Abaküs Yazılım
22. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/19351
Karar No: 2019/16954
Karar Tarihi: 23.09.2019

Yargıtay 22. Hukuk Dairesi 2016/19351 Esas 2019/16954 Karar Sayılı İlamı

22. Hukuk Dairesi         2016/19351 E.  ,  2019/16954 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
    DAVA TÜRÜ : ALACAK

    Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi taraflar vekilleri tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
    Y A R G I T A Y K A R A R I
    Davacı İsteminin Özeti:
    Davacı vekili; müvekkilinin iş sözleşmesini yaşlılık aylığına hak kazanması sebebi ile feshettiğini ileri sürerek kıdem tazminatı ile ödenmediğini iddia ettiği fazla çalışma ücret alacağının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
    Davalı Cevabının Özeti:
    Davalı vekili; davacının dava konusu kıdem tazminatı ve fazla çalışma ücret alacağı taleplerinin yerinde bulunmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.
    Mahkeme Kararının Özeti:
    Mahkemece, toplanan deliller ve kök bilirkişi raporuna dayanılarak davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
    Temyiz:
    Kararı taraflar vekilleri temyiz etmiştir.
    Gerekçe:
    1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalının tüm, davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
    2-Davacı işçinin fazla çalışma yapıp yapmadığı konusunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmaktadır.
    Fazla çalışma yaptığını iddia eden işçi bu iddiasını ispatla yükümlüdür. Ücret bordrolarına ilişkin kurallar burada da geçerlidir. İşçinin imzasını taşıyan bordro sahteliği ispat edilinceye kadar kesin delil niteliğindedir. Bir başka anlatımla bordronun sahteliği ileri sürülüp kanıtlanmadıkça, imzalı bordroda görünen fazla çalışma alacağının ödendiği varsayılır.
    Fazla çalışmanın ispatı konusunda işyeri kayıtları, özellikle işyerine giriş çıkışı gösteren belgeler, işyeri iç yazışmaları delil niteliğindedir. Ancak, fazla çalışmanın yazılı belgelerle kanıtlanamaması durumunda tarafların, tanık beyanları ile sonuca gidilmesi gerekir. Bunun dışında herkesçe bilinen genel bazı vakıalar da bu noktada göz önüne alınabilir. İşçinin fiilen yaptığı işin niteliği ve yoğunluğuna göre de fazla çalışma olup olmadığı araştırılmalıdır.
    Somut olayda, kök bilirkişi raporu doğrultusunda, davacı tanık beyanlarına göre davacının normal mesaisinin 09:00-19:00 saatleri arasında olduğu, davacının işe 30 dakika erken gelerek mesai hazırlığı yaptığı, ayda 3 cumartesi günü ise ortalama 5 saat çalıştığı, günlük 1 saat yemek molasının bulunduğu, günlük mesai düzeni içerisinde fazla çalışma olgusunun gerçekleşmediği, fazla çalışma hesabına dahil edilmesi gereken dönemlerin sadece cumartesi günü çalışılan dönemler olduğu, bunun da haftada 220 saate tekabül ettiği, gerek sözleşmede kararlaştırılan fazla çalışma hükmü, gerekse davacı tarafından imzalanarak kabul edilen İnsan Kaynakları Yönetmeliği gereğince davacının fazla çalışmasının yıllık 270 saatin altında kaldığı ve aylık ücretinin bu çalışmaları da kapsar şekilde primlerle birlikte ödendiği gerekçeleriyle fazla çalışma ücreti talebinin reddine karar verildiği görülmektedir. Ancak, taraflarca dayanılan delillerle davacı tarafından yapılan işin niteliği ve tanık anlatımlarına göre; ek bilirkişi raporundaki hesaplamaya esas çalışma düzeninin dosya içeriğine uygun olduğu anlaşılmaktadır. Bu itibarla, fazla çalışma ücret alacağı isteminin kabulüne karar verilmesi gerekirken, hatalı değerlendirme ile reddi bozmayı gerektirmiştir.
    Sonuç: Temyiz olunan kararın yukarıda açıklanan sebeple BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 23.09.2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için destek@ictihatlar.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi