Esas No: 2022/3438
Karar No: 2022/4764
Karar Tarihi: 17.10.2022
Yargıtay 6. Hukuk Dairesi 2022/3438 Esas 2022/4764 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Davacı ile davalı arasında kat karşılığı inşaat sözleşmesi yapılmış, ancak taşınmazın üçüncü kişiye satılması nedeniyle sözleşmenin ifa olanağı kalmamıştır. Yıkılan ev için belirlenen bedel üzerinden davacının kusuru da dikkate alınarak kısmen kabul edilen davanın diğer talepleri reddedilmiştir. Hukuka aykırı olarak yıkılan ev için davalı yüklenici kusurlu bulunmuş ve davacı arsa sahibi ile tarafların müterafik kusuru kabul edilmiştir. Karar, 818 sayılı Borçlar Kanunu'nun 41/1 maddesinde belirtilen haksız eylem sorumluluğuna dayanmaktadır.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik verilen hüküm süresi içinde davalı vekilince (Adli Yardım Talebi Reddedildi) temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- K A R A R -
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, müvekkili ile davalı arasında Kayseri 6. Noterliği’nin 03/06/2009 tarih ve 13829 yevmiye numaralı kat karşılığı inşaat sözleşmesi imzalandığını, inşaat yapılacak taşınmaz üzerindeki müvekkiline ait müstakil evin davalı tarafından yıkıldığını, sözleşme tarihinden itibaren 30 ay içerisinde müvekkiline yeni yapılacak inşaattan 2 adet bağımsız bölüm verileceğinin kararlaştırılmış olmasına karşın inşaata başlanmadığını, ihtarların karşılıksız kaldığını, bu nedenlerle sözleşme gereği müvekkiline devredilecek olan 2 adet bağımsız bölümün değerinin tahsilini, mümkün olmaz ise yıkılan evin bedelinin tahsilini talep etmiştir.
Yerel mahkemece, dava devam ederken sözleşme konusu taşınmazın dava dışı üçüncü kişiye satılması nedeni ile sözleşmenin ifa olanağı kalmadığı belirtilerek, bağımsız bölüm bedellerine ilişkin talebin reddine, yıkılan ev için belirlenen 33.996,00 TL bedel üzerinden davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Yerel mahkeme kararı davalı vekilince temyiz edilmiştir.
1- Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar verilmiştir.
2- Dava, kat karşılığı inşaat sözleşmesi kapsamında teslim edilecek olan daire bedellerinin tahsili, mümkün değil ise arsa sahibine ait yıkılan evin bedelinin tahsili istemine ilişkindir.
Taraflar arasında Kayseri 6. Noterliği’nin 03/06/2009 tarih ve 13829 yevmiye numaralı kat karşılığı inşaat sözleşmesi imzalanmış, yüklenici tarafından yapılacak olan inşaattan 2 adet bağımsız bölümün davacı arsa sahibine verileceği kararlaştırılmıştır.
Dosya kapsamında bulunan ... Belediyesi İmar ve Şehircilik Müdürlüğü’nün 15/08/2014 tarihli yazısında dava konusu taşınmaza dair ruhsat dosyasına rastlanılmadığı, ... Belediye Başkanlığı Plan Proje Müdürlüğü’nün 31.10.2014 Ve 11.02.2015 tarihli yazılarında ise kadastro niteliğine haiz dava konusu taşınmazın tek başına imar parseli haline gelmesinin mümkün olmadığı, imar uygulaması yapılarak imar parseli haline getirilmeden inşaat ruhsatı verilemeyeceği yönünde beyanda bulunulduğu, sözleşme konusu taşınmazın 05.05.2015 tarihinde dava devam ederken dava dışı Güldeste Karayer’e satıldığı ve bu kişi adına tescil edildiği görülmüştür.
Dosya kapsamında belediyeden gelen yazılar ile sözleşme konusu taşınmazın dava devam ederken üçünçü kişiye satılması eylemi birlikte değerlendirildiğinde, taraflar arasındaki sözleşme uyarınca inşaat yapımının imkânsız hale geldiği ve böylelikle taraflar arasındaki sözleşmenin de geçersiz olduğu anlaşılmıştır.
İfası imkânsız olan ve bu nedenle geçersiz olan sözleşme karşısında davalı yüklenicinin, davacı arsa sahibinin müstakil evini yıkmasına ilişkin sorumluluk, haksız eylem sorumluluğudur.
Eylem tarihinde yürürlükte bulunan 818 sayılı BK 41/1 maddesine göre "gerek kasten, gerek ihmal ve teseyyüp yahut tedbirsizlik ile haksız bir suretle diğer kimseye bir zarar ika eden şahıs, zararın tazminine mecburdur". Kusur sorumluluğu olarak ta tanımlanan haksız eylem sorumluluğunun kurucu unsurları 1- Fiil 2- Zarar 3- İlliyet bağı 4- Kusur 5- Hukuka aykırılık olduğu tartışmasızdır.
Somut olayda, davalı yüklenicinin taraflar arasında geçerli bir sözleşme olmaksızın davacıya ait evi yıkması haksız eylem niteliğindedir. Davalı, geçerli bir sözleşme bulunmaksızın davacıya ait evi yıkmakta kusurlu ise de davacı arsa sahibinin de sahibi olduğu taşınmazın inşaat yapmaya elverişli olmadığını bilmesi gerektiği, göz önüne alındığından tarafların söz konusu evin yıkımında %50’şer oranından müterafik kusura sahip olduklarının kabulü gerekmektedir.
Mahkemece yapılacak iş, yıkılan ev bakımından belirlenen bedelin yarısına hükmetmek iken yazılı şekilde bedelin tamamına hükmedilmesi yanlış olmuş, bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin 2. bent kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine, davalı vekilinin temyiz itirazlarının 2.bent kapsamına göre kabulü ile hükmün davalı yararına BOZULMASINA, talep halinde temyiz harcının davalıya iadesine, karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 17.10.2022 gününde oy birliği ile karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.