11. Ceza Dairesi Esas No: 2017/11884 Karar No: 2019/7096 Karar Tarihi: 08.10.2019
Özel belgede sahtecilik - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2017/11884 Esas 2019/7096 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Asliye Ceza Mahkemesi'nde görülen bir davada sanık, katılan adına sahte abonelik sözleşmeleri düzenlemekle suçlanmıştır. Olayın aydınlatılması için suç tarihlerini kapsayan HTS raporları getirtilerek, en çok görüşme yapılan numaralar ve bu numaraları kullanan kişilerin tanık olarak dinlenmesiyle suça konu hatların gerçekte kim tarafından kullanıldığı belirlenmiştir. Suçun sanık tarafından işlendiğinin sübut bulması halinde, Elektronik Haberleşme Kanunu'nun 56. maddesi uyarınca sanığa ön ödeme önerisinde bulunulması gerektiği ancak bu hususun göz ardı edildiği tespit edilmiştir. Bu nedenle, kararın katılan vekilinin temyiz talepleri doğrultusunda bozulmasına karar verilmiştir. Kanun olarak Elektronik Haberleşme Kanunu'nun 56. maddesi belirtilmiştir. Bu madde, kişinin rızası dışında tesis edilmiş aboneliklerin kullanılamayacağına ve gerçeğe aykırı evrak düzenlenemeyeceğine dair hükümler içermektedir.
11. Ceza Dairesi 2017/11884 E. , 2019/7096 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Özel belgede sahtecilik HÜKÜM : Beraat
Sanığın, katılan adına sahte abonelik sözleşmeleri düzenlediğinin iddia olunduğu olayda, gerçeğin kuşkuya yer vermeyecek biçimde belirlenmesi bakımından, ilgili kurumdan suça konu telefon hattına ilişkin, suç tarihlerini kapsar HTS raporlarının getirtilerek, en çok görüşme yapılan numaraların ve bu numaraları kullanan şahısların tanık sıfatıyla dinlenmek suretiyle suça konu hatların fiilen kim tarafından kullanıldığı belirlenip, fiili olarak kullanan kişilerin sanık ya da katılan olup olmadığının tespiti, başka kişiler olmaları halinde ise, bu kişilerin tarafların tanıdıkları olup olmadıklarının araştırılması, sonucuna göre suçun sanık tarafından işlendiğinin sübut bulması halinde eylemin, hükümden önce 19.02.2014 tarih 28918 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak aynı gün yürürlüğe giren 6518 sayılı Kanunun 104 ve 105. maddeleri ile değişik 5809 sayılı Elektronik Haberleşme Kanunu"nun 63. maddesinin 10. fıkrası ile yaptırıma bağlanan 56. maddesinin 4. fıkrasındaki "Kişinin bilgisi ve rızası dışında işletmeci veya adına iş yapan temsilcisi tarafından abonelik tesisi, işlemi veya elektronik kimlik bilgisini haiz cihazların kayıt işlemi yapılamaz ve yaptırılamaz, bu amaçla gerçeğe aykırı evrak düzenlenemez, evrakta değişiklik yapılamaz ve bunlar kullanılamaz" ve 5. fıkrasındaki "Gerçeğe aykırı evrak düzenlemek ve değiştirmek suretiyle kişinin bilgi ve rızası dışında tesis edilmiş olan abonelikler kullanılamaz" hükmü karşısında; özel hüküm niteliğinde bulunan ve lehe olan 5809 sayılı Elektronik Haberleşme Kanunu"nun 56. maddesindeki düzenleme uyarınca, sanığa ön ödeme önerisinde bulunulduktan sonra sonucuna göre sanığın hukuki durumunun takdir ve tayini gerektiğinin gözetilmemesi, Yasaya aykırı, katılan vekilinin temyiz talepleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı, 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nin 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 08.10.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.