Abaküs Yazılım
10. Hukuk Dairesi
Esas No: 2010/15292
Karar No: 2012/4722

Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2010/15292 Esas 2012/4722 Karar Sayılı İlamı

10. Hukuk Dairesi         2010/15292 E.  ,  2012/4722 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :İş Mahkemesi
    Dava, iş kazası sonucu sürekli işgöremezlik durumuna giren sigortalıya bağlanan peşin değerli gelirler ile yapılan harcama ve ödemelerin 506 sayılı Yasanın 26. maddesi uyarınca rücuan tazmini istemine ilişkindir.
    Mahkemece, ilamında belirtildiği şekilde davanın kabulüne karar verilmiştir.
    Hükmün, davacı Kurum ve davalılardan.... avukatları tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteklerinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
    1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere ve hükmün dayandığı gerektirici sebeplere göre, davacı Kurum vekilinin tüm, davalılardan ... vekilinin sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
    2-Davanın yasal dayanağını oluşturan 506 sayılı Kanunun 26. maddesindeki halefiyet ilkesi uyarınca, Kurumun rücu alacağı; hak sahiplerinin tazmin sorumlularından isteyebileceği maddi zarar (Tavan) miktarı ile sınırlı iken, Anayasa Mahkemesi’nin, 21.03.2007 gün ve 26649 sayılı Resmi Gazetede yayınlanan 23.11.2006 gün ve ... sayılı kararı ile 26.maddedeki “…sigortalı veya hak sahibi kimselerin işverenden isteyebilecekleri miktarla sınırlı olmak üzere…” bölümünün Anayasaya aykırılık nedeniyle iptali sonrasında, sigortalı veya hak sahipleri tarafından tazmin sorumluları aleyhine açılan tazminat davasında alınan raporlar, rücu davasında bağlayıcı olmayıp; güçlü delil niteliğindedir.
    Öte yandan; 506 sayılı Kanuna göre bağlanan gelirlerde sürekli iş göremezlik derecesi % 25 ve üzerinde olanlara 506 sayılı Kanunun 96. maddesinde öngörülen alt sınır aylığından daha az aylık bağlanmamakta olup, sigortalıların kontrol muayeneleri sonucunda sürekli iş göremezlik dereceleri artsa bile aylık miktarında 96. madde uygulamasından dolayı herhangi bir değişiklik meydana gelmemektedir. Gelir miktarının değişmediği bu tür durumlarda yeniden peşin sermaye değeri hesaplanmayacaktır.
    Dava konusu somut olayda; sigortalı ... 31.12.1996 tarihli iş kazası nedeniyle, kurumca belirlenen % 47,20 oranındaki sürekli iş göremezlik derecesi esas alınmak suretiyle 63.527,34 TL gelir bağlandığı, kesinleşen tazminat dosyasında...17.09.2008 tarihli raporunda ise sigortalının sürekli iş göremezlik derecesinin % 41,20 olarak belirlendiği, bunun üzerine Mahkemece, sigortalının % 41,20 sürekli iş göremezlik derececesine göre hesaplanan ilk peşin sermaye değerin Kurumdan sorulduğu, alınan hesap tablosunda, ilk peşin sermaye değerinin 73.885,93 TL olarak gösterildiği, bunun üzerine Mahkemece, yukarıda açıklandığı üzere sigortalının sürekli iş göremezlik derecesi % 25"in üzerinde olduğundan aylık miktarında herhangi bir değişiklik meydana gelmemesine rağmen ve % 41,20 oranındaki sürekli iş göremezlik derecesine göre sigortalıya bağlanması gereken gelir miktarı ile % 47,20 oranındaki sürekli iş göremezlik derecesine göre bağlanan gelir miktarı arasındaki çelişki giderilmeksizin, Kurum tarafından talep edilebilecek sürekli iş göremezlik gelirinin ( ilk peşin sermaye değeri 73.885,93 TL ve sosyal yardım zammı 385,85 TL olmak üzere) toplam 74.271,78 TL"nin % 30 kusur karşılığı olan 51.990,25 TL olduğu belirtilerek ve taleple bağlı kalınarak 19.181,81 TL"ye hükmedildiği anlaşılmaktadır. O Halde, Mahkemece, yapılacak iş, tazminat dosyasında güçlü delil niteliğindeki sigortalının kesinleşen % 41,20 sürekli iş göremezlik derecesi doğrultusunda, sigortalıya bağlanan gelirin başladığı tarihteki ilk peşin sermaye değeri ile sosyal yardım zammı tutarını çelişki arzetmeyecek şekilde doğru olarak belirlemek ve elde edilecek sonuca göre hüküm kurmaktır.
    Mahkemece, açıklanan maddi ve hukuki olgular gözetilmeksizin, eksik inceleme ve araştırma sonucunda yazılı şekilde hüküm kurulmuş olması, usûl ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
    O halde, davalılardan ... vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
    SONUÇ:Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davalılardan .... iadesine, 13.03.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi