10. Hukuk Dairesi 2011/17531 E. , 2012/4330 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :İş Mahkemesi
Dava, 1479 sayılı Kanun hükümleri gereğince yersiz ödendiği ileri sürülen ölüm aylıkları nedeniyle borçlu olunmadığının tespiti (menfi tespit) istemine ilişkindir.
Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Hükmün, taraf avukatlarınca temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteklerinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
1-) Dosyadaki yazılara, toplanan delillere ve hükmün dayandığı gerektirici sebeplere göre; davacı vekilinin tüm, davalı Kurum vekilinin ise aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2-) Mahkemece yapılan yargılamada davacının ölüm aylığına hak kazanma koşulları irdelenirken, davalı Kurumca aylık bağlandıktan sonra 02.08.2003 tarihinde yürürlüğe giren 4956 sayılı Kanunun 23’üncü maddesiyle değişik 1479 sayılı Kanunun 45’inci maddesinin hükme dayanak kılınması isabetsiz ise de, tahsis başvurusunda bulunulduğu 29.07.2002 günü itibarıyla yürürlükte olan 1479 sayılı Kanunun ... sayılı Kanunla değişik “Eş ve Çocuklara, Ana ve Babaya Tahsis Yapılması” başlığını taşıyan 45’inci maddesinde, sigortalının; 18 yaşını (veya ortaöğretim yapması halinde 20 yaşını, yükseköğretim yapması halinde 25 yaşını) doldurmamış veya yaşları ne olursa olsun çalışamayacak durumda malûl bulunan çocukları ile geçimini sağlayacak başka bir geliri olmamak koşulu ile yaşları ne olursa olsun evlenmemiş kız çocuklarına aylık bağlanacağı belirtilmiş olup, 01.02.2002 tarihinden itibaren 5434 sayılı Kanun hükümlerine göre kendisine ... tarafından emekli aylığı bağlanmış olan davacının, geçimini sağlayacak gelirinin bulunduğu ve dolayısıyla ölüm aylığı tahsis koşullarının gerçekleşmediği belirgin olmakla, kararın gerekçesindeki anılan yanlışlık bozma nedeni yapılmamıştır.
Davanın temel yasal dayanakları, 1479 sayılı Kanunun 45. ve 5510 sayılı ... maddeleri olup, mahkemece yapılan yargılama sonunda istem kısmen hüküm altına alındıktan sonra, tarafların haklılık oranlarının (dava konusu tutarın kabul ve reddedilen bölümlerinin) saptanmasında maddi yanılgıya düşülerek, avukatlık ücretinin Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi hükümlerine aykırı olarak belirlenmesi, yargılama giderlerinin de 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu hükümlerine aykırılık oluşturacak şekilde taraflar arasında paylaştırılması, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
Ne var ki; bu aykırılıkların giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden hüküm bozulmamalı, 01.10.2011 günü yürürlüğe giren 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun geçici 3’üncü maddesi dikkate alınarak 1086 sayılı Kanunun 438’inci maddesi gereğince düzeltilerek onanmalıdır.
S O N U Ç : Hükmün; (3) numaralı bendinde yer alan “5.270,00” rakamlarının çıkartılarak, yerine, “3.634,80” rakamlarının yazılmasına, aynı bentte yer alan “1.388,19” rakamlarının çıkartılarak, yerine, “3.828,40” rakamlarının yazılmasına, (4) numaralı bendinde yer alan “227,08” rakamlarının çıkartılarak, yerine, “135,00” rakamlarının yazılmasına ve bu şekliyle hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, Üye ...’ın muhalefetine karşı, Başkan Vekili ..., Üyeler ..., ... ve ...’ın oylarıyla ve oyçokluğuyla, temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine, 08.03.2012 gününde karar verildi.