2. Ceza Dairesi Esas No: 2019/6775 Karar No: 2019/6158 Karar Tarihi: 01.04.2019
Yargıtay 2. Ceza Dairesi 2019/6775 Esas 2019/6158 Karar Sayılı İlamı
2. Ceza Dairesi 2019/6775 E. , 2019/6158 K.
"İçtihat Metni"
Hırsızlık suçundan sanık ..."nin, 765 sayılı Türk Ceza Kanunun 493/1 ve 81/2 maddeleri uyarınca neticeten 3 yıl 6 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına dair Afyon 1. Asliye Ceza Mahkemesinin 02/03/2004 tarihli ve 2002/1482 esas, 2004/344 sayılı kararının kesinleşmesini müteakip yürürlüğe giren 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 7/2 ve 5252 sayılı Türk Ceza Kanununun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun’un 9/3. maddeleri uyarınca yapılan uyarlama yargılaması sonucunda, 5237 sayılı Kanun"un 142/2-d ve 145. maddeleri uyarınca 1 yıl hapis cezası ile cezalandırılmasına ilişkin Afyonkarahisar 1. Asliye Ceza Mahkemesinin 27/06/2005 tarihli ve 2002/1482 esas, 2004/344 sayılı karar aleyhine Yüksek Adalet Bakanlığınca verilen 13/02/2019 gün ve 17476/2018 sayılı kanun yararına bozma talebine dayanılarak dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 22/02/2019 gün ve 2019/16785 sayılı tebliğnamesiyle dairemize gönderilmekle okundu. Kanun yararına bozma isteyen tebliğnamede; 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 7/2, 5252 sayılı Türk Ceza Kanununun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun’un 9/3. maddesindeki “Lehe olan hüküm, önceki ve sonraki kanunların ilgili bütün hükümleri olaya uygulanarak, ortaya çıkan sonuçların birbirleriyle karşılaştırılması suretiyle belirlenir.” şeklindeki düzenleme ile Yargıtay 1. Ceza Dairesinin 18/11/2005 tarihli ve 2005/2691-3395 sayılı ve Yargıtay 10. Ceza Dairesinin 13/10/2005 tarihli ve 2005/10431-12718 sayılı ilâmlarına nazaran, sonraki kanunun unsurlarının veya özel hâllerinin değişmesi, cezanın teşdiden tayini nedeni sayılacak olguların tartışılması, alt ve üst sınırlar arasında bir oran belirlenmesi ya da artırım veya indirim sebeplerinin değerlendirilmesi, cezanın paraya veya tedbire çevrilmesi veya ertelenmesi hususunda mahkemece takdir hakkının kullanılması ve böylece bireyselleştirme yapılmasının zorunlu olduğu hâllerde, duruşma açılmak suretiyle tüm bunların neden ve gerekçeleri de gösterilerek hüküm kurulması gerekeceği gözetilmeden, dosya üzerinden inceleme yapılarak yazılı şekilde karar verilmesinde isabet görülmediğinden 5271 sayılı CMK"nın 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu kanun yararına bozma talebine dayanılarak ihbar olunmuştur. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Hükümlünün yokluğunda, dosya üzerinden verilen 27.06.2005 tarihli ve 2002/1482 E., 2004/344 K. sayılı mahkûmiyet kararı, her ne kadar hükümlüye 27.07.2005 tarihinde tebliğ edilmişse de, temyiz yasa yoluna tabi olan ek kararda yasa yolunun itiraz olarak gösterilmesi suretiyle hükümlünün yanıltıldığı, dolayısıyla bu ek kararın usulüne uygun kesinleşmediği ve sonraki tüm işlemlerin hukuken geçersiz olduğu, ek kararı 17.12.2018 tarihinde tebellüğ eden hükümlünün 18.12.2018 tarihli dilekçesinin, ek karara yönelik temyiz dilekçesi olarak kabulü gerektiğinden, dosya temyiz aşamasında olup ek kararın henüz kesinleşmediği belirlenmekle; kesinleşmemiş kararlara karşı kanun yararına bozma isteminde bulunulamayacağından, 27.06.2005 tarihli ek karar usulüne uygun olarak kesinleştirildikten sonra yeniden kanun yararına bozma isteminde bulunulması mümkün olup, (AFYONKARAHİSAR) 1. Asliye Ceza Mahkemesinden verilen 27.06.2005 tarihli ve 2002/1482 E., 2004/344 K. sayılı ek karara yönelik kanun yararına bozma isteminin REDDİNE, 01/04/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.