16. Hukuk Dairesi 2018/678 E. , 2020/6184 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :KADASTRO MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Yargıtay bozma ilamında özetle; “Mahkemece yapılan araştırma ve incelemenin hüküm vermek için yeterli olmadığı belirtildikten sonra, aynı ve komşu köylerde ikamet edip davada yararı bulunmayan şahıslar arasından seçilecek yerel bilirkişiler ve aynı yöntemle belirlenecek taraf tanıkları, tespit bilirkişileri ile ziraat mühendislerinden oluşan 3 kişilik bilirkişi kurulu, orman mühendislerinden oluşan 3 kişilik bilirkişi kurulunun katılımıyla yeniden keşif yapılarak, taşınmazın öncesinin mera ve orman olup olmadığının tespit edilmesi ve sonucuna göre karar verilmesi" gereğine değinilmiştir. Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne, çekişmeli 122 ada 2 parsel sayılı taşınmazın 20.10.2017 tarihli fen bilirkişi raporunda (A) harfiyle gösterilen 5.577,13 ve (C) harfiyle gösterilen 464,11 metrekarelik bölümlerinin tarla vasfıyla, (B) harfiyle gösterilen 5.577,13 taşınmaz bölümünün kargir ev ve bahçe vasfıyla davalı ... adına, temyize konu edilmeyen (D) harfiyle gösterilen 134,83 ve temyize konu edilmeyen (E) harfiyle gösterilen 632,81 metrekarelik bölümlerinin orman vasfıyla müdahil Hazine adına tapuya kayıt ve tesciline ve (A), (B) ve (C ) harfiyle gösterilen taşınmaz bölümleri üzerindeki ipotek hakkının tapu kaydında olduğu şekilde belirtilmesine karar verilmiş; hüküm, davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dosya içeriğine, mahkemece hükmüne uyulan bozma kararında açıklandığı gibi işlem yapılıp sonucuna göre hüküm verilmiş olmasına, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, müdahil Hazine vekilinin, hükme esas alınan 20.10.2017 tarihli fen bilirkişi raporunda çekişmeli 122 ada 2 parsel sayılı taşınmazın (A) ve (B) harfiyle gösterilen bölümleri hakkındaki hükme yönelen temyiz itirazları yerinde değildir. Ancak Mahkemece, çekişmeli taşınmazın aynı tarihli fen bilirkişisi raporunda (C) harfiyle gösterilen temyize konu bölümü üzerinde davalı ... yararına zilyetlikle iktisap koşullarının oluştuğu gerekçesiyle yazılı olduğu şekilde karar verilmiş ise de, varılan sonuç dosya kapsamına uygun bulunmamaktadır. Taşınmazın zilyetlikle kazanılabilmesi için, öncelikle zilyetlikle kazanılabilecek yerlerden olması, bundan sonra da 3402 sayılı Yasa"nın 14 ve 17. maddeleri uyarınca, emek ve para harcanmak suretiyle imar-ihya edilerek tarıma elverişli hale getirilmesi ve bu işlemlerin tamamlanmasından sonra kazanmayı sağlayacak zilyetlik süresinin geçmesi zorunludur. Somut olayda; her ne kadar çekişmeli taşınmaz tarla vasfıyla davalı ... adına tespit edilmiş ise de, mahkeme gözlemi ile ziraat bilirkişisinin raporuna ekli fotoğraflardan, çekişmeli taşınmazın (C) harfiyle gösterilen bölümünün imar-ihyaya muhtaç yerlerden olduğu, taşınmaz bölümü üzerinde herhangi bir tarımsal faaliyette bulunulmadığı, üzerinin taşlık olduğu ve imar-ihya işlemlerinin tamamlanmadığı anlaşılmaktadır.
Hal böyle olunca; Mahkemece, temyize konu taşınmaz bölümü üzerinde davalı ... lehine zilyetlikle taşınmaz edinme koşullarının oluşmadığı dikkate alınarak asli müdahil Hazine’nin davasının kısmen kabulü ile çekişmeli taşınmazın (C) harfiyle gösterilen bölümünün hali arazi vasfıyla asli müdahil Hazine adına tesciline karar verilmesi gerekirken, dosya kapsamına uygun olmayan gerekçeyle davalı ... adına tesciline karar verilmesi isabetsiz olup, asli müdahil Hazine vekilinin temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, yasal koşullar gerçekleştiğinde kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 21.12.2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.