22. Hukuk Dairesi 2013/11732 E. , 2013/12507 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
DAVA : Davacı, yıllık izin ücret alacağının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme, davanın açılmamış sayılmasına karar vermiştir.
Hüküm süresi içinde taraflar avukatlarınca temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı İsteminin Özeti:
Davacı, davalı işveren nezdinde çalışmakta iken kendisine beş gün içerisinde Ağrı İl Milli Eğitim Müdürlüğünde işe başlaması mecburiyetinin olduğu aksi halde iş sözleşmesinin feshedileceğinin tebliğ edildiğini ve cebri bir işleme maruz kaldığını ileri sürerek yıllık ücretli izin ücretininin davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiş ancak 06.02.2013 tarihli celsede dosyanın deliller toplanmadan atiye bırakılmasını istemiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı, dava dilekçesinin içeriğini kabul etmediğini, davanın atiye bırakılmasına muvafakatinin olmadığını, davanın esastan reddine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, davacı vekilinin 28/01/2013 tarihli atiye bırakma talepli dilekçesi ile yıllık ücretli izin alacağın baki kalmak üzere, davalı aleyhine deliller toplanılmadan açılan davayı atiye bıraktıklarını talep ettiği ve duruşmada beyanını tekrar ettiği, atiye bırakma isteminin anılan isteklerle ilgili takip edilmeyeceği yönünde olduğunu, davacının davasını takipsiz bırakması (takip etmemesi) davalının rızasına bağlı olmadığı gerekçesi ile davanın açılmamış sayılmasına karar verilmiştir.
Temyiz:
Kararı taraflar temyiz temyiz etmiştir.
Gerekçe:
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun 123. maddesi davanın geri alınmasını düzenlemektedir. Davanın geri alınabilmesi için karşı tarafın oluru gerekir. Burada davacının ileride davasını yeniden açma hakkını saklı tuttuğu davanın geri alınması, davadan feragat kurumundan da farklılık arzetmektedir. Bu düzenlemeye göre, davanın geri alınabilmesi için karşı tarafın oluru gerekir. Burada davacının ileride davasını yeniden açma hakkını saklı tuttuğu davanın geri alınması, 6100 sayılı Kanun"un 307. maddesinde düzenlenen ve davalının onayına bağlı olmayan ve kesin hüküm sonuçları doğuran davadan feragat kurumundan farklılık arzetmektedir. Davanın geri alınabilmesi için bu isteğe karşı çıkılmamış ve davalı tarafından açıkça rıza gösterilmiş bulunması gerekir.
Somut olayda, davacı vekili 06.02.2013 günlü duruşmada davasını atiye bıraktığını beyan etmiş, davalı vekili ise aynı tarihli duruşmada karşı tarafın sunmuş olduğu dilekçenin içeriğini kabul etmediğini, davanın atiye bırakılmasına muvafakatinin olmadığını, davanın esastan reddine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı muvafakati olmadığı halde mahkemece atiye bırakılan davanın açılmamış sayılmasına karar verilmiştir. Belirtmek gerekir ki, hukuk muhakemesinde davanın atiye terki ya da atiye bırakılması şeklinde bir usul işlemi bulunmamaktadır. Ancak uygulamada davanın atiye bırakılması şeklindeki istek, davanın geri alınmasına yönelik talep olarak değerlendirilmekte ve davanın geri alınması ise yukarıda açıklandığı üzere karşı tarafın oluruna bağlanmaktadır. Davanın atiye bırakılması istemi davalı vekilince açıkça reddedilmiş olup bu durum karşısında, atiye bırakma istemi davalı tarafça kabul edilmediğinden davaya devam edilip işin esasına girilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmadığından bu yöne ilişkin temyiz itirazının kabulü ile hükmün bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebepten BOZULMASINA, bozma sebebine göre bu aşamada sair temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 27.05.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.