15. Ceza Dairesi 2017/14542 E. , 2020/7438 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Nitelikli dolandırıcılık, özel belgede sahtecilik, resmi belgede sahtecilik
HÜKÜM : Beraat
Nitelikli dolandırıcılık, resmi belgede sahtecilik ve özel belgede sahtecilik suçlarından sanıklar ..., ... ve ...’in; nitelikli dolandırıcılık ve resmi belgede sahtecilik suçlarından sanıklar ..., ..., ... ve ...’ın beraatine ilişkin hükümler katılanlar vekilleri tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Suç tarihlerinin gerekçeli karar başlığında “07/12/2005, 02/05/2006, 19/06/2006, 23/08/2006” olarak mahallinde düzeltilmesi olanaklı görülmüştür.
Suç tarihlerinde sanıkların işleri nedeniyle paraya ihtiyaçları olduğu, bu amaçla katılan Akbank TAŞ’ın ... ve ... Şubelerinden kredi çekmek istedikleri, ancak krediler için yeterli belge ve bilgilerinin olmaması nedeniyle dosyada mevcut sahte olarak düzenlenmiş vergi levhaları ve esnaf kayıt bilgileri ibraz edilerek kredileri aldıkları, bu anlamda;
a) 02/05/2006 tarihinde sanık ... adına sanık ...’nın kefil olması ile Akbank ... Şubesinden 26.000 TL,
b) 19/06/2006 tarihinde sanık ... adına sanık ...’un kefil olması ve işlemlere belge bulup kredi lehdarı kişiler adına bankada işlem yaptıran sanık ...’in yardımıyla Akbank ... Şubesinden 45.000 TL,
c) 23/08/2006 tarihinde sanık ... adına, sanık ...’un kefil olması ve işlemlere belge bulup kredi lehdarı kişiler adına bankada işlem yaptıran sanık ... yardımıyla Akbank ... Şubesinden 35.000 TL,
d) 07/12/2005 tarihinde sanık ... adına, sanık ...’ın kefil olması ile Akbank ... Şubesinden 73.000 TL kredilerin çekildiği,
Bahse konu kredilerin alımı sırasında ibraz edilen belgelerden sanık ... (... Ticaret) adına ibraz edilen esnaf sicil kayıt belgesinin aslında sanık ...’a ait olduğu ve üzerindeki özlük bilgilerinin değiştirildiği, sanıklar..., ..., ... ile ... adına düzenlenen vergi levhalarının sahte olduğu, sanık ...’nin ticari ünvanının bulunmadığı, sahte vergi levhasında yer alan vergi sicil numarasının kardeşi tanık ...’a ait olduğu, diğer üç vergi levhasındaki vergi sicil numaralarının gerçek olmasına rağmen matrah bilgi bölümlerinin gerçek dışı olduğu, sanıklar..., ..., ... ve ...’ın işyeri adresi olarak gösterdikleri adreslerinde faaliyette bulunmadıkları, sanıklar...(...) ve ... ‘ın (... Hidrofor San. ve Tic. Ltd. Şti.) yetkilisi olduğu firmaların vergi levhalarının sahte olduğu, gerçek vergi numaraları altında gerçek dışı matrah bilgilerinin yazıldığı, sanık ...’ın yetkilisi olduğu ... Hidrofor firmasının belirtilen adreste bulunmadığı,
Bu şekilde sanıklar ..., ..., ... ve kefili sanık ... ile sanık ... ve kefili sanık ...’ın sahte vergi levhaları, ayrıca sanık ...’nin sahte esnaf sicil kayıt belgesi ibraz ederek sanık ..."nin de sanıklar ... ve...’nin aldığı kredilere aracı olup işlemlerini yapmak suretiyle atılı suçları işleyip katılan bankayı toplam 179.000 TL zarara uğrattıkları ve sanıklar ...,... ve İlhami’nin; nitelikli dolandırıcılık, özel belgede sahtecilik ve resmi belgede sahtecilik; sanıklar ..., ...,...ve ...’ın nitelikli dolandırıcılık ve resmi belgede sahtecilik suçlarını işlediklerinin iddia edildiği olayda;
