19. Hukuk Dairesi Esas No: 2015/10348 Karar No: 2016/1415
Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2015/10348 Esas 2016/1415 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Davacı, davalıdan borç para aldığını ve bunun karşılığında senet aldığını iddia ederek ilamsız takibe başladığını ancak davalının itiraz ettiğini belirtmişti. Davalı ise senet ve arkasındaki yazının zor kullanılarak alındığını savunmuştu. Mahkeme ise davalının savunmasını kabul ederek davayı reddetti. Ancak temyiz eden davacı vekili, ispat yükünün davalıya ait olduğunu ve mahkemenin bu yönde karar vermediğini belirterek hükmün bozulmasını talep etti. Ayrıca davacıya, eksik harcın ikmal edilmesi için fırsat verilmesi gerektiği de belirtildi. Kararda, Türk Medeni Kanunu'nun (TMK) 6. maddesi ve Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (HMK) 190. maddesi üzerinde duruldu. TMK m.6'ya göre, ispat yükü iddia edilen vakıaya bağlanan hukuki sonuçtan kendi lehine hak çıkaran tarafa aittir. HMK m.190'a göre ise, ödenmesi gereken harç miktarının eksik ödenmesi durumunda, mahkeme ödemeyi tamamlanması için bir süre verebilir.
19. Hukuk Dairesi 2015/10348 E. , 2016/1415 K. "İçtihat Metni"
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı vekili, davalının müvekkilinden .......TL borç para aldığını, bunun karşılığında .......vade tarihli senedi verdiğini, senedin arkasına bu hususta düşülen notun davalı tarafından imzalandığını, senedin ödenmemesi üzerine ilamsız takibe konulduğunu, ancak davalının takibe itiraz ettiğini ileri sürerek, itirazın iptaline, takibin devamına ve % 20 oranında icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı, senet ve arkasındaki yazının zor kullanılarak alındığını, bu hususta savcılık soruşturmasının bulunduğunu ve ayrıca senedin ilk halinin fotokopisini savcılık soruşturma dosyasına sunduğunu, ......TL nakit verdiğini iddia eden davacının 6 yıl sonra takip başlatmasının iyi niyet kuralları ile bağdaşmadığını savunarak davanın reddi ile lehine kötüniyet tazminatına karar verilmesini istemiştir. Mahkemece, davalının davacıdan borç para almadığını ve ancak dava konusu senedin zorla kendisinden alındığını savunduğu, bu savunmaya göre dava konusu senet bedeli ......... TL’sını davalıya nakten verdiği iddiasını ispat külfetinin davacıya ait olduğu, davacının bu iddiasını ispat edemediği gerekçesiyle davanın reddine dair hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir. Davacı, takip ve dava konusu senede dayalı olarak ilamsız icra takibi başlatmıştır. Davalı, senedin ön yüzünde ve arka yüzünde bulunan imzalara itiraz etmemiş, ancak senedin ve senetteki imzaların kendisinden zor kullanılarak alındığını savunmuştur. TMK. m. 6 ve HMK. m. 190 uyarınca ispat yükü, kanunda özel bir düzenleme bulunmadıkça, iddia edilen vakıaya bağlanan hukuki sonuçtan kendi lehine hak çıkaran tarafa aittir. Eldeki uyuşmazlıkta da davalı, senedin kendisinden zorla alındığı yönündeki savunmasını ispatla yükümlüdür. Mahkemece bu yön gözetilmeden ispat yükünde yanılgıya düşülerek karar verilmesi doğru değildir. Kabule göre ise, dava dilekçesinin sonuç bölümünde miktar belirtilmeksizin itirazın iptali, takibin devamı istenilmiş, dava açılışında ......TL üzerinden peşin harç yatırılmıştır. Mahkemece davacıya davasının açıklattırılması ve sonucuna göre eksik harcın ikmalinin sağlanması gerekirken, bu yönde işlem yapılmadan yazılı şekilde karar verilmesi de doğru görülmemiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, .......gününde oybirliğiyle karar verildi.