10. Hukuk Dairesi 2010/13979 E. , 2012/4318 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Hukuk(İş) Mahkemesi
Dava, rücuan tazminat istemine ilişkindir.
Mahkemece, ilamında belirtildiği şekilde davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Hükmün, taraf vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
Dava, 29.04.2005 tarihli trafik iş kazası sonucu sürekli iş göremezlik durumuna giren sigortalıya bağlanan gelir ile yapılan tedavi gideri ve geçici iş göremezlik ödemesinden oluşan sosyal sigorta yardımlarının, davalı sürücü ile sürücünün kullandığı aracın trafik Sigorta Şirketinden tahsili istemine ilişkindir.
Mahkemece, kazanın oluşumunda ... plakalı araç sürücüsü davalı %100 kusurlu bulunmuş ve %30.2 sürekli iş göremezlik derecesi üzerinden bildirilen ilk peşin değerli gelirler gözetilmek suretiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
Mahkemenin hükmü eksik inceleme ve araştırmaya dayalıdır.
a)Davaya konu tedavi giderleri yönünden bakıldığında; Yasa Koyucu tarafından, trafik kazası nedeniyle sağlık hizmet sunucularınca verilen tedavi hizmet bedellerinin tamamının ... tarafından karşılanması esasının getirilmesi amacıyla 25.02.2011 tarihli Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 13.02.2011 tarih 6111 sayılı Yasanın 59. maddesi ile 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununun 98. maddesi değiştirilmiş, anılan değişiklik ile “Trafik kazaları sebebiyle üniversitelere bağlı hastaneler ve diğer bütün resmî ve özel sağlık kurum ve kuruluşlarının sundukları sağlık hizmet bedelleri, kazazedenin sosyal güvencesi olup olmadığına bakılmaksızın Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından karşılanır.
Trafik kazalarına sağlık teminatı sağlayan zorunlu sigortalarda; sigorta şirketlerince yazılan primlerin ve Güvence Hesabınca tahsil edilen katkı paylarının % 15"ini aşmamak üzere, münhasıran bu teminatın karşılığı olarak ...sigortacılık ilkeleri çerçevesinde maktu veya nispi olarak belirlenen tutarın tamamı sigorta şirketleri ve 03.06.2007 tarihli ve 5684 sayılı Sigortacılık Kanununun 14"üncü maddesinde düzenlenen durumlar için ...aktarılır. Söz konusu tutar, ilgili sigorta şirketleri için sigortacılık ilkelerine göre ayrı ayrı belirlenebilir. Aktarım ile sigorta şirketlerinin ve Güvence Hesabının bu teminat kapsamındaki yükümlülükleri sona erer. Hazine Müsteşarlığının bağlı bulunduğu Bakanlığın teklifi üzerine Bakanlar Kurulu söz konusu tutarı % 50"sine kadar artırmaya veya azaltmaya yetkilidir….” hükmü getirilmiştir.
6111 sayılı Kanunun, yayımı tarihinde yürürlüğe giren Geçici 1. maddesi ile de, "Bu Kanunun yayımlandığı tarihten önce meydana gelen trafik kazaları nedeniyle sunulan sağlık hizmet bedelleri ... tarafından karşılanır. Söz konusu sağlık hizmet bedelleri için bu Kanunun 59"uncu maddesine göre belirlenen tutarın % 20’sinden fazla olmamak üzere belirlenecek tutarın üç yıl süreyle ayrıca aktarılmasıyla anılan dönem için ilgili sigorta şirketleri ve ....ükümlülükleri sona erer…..” hükmü öngörülmüştür.
2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununun 91. maddesine göre, işletenler motorlu taşıtların kullanılmasından doğan, üçüncü kişilere verdikleri zararları karşılamak üzere zorunlu mali mesuliyet sigortası yaptırmak zorundadırlar. Sigorta şirketi, araç sahibinin, gerek müstahdeminin kusurundan ve gerekse, bizzat kendi kusurundan doğacak mali mesuliyetini temin etmektedir. Bu yönden, sigorta şirketleri işletenin yada şoförlerinin, kusurları ile neden oldukları olaydan dolayı doğan mali sorumluluklarının belirli limit dahilinde kefili durumundadır. Karayolları Trafik Kanuna göre zorunlu mali mesuliyet sigortası yaptırmak zorunlu bulunmakla beraber, bu tür sigorta sözleşmesi de diğer sözleşmeler gibi sigorta ettiren ile sigortacı arasında karşılıklı ve birbirine uygun irade açıklaması ile sigorta sözleşmesi poliçeye bağlanmak suretiyle kurulur.
