Esas No: 2021/16333
Karar No: 2022/762
Karar Tarihi: 23.02.2022
Danıştay 2. Daire 2021/16333 Esas 2022/762 Karar Sayılı İlamı
Danıştay 2. Daire Başkanlığı 2021/16333 E. , 2022/762 K."İçtihat Metni"
T.C.
D A N I Ş T A Y
İKİNCİ DAİRE
Esas No : 2021/16333
Karar No : 2022/762
TEMYİZ EDEN (DAVACI) : ...
VEKİLİ : Av. ...
KARŞI TARAF (DAVALI) : ... Bakanlığı
İSTEMİN KONUSU :... Bölge İdare Mahkemesi, ... İdari Dava Dairesince verilen ... günlü, E:..., K:... sayılı kararın, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesi uyarınca temyizen incelenerek bozulması isteminden ibarettir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava Konusu İstem : Dava; ... Daire Başkanlığında Daire Başkanı olarak görev yapmakta olan davacı tarafından, Bakanlık Müşavirliğinde görev yapmak üzere Araştırmacı kadrosuna atanmasına ilişkin ... tarih ve ... sayılı işlemin iptali istemiyle açılmıştır.
İlk Derece Mahkemesi Kararının Özeti : ... İdare Mahkemesinin ... günlü, E:..., K:... sayılı kararıyla; davacının 657 sayılı Kanunun 36 ncı maddesinin “Ortak Hükümler” bölümünün (A) fıkrasının (11) numaralı bendinde sayılan merkez teşkilatına ait kadrolar ile mesleğe alınmaları, yetiştirilmeleri ve yeterlilikleri aynı veya benzer nitelik arz eden merkez teşkilatına ait kadro veya pozisyonlarda bulunanlardan olmadığı, 375 sayılı KHK'nın EK 18. maddesinin 1. fıkrasının C bendinin 3 nolu alt bendi gereğince yönetici kadro ve pozisyonlarda en az 3 yıl görev yapmadığı, görevli bulunduğu "daire başkanı" kadrosunun ancak idarenin takdir yetkisi ile atanabilecek bir kadro olduğu dolayısı ile bir kadroya takdir yetkisi ile yapılan atama sonucu buraya atanan personele bu kadronun memuriyetleri süresince kazanılmış bir hak sağlamayacağı, yasal şartlara uyulmak kaydıyla bu kadrolarda bulunan görevlilerin başka kadrolara naklen veya terfien atanmaları idarenin takdirinde bulunduğu, dolayısıyla görevini gereği gibi yerine getiren veya hakkında başarısız olduğuna dair bilgi ve belge bulunmayan memurların durumlarına uygun diğer kadrolara atanamayacaklarına ilişkin yasal bir sınırlama da bulunmadığı görülmekte olup idarenin mevzuat uyarınca sahip olduğu takdir yetkisini kamu yararı ve hizmet gereklerine aykırı kullandığına dair herhangi bir bilgi belge bulunmadığı, yargı kararı ile idarenin takdir yetkisini kaldıracak şekilde hüküm verilemeyeceği yönündeki mevzuat hükümleri de dikkate alındığında davacının 657 sayılı Kanunun 76. ve 375 sayılı Yasanın geçici 18. Maddesi uyarınca araştırmacı kadrosuna atanmasına dair dava konusu işlemde kamu yararı ve hizmet gerekleri yönünden hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine hükmedilmiştir.
