Esas No: 2016/398
Karar No: 2022/653
Karar Tarihi: 24.02.2022
Danıştay 13. Daire 2016/398 Esas 2022/653 Karar Sayılı İlamı
Danıştay 13. Daire Başkanlığı 2016/398 E. , 2022/653 K."İçtihat Metni"
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONÜÇÜNCÜ DAİRE
Esas No:2016/398
Karar No:2022/653
TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Vergi Dairesi Müdürlüğü
VEKİLİ : Av. …
KARŞI TARAF (DAVACI) : …
İSTEMİN KONUSU : … İdare Mahkemesi'nin … tarih ve E:… , K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacı adına kanunî temsilci sıfatıyla tanzim ve tebliğ olunan … tarih ve … ana takip dosya numaralı ödeme emrinin, Enerji Piyasası Düzenleme Kurulu (Kurul) tarafından verilen idarî para cezasına ilişkin kısmının iptali istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … İdare Mahkemesi'nce verilen kararda; davacının … Akaryakıt San. ve Tic. Ltd. Şti.'nin eski ortağı ve kanunî temsilcisi olduğu, Kurul'un … tarih ve … sayılı kararı ile 5015 sayılı Kanun uyarınca anılan şirkete 50.000,00TL idarî para cezası verildiği, idarî para cezasının tebliğe çıkartıldığı adreste muhatabın adresten ayrılmış olduğu ifadesine yer verilerek kararların tebliğ edilememesi üzerine 7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 21. maddesinde gösterilen usule uyulmaksızın Resmi Gazete'de ilanen tebligat yoluna gidilerek kesinleştirildiği ve cezanın ödenmediğinden bahisle şirket adına ödeme emri düzenlendiği, borcun ödenmemesi üzerine şirket hakkında malvarlığı araştırması yapıldığı, akabinde şirketin borcu ödeme imkânı bulunmadığından bahisle söz konusu şirketin daha önce kanunî temsilcisi olan davacı adına 6183 sayılı Kanun'un 10. maddesi uyarınca kanunî temsilci sıfatıyla dava konusu ödeme emrinin düzenlendiği; davacının kanunî temsilcisi olduğu şirketin bayilik sözleşmesi olmaksızın akaryakıt satışı yaptığının tespit edilmesi üzerine şirkete verilen idarî para cezasının şirketten tahsil edilemediği ve davacının şirketin kanunî temsilcisi sıfatıyla ödenmeyen borçlarından sorumlu olduğu gerekçesiyle adına ödeme emri düzenlenmiş ise de, asıl borçlu şirket hakkındaki takibin usulüne göre kesinleşmediği, davacının 12/05/2006 tarih ve 6555 sayılı Türkiye Ticaret Sicili Gazetesi'nde ilan edildiği üzere anılan şirketteki ortaklıktan ve şirketteki kanunî temsilcilik görevinden ayrıldığı; bu durumda dava konusu ödeme emri içeriği idarî para cezasından kaynaklı amme alacağının doğduğu ve ödenmesi gerektiği zamanlarda davacının asıl borçlu şirketin kanunî temsilcisi ve ortağı olmadığı, 6183 sayılı Kanun'un 10. maddesi uyarınca davacı adına ödeme emri düzenlenmesine imkân bulunmadığından, ödeme emrinin idarî para cezasına ilişkin kısmında hukuka uygunluk bulunmadığı sonucuna varılmıştır.
Belirtilen gerekçelerle hukuka aykırı bulunan dava konusu işlemin iptaline karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davalı idare tarafından, ortağın şirketteki sermaye payını devretmesi hâlinde payı devreden ve devralan şahısların devir öncesine ait kamu alacaklarının ödenmesinden müteselsilen sorumlu tutulacakları, dava konusu kamu alacağının şirket tüzel kişiliğinden tahsilinin imkânsız hâle geldiği, bu nedenle kanunî temsilciden talep edilmesinde hukukî isabetsizlik bulunmadığı, temyize konu Mahkeme kararının hukuka aykırı olduğu ileri sürülmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davacı tarafından, temyize konu Mahkeme kararının hukuka uygun olduğu belirtilerek istemin reddi gerektiği savunulmuştur.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ … 'IN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onüçüncü Dairesi'nce, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
İdare ve vergi mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Davalının temyiz isteminin reddine,
2. Dava konusu işlemin iptali yolundaki … İdare Mahkemesi'nin … tarih ve E:… , K:… sayılı temyize konu kararında, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde sayılan bozma nedenlerinden hiçbirisi bulunmadığından anılan Mahkeme kararının ONANMASINA,
3. Temyiz giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına,
4. Dosyanın anılan Mahkeme'ye gönderilmesine,
5. 2577 sayılı Kanun'un Geçici 8. maddesi uyarınca, bu kararın tebliğ tarihini izleyen 15 (on beş) gün içerisinde kararın düzeltilmesi yolu açık olmak üzere, 24/02/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.