanun dolayısıyla yapılan işlemler yönünden 492 sayılı kanun uyarınca alınan harçlardan ve her türlü icra işlemlerinde teminat yatırmaktan muaftır. Bu itibarla aleyhine harca hükmedilmesi olanaksızdır. Mahkemece, değinilen bu yön gözardı edilerek davalı kurum aleyhine harca hükmedilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir. Ne var ki, bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden hükmün düzeltilerek onanması HUMK"nun 438/7. maddesi gereğidir.
SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle davalının sair temyiz itirazlarının REDDİNE, ikinci bent gereğince temyiz edilen kararın “Hüküm” başlıklı bölümünün 3. bendinde yer alan "Karar harcı olan 743,30-TL"den peşin harç olarak alınan 185,85-TL"nin mahsubuyla eksik kalan 557,45-TL harcın davalıdan tahsiline," sözlerinin karardan çıkartılmasına, yerine, "Harçlar Kanunu gereğince davalı harçtan muaf olduğundan davalıdan harç alınmasına yer olmadığına" cümlesinin yazılmasına, aynı bölümün 4. bendinde yazılı olan "Davacı tarafından peşin harç olarak yatırılan 185,85-TL"nin davalıdan alınıp davacıya verilmesine," cümlesinin hükümden çıkartılarak yerine "Davacı tarafından yatırılan 185,85-TL peşin harcın kararın kesinleşmesinden sonra istem halinde davacıya iadesine,” cümlesinin yazılmasına, aynı bölümün 5. bendinde yazılı olan "Davacı tarafından bu dava nedeniyle başvuru harcı 25,20-TL, tebligat ve müzekkere gideri 142,25-TL, 900,00-TL bilirkişi olmak üzere yapılan toplam 1.067,49-TL yargılama giderinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine," cümlesinin hükümden çıkartılarak yerine "Davacı tarafından yapılan tebligat ve müzekkere gideri 142,25-TL, 900,00-TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 1.042,25-TL yargılama giderinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine, davacı tarafından yatırılan 25,20-TL başvuru harcının kararın kesinleşmesinden sonra istem halinde davacıya iadesine," cümlesinin yazılmasına, kararın değiştirilmiş ve düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA, HUMK’nun 440/III-1 maddesi uyarınca karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 01/10/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.