Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2010/16056 Esas 2012/4928 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
10. Hukuk Dairesi
Esas No: 2010/16056
Karar No: 2012/4928

Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2010/16056 Esas 2012/4928 Karar Sayılı İlamı

10. Hukuk Dairesi         2010/16056 E.  ,  2012/4928 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :İş Mahkemesi
    Davacı Kurum, iş kazası sonucu ölen sigortalı işçinin hak sahiplerine bağlanan gelirler ile yapılan ödemelerin 506 sayılı Yasanın 26. maddesi uyarınca davalılardan tazminine karar verilmesini istemiştir.
    Mahkemece, ilamında belirtildiği şekilde , davanın kısmen kabulüne karar vermiştir.
    Hükmün, taraf vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
    Somut olayda, zararlandırıcı sigorta olayının, taş ocağı sorumlusu olarak çalışan sigortalının şantiyenin üst kısmında önceden yapılan patlatmalarda ocak boşluğuna düşmeyen kayaları, manila ile düşürmek için yukarı çıkarken, 800 kg ağırlığında kayanın üzerine düşmesi sonucu vefat etmesi biçiminde gerçekleştiği anlaşılmaktadır.
    Mahkemece, hükme dayanak kılınan 07.06.2010 tarihli kusur raporunda, davalı işveren müesseseye %70, ölen sigortalıya %30 oranında kusur izafe edilmiştir. İlk kusur raporunda; işveren % 60, sigortalı % 40, 2. kusur raporunda ise, sigortalı % 100 kusurlu bulunmuştur. Diğer taraftan, limited şirket müdürü hakkında açılan ceza davası beraatla sonuçlanmış, söz konusu davada alınan ilk kusur raporunda sigortalının 7/8, sanık şirket yetkilisinin 1/8 oranında kusurlu bulunduğu, hükme esasa alınan son iki kusur raporunda ise, şirket yetkilisine izafe edilebilecek kusurun bulunmadığı kabul edilmiştir.
    Davanın yasal dayanağı, 506 sayılı Yasanın 26. maddesi olup, davalıların rücu alacağından sorumluluğu, ancak, anılan maddede öngörülen yasal koşulların gerçekleşmesi hâlinde mümkündür. Kamu davasına dayanak kılınan kusur raporu ile mahkemece alınan kusur raporları arasında, kusur oran ve aidiyeti bakımından açık çelişki bulunmaktadır. Mahkemece, anılan raporlar arasındaki çelişki, bu konuda uzman kişilerden oluşturulacak bilirkişi kurulundan alınacak raporla giderilerek, sonucuna göre karar verilmelidir. Belirtilen maddi ve hukuki esaslar nazara alınmadan, çelişkili kusur raporuna dayanılması ve eksik soruşturma ile hüküm tesisi, usul ve yasaya aykırı görülmüştür.
    Diğer taraftan, Mahkemece, taleple bağlılık ilkesi hakkında, talebe konu miktar itibariyle değil, yanılgılı değerlendirme ile, oran esas alınarak hesaplama yapılması da isabetsizdir.
    O halde, taraflar vekillerinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
    SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz edilen hükmün BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davalıya iadesine, 15.03.2012 gününde oy birliğiyle karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.