4. Ceza Dairesi 2016/18673 E. , 2020/4674 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Cinsel taciz, tehdit, hakaret
HÜKÜMLER : Mahkumiyet
Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre, sanığın, tehdit suçunu uzlaşma kapsamında olmayan TCK"nın 105. maddesinde düzenlenen cinsel taciz suçuyla birlikte işlemediği belirlenerek yapılan incelemede başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
Ancak,
1-İddianame içeriğinde sanık hakkında hakaret suçundan açılmış dava olmadığı, sanığın iş yerinde katılana bağırması ve işten kovacağını söylemesi eyleminin hakaret suçunun unsurlarını oluşturmadığı gözetilmeden, yazılı biçimde hüküm kurulması,
2-Sanığın, cinsel taciz suçunu, aynı iş yerinde çalışmanın sağladığı kolaylıktan yararlanarak işlemesi ve mağdurun bu fiil nedeniyle işi bırakmak zorunda kalıp kalmadığı hususları değerlendirilerek, TCK"nın 105/2. maddesinde düzenlenen artırım hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağının tartışılmaması,
3-Tehdit suçu yönünden,
02/12/2016 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak aynı tarihte yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanunun 34. maddesiyle değişik 5271 sayılı CMK"nın 253. maddesi ve maddeye eklenen fıkraya göre uzlaşma hükümleri yeniden düzenlenmiş ve sanığa isnat edilen TCK"nın 106/1. maddesi kapsamındaki tehdit suçunun uzlaştırma kapsamında bulunduğu anlaşılmış olmakla, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 2 ve 7. maddeleri de gözetilerek, uzlaştırma işlemi uygulanarak sonucuna göre sanığın hukuki durumunun bu kapsamda tekrar değerlendirilip belirlenmesinde zorunluluk bulunması,
4-Tüm suçlar yönünden, sanığın sabıkasında görülen ilamların hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin olması, CMK’nın 231/8. maddesine 28.06.2014 tarihli ve 6545 sayılı Yasanın 72. maddesiyle “denetim süresi içinde, kişi hakkında kasıtlı bir suç nedeniyle bir daha hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilemez.” cümlesi eklenmiş ise de, daha önce verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair kararın kesinleşme tarihi itibariyle engel oluşturmaması karşısında, bir daha suç işlemeyeceğine dair olumlu kanaat edinilerek cezaları ertelenen sanık hakkında diğer koşullar değerlendirilmeden, "daha önce hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararlarının olduğu ve şartların oluşmadığı"" şeklindeki yasal olmayan gerekçe ile hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına karar verilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, katılan ... vekili ve sanık ... müdafiinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, HÜKÜMLERİN 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 04/03/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.