Yargıtay 15. Hukuk Dairesi 2014/4598 Esas 2015/3111 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
15. Hukuk Dairesi
Esas No: 2014/4598
Karar No: 2015/3111
Karar Tarihi: 04.06.2015

Yargıtay 15. Hukuk Dairesi 2014/4598 Esas 2015/3111 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Dava, bir eser sözleşmesinden kaynaklanmaktadır. Davacı, davalının taşınmazı üzerine besihane ve bakıcı evi inşaatını yaptığını ancak tam ödeme alamadığını belirterek bakiye iş bedeli alacağının tahsilini talep etmiştir. Davalı akdî ilişkiyi kabul etmiş ancak davacının ileri sürdüğü iş bedelini ve yaptığı iş miktarını kabul etmemiştir. Mahkeme, davacının talebini haklı bulmuş ancak hesaplamayı yanlış yapmıştır. Karar, temyiz eden davalı yararına bozulmuştur.
818 sayılı Borçlar Kanunu'na göre, eser sözleşmelerinde tarafların bedel konusunda anlaşamadığı hallerde iş bedelinin sözleşme tarihinde yürürlükte bulunan mülga 818 sayılı Borçlar Kanunu'nun 366. maddesi gereğince yapıldığı yıl mahalli piyasa rayiçlerine göre hesaplanması gerekir. Bu suretle yapılan hesaplamada iş bedelinin içerisinde KDV de bulunduğundan ayrıca hesaplamaya katılamaz.
15. Hukuk Dairesi         2014/4598 E.  ,  2015/3111 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :Afyonkarahisar 1. Asliye Hukuk Hakimliği (Tic.Mah.Sıf.)
    Tarihi :29.04.2014
    Numarası :2010/332-2014/261

    Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:

    - K A R A R -
    Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanmış olup, bakiye iş bedeli alacağının tahsili istemine ilişkindir. Mahkemece davanın kabulüne dair verilen karar davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir.
    2-Davacı, davalıya ait taşınmaz üzerine besihane ve bakıcı evi inşaatını yaptığını, davalının 82.000,00 TL ödemede bulunduğunu belirterek bakiye iş bedeli alacağının tahsilini talep etmiş, davalı akdî ilişkiyi inkâr etmemiş ancak davacının ileri sürdüğü iş bedelini ve yaptığı iş miktarını kabul etmemiştir. Yanlar arasında davacı tarafından besihane ve bakıcı evinin yapımına ilişkin “sözlü sözleşme” yapıldığı çekişmesizdir. Bu sözleşme, sözleşmenin yapıldığı tarih itibariyle somut oluyda uygulanması gereken 818 sayılı Borçlar Kanunu"nun 355. maddesinde tanımı yapılan eser sözleşmesidir. Davacı yüklenici, davalı ise iş sahibidir. Taraflar arasındaki uyuşmazlık yapılan iş miktarı ve bedeli konusundadır. Tarafların bedel konusunda anlaşamadığı ve bedelin kararlaştırıldığı yazılı bir sözleşmenin de bulunmadığı hallerde iş bedelinin sözleşme tarihinde yürürlükte bulunan mülga 818 sayılı Borçlar Kanunu"nun 366. maddesi hükmü gereğince işin yapıldığı yıl mahalli piyasa rayiçlerine göre hesaplanması gerekir. Bu suretle yapılan hesaplamada iş bedelinin içerisinde KDV de bulunduğundan ayrıca hesaplamaya katılamaz. Oysa somut olayda mahallinde keşif yapılmadığı gibi, hükme esas alınan bilirkişi raporunda davacının davadan önce yaptırdığı tesbit dosyasında alınan bilirkişi raporu dikkate alınarak yüklenicinin yaptığı iş bedelinin belirlenmesinde Bayındırlık ve İskan Bakanlığı"nın (Çevre ve Şehircilik Bakanlığı) bayındırlık birim fiyatları ile aynı bakanlıkça her yıl yayınlanan yapı yaklaşık birim maliyetleri tebliğine göre hesaplama yapılmıştır.
    O halde mahkemece 6100 sayılı HMK"nın 266 ve devamı maddelerine uygun olarak seçilecek konusunda uzman teknik bilirkişiler marifeti ile mahallinde keşif yapılarak, imalâtların yapıldığı yıl olan 2009 yılı serbest piyasa rayiçlerine göre bedelinin hesaplattırılması davacı yüklenici tarafından getirildiği ve davalı tarafından çatıya monte edildiği anlaşılan 11 adet çatı makasının projeye uygun olup olmadığının belirlenmesi, bu suretle hesaplanacak bedelden davalının kanıtladığı ödeme tutarı düşülerek sonucuna uygun bir karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde davanın kabulüne karar verilmesi doğru olmamış, kararın bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ:Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle davalının diğer temyiz itirazlarının reddine, 2. bent uyarınca kararın temyiz eden davalı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine, karara karşı tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme isteminde bulunulabileceğine 04.06.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.



    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.