Mahkemesi :Ağır Ceza Mahkemesi
Suç : Taksirle öldürme
Hüküm : 1-Sanık ... hakkında; TCK’nın 85/2, 62/1, 50/4-1.a, 52/2-4. maddeleri gereğince mahkumiyet
2-Sanıklar ..., ... ve .. hakkında ayrı ayrı; TCK"nın 85/2, 62/1, 63. maddeleri gereğince mahkumiyet

Taksirle öldürme suçundan sanıkların mahkumiyetine ilişkin hükümler, sanıklar müdafiileri ve katılanlar vekilleri tarafından temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Olay günü saat 20:15 sıralarında, sürücü ...’nın sevk ve idaresindeki minibüs ile devlet karayolunun yol çalışması nedeni ile trafiğe kapalı bulunan yolda ters yönde seyir halindeyken, olay mahalline geldiğinde, yol içine kazılmış bulunan menfez çukuruna düşmesi sonucu, altı kişinin ölümü ile birlikte dokuzu nitelikli olmak üzere 10 kişinin yaralandığı ve mahkemece sanıkların olayın meydana gelmesinde tali kusurlu olduklarının kabul ve tespit edildiği olayda;
I-Katılanlar ... , ..., ..., ..., ... ve ... vekilinin sanıklar ..., ... ve ...’nin taksirle öldürme suçundan mahkumiyetine ilişkin hükümlere yönelik temyiz isteminin incelenmesinde;
Katılanlar ..., ..., ..., ..., ... ve ... vekilinin hükmü temyiz etmesinden sonra, Uyap sistemine kaydedilen 04.02.2020 havale tarihli dilekçesi ile davadan feragate yetkisi bulunan katılanlar vekilinin sanıklar hakkındaki şikayetlerinden vazgeçmiş olması nedeniyle katılma kararının hükümsüz kaldığı, katılanlar ..., ..., ..., ..., ... ve ...’nın katılan sıfatını kaybetmesi nedeniyle, vekilinin hükmü temyiz etme hakkı bulunmadığından, hükme yönelik temyiz isteğinin 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 317. maddesi uyarınca REDDİNE,

II-Sanık ...’in taksirle öldürme suçundan mahkumiyetine ilişkin hükme yönelik sanık müdafiinin temyiz isteminin incelenmesinde;
Bozma ilamına uyularak yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanık müdafiinin kusur tespitine, tayin edilen cezaya, olayda illiyet bağının kesildiğine, suçun yasal unsurlarının oluşmadığına ilişkin temyiz itirazlarının reddiyle, sanık ... hakkında verilen hükmün isteme uygun olarak ONANMASINA;
III-Sanıklar ..., ... ve ...’nin taksirle öldürme suçundan mahkumiyetine ilişkin hükümlere yönelik, sanıklar müdafiileri ve katılanlar ..., ..., ... ve ... vekilinin temyiz istemlerinin incelenmesine gelince;
Bozma ilamına uyularak yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanıklar müdafiilerinin sair temyiz itirazlarının; katılanlar vekilinin tayin edilen cezaya, sanıkların üst sınırdan cezalandırılmaları gerektiğine, takdiri indirim maddesinin uygulanmaması gerektiğine, kararın usul ve yasaya aykırı olduğuna ilişkin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddine, ancak;
TCK"nın 50. maddesinin sanıklar ..., ... ve ... hakkında uygulanıp uygulanmamasına karar verilirken, sanıkların kişiliği, sosyal ve ekonomik durumu, suçun işlenmesindeki özellikler nazara alınarak, dosyaya yansıyan bilgi ve kanıtlar isabetle değerlendirilip, denetime olanak verecek ve somut gerekçeler de gösterilmek suretiyle takdir hakkının kullanılmasının gerektiği, dosya içeriğine göre; bir kısım katılanlar vekillerinin temyiz aşamasında sanıklar hakkındaki şikayetlerinden vazgeçtiklerini bildirdikleri, mahkemece tali kusurlu oldukları kabul edilen sanıkların sabıkalarının ve dosyaya yansıyan olumsuz tavırlarının bulunmadığı, ayrıca sanıkların geçmişi nazara alınarak cezalarında TCK"nın 62. maddesi gereğince indirim yapıldığı hususları da dikkate alındığında, müdafiileri aracılığı ile paraya çevirme talebinde bulunan sanıklar hakkında, dosya kapsamıyla uyuşmayan gerekçeler ile TCK"nın 50/4. maddesi delaletiyle TCK"nın 50/1-a maddesinde belirtilen paraya çevirme hükümlerinin uygulanmasına yer olmadığına karar verilmesi,
Kanuna aykırı olup, sanıklar ..., ... ve ... müdafiilerinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu sebepten dolayı, 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi gereğince isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 27/02/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.