MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Defter ve belge gizleme
HÜKÜM : Mahkumiyet

1-Hakkında defter ve belge gizleme suçundan kamu davası açılan sanığın savunmasında, 2009 yılının 10. veya 11. ayında ticari faaliyetini sonlandırdığını beyan etmesi, defter ve belgeleri ibraz etmemek suçunun, varlığı noter takdir kayıtları veya sair suretlerle sabit ve saklama mecburiyeti bulanan defter ve belgelerin vergi incelemesine yetkili kimselerle ibraz edilmemesi ile oluştuğu, sanıktan ibrazı istenen defterlerin tasdik bilgilerinin bulunmadığı, dosya arasında yer alan belge basım bilgileri görüntüleme ekranı çıktısında 24.12.2009 tarihli belge basım bilgilerine yer verildiği ancak bu belgelerin kim tarafından teslim alındığına dair bir tespitin yapılmadığının anlaşılması karşısında, gerçeğin kuşkuya yer vermeyecek şekilde tespit edilmesi bakımından, söz konusu belgelerin sanık tarafından teslim alınıp alınmadığına dair araştırma yapıldıktan sonra sonucuna göre sanığın hukuki durumunun takdir ve tayini gerekirken eksik inceleme ile hüküm kurulması,
2-Kabule göre de; hükümden sonra 24.11.2015 tarihli ve 29542 sayılı Resmi Gazatede"de yayımlanarak yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarihli 2014/140 Esas, 2015/85 karar sayılı kararı ile 5237 sayılı TCK"nin 53. maddesinin bazı hükümlerinin iptal edilmesi nedeniyle bu maddenin uygulanması açısından, sanığın durumunun yeniden belirlenmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz nedenleri bu itibarla yeride görülmüş olduğundan, hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nin 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 08.10.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.