Söz konusu karara karşı davacının istinaf yoluna başvurması üzerine, ... Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesince verilen ... günlü, E:..., K:... sayılı kararla; her ne kadar, idarelerin hangi personel ile çalışacağı veya hangi personeli hangi görevde istihdam edeceği konusunda takdir yetkisi olsa da, bu yetki sınırsız bir yetki olmayıp kamu yararı ve hizmet gerekleri ile sınırlandırılmış ve bu yönü ile yargı denetimine tabi bir yetki olduğundan, daire başkanlığı kadrosunun hiyerarşik olarak altında olan kadrolarda uzun yıllar çalışarak daire başkanlığı kadrosuna gelen, başka bir anlatımla kariyer ve liyakat ilkelerine uygun bir şekilde daire başkanlığı kadrosuna atanmış olan ve hakkında görevinde başarısız olduğuna veya görevden alınmasını gerektirecek herhangi bir durumu olmayan davacının, daire başkanlığı kadrosundan alınarak araştırmacı kadrosuna atanmasına ilişkin dava konusu işlemde hukuka uyarlık bulunmadığı; T.C. Anayasası’nın 125. maddesi uyarınca, idarelerin kendi eylem ve işlemlerinden doğan zararı ödemekle yükümlü olduğu gözetildiğinde, hukuka aykırı bulunan dava konusu atama işlemi nedeniyle davacının mahrum kaldığı parasal hakların da davalı idarece hesaplanarak ilgiliye ödenmesi gerektiğinin açık olduğu gerekçesiyle davacı tarafın istinaf başvurusunun kabulüne, ... İdare Mahkemesince verilen ... günlü, E:..., K:... sayılı kararın kaldırılmasına; 2577 sayılı Yasa'nın değişik 45. maddesinin 4. fıkrası uyarınca esastan incelenen davada, dava konusu işlemin iptaline; bu işlem nedeniyle davacının yoksun kaldığı özlük haklarının iadesine ve parasal haklarının, dava açma tarihinden itibaren hesaplanacak yasal faiziyle birlikte ödenmesine hükmedilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının davalı idare tarafından temyiz edilmesi üzerine, Danıştay İkinci Dairesinin 06/02/2020 günlü, E:2018/2602, K:2020/676 sayılı kararıyla, "657 sayılı Kanun'un 76. maddesi kapsamında, memurların naklen atanmaları hususunda idareye, kazanılmış hak aylık derecelerine ve 68. maddedeki esaslara uygun olmak şartı ile başkaca bir sınırlama olmaksızın takdir yetkisi tanındığı, idarenin mevzuat uyarınca sahip olduğu takdir yetkisini kamu yararı ve hizmet gereklerine aykırı kullandığına dair herhangi bir bilgi belge bulunmadığı dikkate alındığında; daire başkanı olarak görev yapan davacının, kamu yararı ve hizmet gerekleri gözetilerek araştırmacı olarak atanmasına ilişkin işlemde hukuka aykırılık, anılan işlemin iptali ve işlem nedeniyle davacının yoksun kaldığı özlük haklarının iadesi ve parasal haklarının, dava açma tarihinden itibaren hesaplanacak yasal faiziyle birlikte ödenmesi yolundaki Bölge İdare Mahkemesi kararında ise hukuki isabet görülmediği" gerekçesiyle ... Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesince verilen ... günlü, E:..., K:... sayılı karar bozulmuştur.
Bölge İdare Mahkemesi Kararının Özeti : ... Bölge İdare Mahkemesi, ... İdari Dava Dairesinin temyize konu kararıyla; Danıştay İkinci Dairesinin 06/02/2020 günlü, E:2018/2602, K:2020/676 sayılı bozma kararına uyularak istinaf başvurusunun reddine hükmedilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davacı tarafından, 657 sayılı Kanun'da yer alan temel ilkeler doğrultusunda daire başkanı kadrosuna atandığı, hiçbir gerekçe gösterilmeksizin görevden alındığı; herhangi bir disiplin cezası almadığı veya soruşturma geçirmediği; idarelere tanınan takdir yetkisinin sınırsız bir yetki olmadığı, dava konusu işlem ile daire başkanlığı görevinden alınarak, araştırmacı kadrosuna atanması hususunda idarenin, takdir yetkisini kamu yararı ve hizmet gereklerine aykırı kullandığı, işlemin hukuka aykırı olduğu ileri sürülerek, Bölge İdare Mahkemesi kararının bozulması istenilmektedir.
KARŞI TARAFIN CEVABI : Temyiz isteminin reddi gerektiği yolundadır.
DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ : ...
DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan Bölge İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay İkinci Dairesince, Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
Bölge İdare mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı halinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. DAVACININ TEMYİZ İSTEMİNİN REDDİNE,
2. ... Bölge İdare Mahkemesi, ... İdari Dava Dairesince verilen ... günlü, E:..., K:... sayılı kararın ONANMASINA,
3. Temyiz giderlerinin istemde bulunan davacı üzerinde bırakılmasına,
4. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanun'un 7035 sayılı Kanun ile değişik 50. maddesi uyarınca, bu onama kararının taraflara tebliğini ve bir örneğinin de ... Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesine gönderilmesini teminen dosyanın ... İdare Mahkemesine gönderilmesine, 23/02/2022 tarihinde oybirliğiyle kesin olarak karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.