Dolandırıcılık - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2018/6763 Esas 2020/7363 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
15. Ceza Dairesi
Esas No: 2018/6763
Karar No: 2020/7363
Karar Tarihi: 02.07.2020

Dolandırıcılık - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2018/6763 Esas 2020/7363 Karar Sayılı İlamı

15. Ceza Dairesi         2018/6763 E.  ,  2020/7363 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Dolandırıcılık
    HÜKÜM : Sanık hakkında; TCK’nın 157/1, 52/2-4, 53.
    maddeleri gereğince mahkumiyet

    Dolandırıcılık suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü;
    Sanığın üzerine atılı dolandırıcılık suçunun uzlaştırma kapsamında olması nedeniyle, bozma sonrası dosyanın uzlaştırma bürosuna gönderildiği ancak taraflar arasında uzlaşma sağlanamadığı belirlenerek yapılan incelemede,
    Suç tarihinde sanığın, mağdurun yanına gelerek “sen ...nin oğlusun değil mi, benim babana 210TL borcum var, bana 40TL ver, sana 250TL vereyim” demek suretiyle, mağdurdan 40TL parayı aldığı, mağdurla birlikte bir müddet yürüdükten sonra, bir iş merkezinin önünde durarak “ benim iş yerim orası, git beni ... Bey gönderdi, ... hanım bana 250TL para vereceksiniz" dediği, sanık tarafından gösterilen iş yerine gitmek için, mağdurun iş merkezine girmesi sonrası, olay yerinden uzaklaşmak suretiyle mağduru kandırdığı ve 40 TL haksız menfaat temin etmek suretiyle sanığın üzerine atılı dolandırıcılık suçunu işlediği iddia olunan somut olayda; sanık savunması, mağdur beyanı ve tüm dosya kapsamından, sanığın eyleminin sabit olduğu gerekçesine dayanan mahkemenin kabulünde bir isabetsizlik görülmemiş, sanığın adli sicil kaydında bulunan tekerrüre esas ilamına konu dolandırıcılık suçunun, 02/12/2016 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 6763 sayılı kanun ile değişik 5271 sayılı CMK"nın 253. maddesine göre uzlaşma kapsamına alındığı ve aleyhe temyiz bulunmadığı anlaşılmakla, bozma nedeni yapılmamıştır.
    Bozmaya uyularak yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanığın yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
    TCK"nın 53. maddesinin 3. fıkrası uyarınca 53/1-c bendindeki “velayet hakkından; vesayet ve kayyımlığa ait bir hizmette bulunmaktan yoksunluğun“ sadece sanığın kendi altsoyu yönünden koşullu salıverilme tarihine kadar süreceği, altsoyu haricindekiler yönünden ise yoksunluğun hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar devam edeceği gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması,
    Kanuna aykırı olup, hükmün bu nedenle 5320 sayılı Kanun"un 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak, yeniden yargılamayı gerektirmeyen bu hususta, aynı kanunun 322. maddesi gereğince karar verilmesi mümkün bulunduğundan, aynı maddenin verdiği yetkiye istinaden, hüküm fıkrasında yer alan; 5237 sayılı TCK"nın 53. maddesinin c bendinin uygulanmasına ilişkin bölümün çıkarılıp yerine, “TCK"nın 53. maddesinin 3. fıkrası uyarınca 1. fıkranın c bendinde yer alan kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık haklarından koşullu salıverilme tarihine, 1. fıkrada yazılı diğer haklardan cezanın infazı tamamlanıncaya kadar yoksun bırakılmasına” ibaresinin eklenmesi suretiyle, hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 02.07.2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.









    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.