I- Resmi belgede sahtecilik ve özel belgede sahtecilik suçlarından sanıklar... ve ...’in; resmi belgede sahtecilik suçundan sanıklar ..., ..., ... ve ...’ın beraatine ilişkin hükümlere yönelik temyiz istemlerinin incelenmesinde:
Sanıklar ... ve ...’in üzerine atılı resmi belgede sahtecilik ve özel belgede sahtecilik; sanıklar ..., ..., ... ve ...’ın üzerine atılı resmi belgede sahtecilik suçlarının gerektirdiği cezanın miktar ve nevi itibariyle, TCK"nın 204/1, 207/1, 66/1-e ve 67/4 maddelerine göre hesaplanan 12 yıllık dava zamanaşımı süresinin, suç tarihleri olan 07/12/2005, 02/05/2006, 19/06/2006, 23/08/2006 ile inceleme tarihleri arasında dolduğu anlaşıldığından, 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca hükümlerin BOZULMASINA, ancak bu husus yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden aynı Kanun"un 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak kamu davalarının gerçekleşen zamanaşımı nedeniyle 5271 sayılı CMK’nın 223/8. maddesi uyarınca DÜŞMESİNE,
II- Nitelikli dolandırıcılık suçlarından sanıklar ..., ..., ..., ..., ... ve ...’ın beraatine ilişkin hükümlere yönelik temyiz istemlerinin incelenmesinde:
Sanık savunmaları, tanık beyanı ile tüm dosya kapsamından, sanıklar ..., ..., ... ve ...’un bankadan kredi çekerken bu kredileri karşılayacak ölçüde maddi değere sahip taşınmazları ipotek ettirdikleri, tüketici kredilerinin sadece vergi levhası ve sicil levhası olan işyeri sahiplerine münhasır olmayıp alacağını teminat altına alan bankaların bu krediyi herkese verebildiği, nitekim katılan bankanın verdiği krediler karşılığında taşınmazlara kredi borcu ve bu borçtan doğmuş ve doğacak hertürlü borçlarının karşılığı olarak 1.derecede ve fekki alacaklı bankaca bildirilinceye kadar aylık/yıllık faiz oranında ipotek koydurmakla yetinmeyip, kredi sözleşmelerini sanıklar ..., ... ve ...’a kefil olarak imzalatmak suretiyle alacağını teminat altına aldığı ve bu yönüyle de zararının bulunmadığı, sanık ...’ın kredi taksitlerini kısmen ödediği hususları birlikte değerlendirildiğinde, sanıklar hakkında atılı suçun yasal unsurlarının oluşmadığı gerekçesine dayanan mahkemenin beraat hükümlerinde bir isabetsizlik görülmemiştir.
Yapılan yargılama sonunda, yüklenen suçun unsurlarının oluşmadığı gerekçe gösterilerek mahkemece kabul ve takdir kılınmış olduğundan, katılanlar vekillerinin ibraz edilen belgelerin iğfal kabiliyetlerinin bulunmadığından söz edilemeyeceği, atılı suçun sübuta erdiği, belgelerin aslen sahte olduğu konusunda ihtilaf bulunmadığı, eksik inceleme ile hüküm kurulduğuna yönelik temyiz itirazlarının reddiyle hükümlerin ONANMASINA,
III- Sanık ... hakkında kurulan hükümlere yönelik temyiz istemlerinin incelenmesinde:
Sanığın hükümden önce 08/12/2011 tarihinde öldüğünün UYAP üzerinden MERNİS"ten temin edilen nüfus kaydından anlaşılması karşısında, hakkında açılan kamu davasının 5237 sayılı TCK"nın 64/1. maddesi uyarınca düşürülmesine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması,
Kanuna aykırı olup, katılanlar vekillerinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan hükümlerin bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca sair hususlar incelenmeksizin BOZULMASINA, 06/07/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.