19. Hukuk Dairesi 2017/4668 E. , 2019/2671 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde taraf vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- KARAR -
Davacı vekili, davacı ile davalı şirket arasında 16/10/2012 tarihinde 5 yıl süreli Akaryakıt Bayilik Sözleşmesi akdedildiğini, davalı şirketin 16/10/2012 tarihinde verdiği taahhütname ile yıllık toplam 800 m3 ( 672 ton ) beyaz ürün satışı yapmayı, eksik satılan her ton için ise ödeme tarihindeki T.C. Merkez Bankası döviz satış kuru üzerinden beyaz ürünler için 150 USD karşılığı TL’sını davacı şirketin uğradığı kar kaybı olarak ödemeyi ve haksız fesih durumunda da 100.000 USD cezai şartın ödeneceğini kabul ve beyan ettiğini, diğer davalıların da sözleşme kapsamında davalı şirket lehine kefaletname verdiklerini, akabinde davacı tarafından akaryakıt istasyonun ölçülerine uygun özel siparişler verilerek davalı şirkete 125.785,51 TL’lik 3 adet fatura kesildiğini, siparişlerin tamamlandığını ancak davalı şirketin haklı ve makul bir gerekçe göstermeden akaryakıt işi yapılmayacağının belirtilerek başka bir dağıtım firmasıyla anlaştığını ve bayilik lisansı aldığını, bunun üzerine davalılara ihtarname keşide edilerek sözleşme ve eki niteliğindeki taaahhütname ile kefaletnameden doğan yükümlülüklerin yerine getirilmesinin istendiğini ancak olumlu yanıt alınamadığını, bu şekilde davalıların taahhütname gereğince 504.000 USD kar mahrumiyetine sebep olduklarını ileri sürerek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla kar mahrumiyetinden kaynaklanan zararın şimdilik 5.000,00-TL’sinin, cezai şartın şimdilik 5.000,00-TL"sinin 13/11/2012 tarihli ihtarnamenin tebliğ tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalılardan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiş, 16/12/2013 tarihli ıslah dilekçesi ile 5.000,00-TL olarak talep edilen kar mahrumiyetini 145.000,00-TL artırarak 150.000,00-TL, 5.000,00-TL cezai şart talebini ise 95.000,00-TL artırarak 100.000,00-TL olmak üzere toplam 250.000,00-TL"nin avans faizi ile birlikte davalılardan tahsilini istemiştir.
Davalı şirket temsilcisi, yetki itirazında bulunmuş, yetkili mahkemenin ... Asliye Hukuk Mahkemesi olduğundan bahisle davanın usulden reddine karar verilmesini, diğer taraftan davacı ile ön görüşme tutanağı imzaladıklarını, bayilerine herhangi bir yatırım yapılmadığını belirterek davanın esastan reddini istemiştir.
Mahkemece yapılan yargılama, toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, davacı ile davalı şirket arasında 16/10/2012 tarihinde Akaryakıt Bayilik Sözleşmesi imzalandığı, sözleşmenin eki olan taahhütnamenin 2.maddesinde; taahhüdün başlangıç tarihinin "Fiili satışın gerçekleştiği tarih" olarak kabul edildiği, sözleşme konusu akaryakıt istasyonunda fiilen akaryakıt satışına geçildiği tarihin başlangıç olmak üzere yılda 800 m3 beyaz ürünün alınacağının kararlaştırıldığı ancak davacı tarafça taahhüdün başlangıcını sağlayacak şekilde davalıya herhangi bir ürün teslimi yapılamadığı gibi davacının davalıya EPDK tarafından verilmiş bir lisansının bulunmadığı gerekçesiyle davacının kar mahrumiyeti talebinin reddine, davacı tarafından davalıya ait akaryakıt istasyonu için özel malzeme temin edildiği ve malzeme için fatura kesildiği iddia edilmiş ise de davalı şirketin söz konusu faturaları davacıya iade ettiği, davacının temin edeceği malzemenin davalı şirkete ait akaryakıt istasyonun tefrişinde de kullanılmadığı gerekçesiyle davacının faturaya dayalı isteminin reddine, davalılar ... ve ...’nın imzalamış oldukları kefaletnamenin Türk Borçlar Kanunu"nun 483. maddesi gereğince kefilin sorumlu olduğu azami miktarın, kefalet tarihinin ve müteselsil kefillik durumunda kefalet sözleşmesinin kendi el yazısıyla belirtilmesi gerektiği halde davalıların kefalet sözleşmesinde kendi el yazılarıyla herhangi bir belirtmede bulunmadıkları anlaşıldığından söz konusu kefaletnamenin davalılar ... ve ... açısından geçerliğinin bulunmadığı gerekçesiyle bu davalılar yönünden açılan davanın reddine, davacının davalıya çekmiş olduğu ihtarname ile sözleşmeyi zımnen feshettiği, fesih idaresinin haklı nedenlere dayandığı, davacı tarafça ıslah dilekçesi ile davalı şirketten 100.000,00-TL cezai şart talep edildiği, istenen cezai şartın ise davalı şirketin sahip olduğu taşınmaz ile ticari defter ve kayıtlarına göre ekonomik açıdan yıkılmasına sebep olacak derecede ağır ve yüksek düzeyde bulunmadığı gerekçesiyle davacının cezai şart istemi yönünden davanın kısmen kabulü ile 100.000,00-TL cezai şartın dava tarihinden itibaren işleyecek değişen oranlarda işleyecek avans faizi ile birlikte davalı ... İnş. Lokanta Oto Yakıt Akar Day. Tük. Mal. Hav. Tar. ve A. Mal. Tek. Nak. Gıda Mad. Tele Tic. ve San. Ltd. Şti.’den tahsili ile davacıya verilmesine karar verilmiş; hüküm taraf vekilleri tarafından temyiz edilmiştir.
Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, taraf vekillerinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harçlarının temyiz eden taraflardan alınmasına, 17/04/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.