Tedavi giderleri kapsamında, sigorta şirketinin, motorlu araç işletilmesinden kaynaklanan sorumluluğun zorunlu olarak sigorta teminatına bağlanması nedeniyle yasadan ve sözleşmeden doğan bu yükümlülüğü, 6111 sayılı Yasa ile getirilen düzenleme ile sona erdirilmiş bulunmaktadır. Ne var ki; anılan Yasanın 59 ve Geçici 1. maddelerinde, aktarım ile sigorta şirketlerinin ve Güvence Hesabının bu teminat kapsamındaki yükümlülüklerinin sona ereceği belirtilmiş olup, yasanın açık hükmü karşısında, sorumluluğun ancak yapılacak aktarım sonrasında ortadan kalktığının kabulü gerekir. Nitekim bu husus 27.08.2011 tarihli 28038 sayılı Resmi Gazetede yayınlanan Trafik Kazaları Nedeniyle İlgililere Sunulan Sağlık Hizmet Bedellerinin Tahsiline İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmelikte de vurgulanmıştır.
Bu haktan, sigorta sözleşmesinin tarafı olan işleteni ve şoförlerinin yararlanması gerekmekte olup, poliçe limiti kapsamında kalan tedavi giderleri nedeniyle sorumlulukları sona erecektir. Ancak, zorunlu sigorta teminat tutarlarını aşan tedavi giderlerinin, zarara sebep olan veya hukuken sorumlu olanlar tarafından karşılanacağı, bu kişiler yönünden poliçe limitini aşan kısım yönünden sorumluğun devam edeceği de kabul edilmelidir.
Mahkemece, yukarıda açıklanan maddi ve hukuki olgular gözetilerek, 6111 sayılı Yasanın 59 ve Geçici 1. maddelerinde belirtilen tutarların sigorta şirketleri tarafından aktarılıp aktarılmadığı araştırılmaksızın, eksik inceleme yazılı şekilde karar verilmiş olması,
b).... Plakalı aracın zorunlu trafik sigorta şirketi olan davalı Şirket, gerek temyiz dilekçesi ve gerekse cevap dilekçesi ve eki ödeme belgelerinde, davaya konu trafik kazası nedeniyle sürekli iş göremezlik durumuna giren sigortalıya 11.09.2006 tarihinde limit dahilinde 50.000 TL’lik harici ödeme yaptığını iddia etmektedir. Davalı ... Şirketinin, Kurum sigortalısı ....yapılan gelir ve ödemeler yönünden poliçe limiti yönündeki sorumluluğunun açıklığa kavuşturulması için, ödemeye ilişkin tüm kayıt ve belgeler davalı ... Şirketinden celbedilmeli, gerekirse Sigorta Şirketinin kayıtları üzerinde sigorta ve mali mevzuattan anlayan bilirkişiler marifetiyle inceleme yapılarak, ödeme olgusu araştırılmalı ve varılacak sonuca göre bir karar verilmemesi,
c)Zararlandırıcı sigorta olayı sonucu sigortalıda meydana gelen sürekli iş göremezlik oranındaki her azalma veya artma hali yeni bir olgu olup,bu azalma veya artmaya dayalı olarak, sigortalıya bağlanan gelirin ilk peşin değerinin belirlenmesi gerekir.
29.04.2005 tarihli iş kazası nedeniyle sigortalı ... gelir bağlanmasına ilişkin gelir bağlama kararları ile sürekli iş göremezlik derecesi tespit kararlarına göre; sigortalının 09.08.2006 gelire girme tarihi itibarıyla %35 oranında sürekli iş göremezliğe maruz kaldığı, ancak alınan kontrol kaydı üzerine bu oranın, 03.01.2008 tarihinden itibaren azalmayla %30,2"ye düşmüş olması karşısında; başlangıçta (09.08.2006) %35 olan sürekli iş göremezlik derecesinin 01.03.2008 tarihinden itibaren azalmayla %30,2 oranına gerilemiş olması dikkate alınarak, söz konusu azalmanın 09.08.2006 gelire girme tarihi itibarıyla, sigortalıya bağlanan ilk peşin değerli gelire etkisi davalı Kurum"dan sorulup belirlenmek suretiyle, varılacak sonuç çerçevesinde karar verilmesi gerekirken, anılan husus gözetilmeksizin, sadece %30,2 orana göre bildirilen ilk peşin değerli gelir gözetilerek karar verilmesi,
d)Bu tür davalarda sigorta şirketleri yönünden faiz başlangıcı (temerrüt) tarihinin hiç bir duraksamaya yer vermeyecek açıklıkta belirlenmesi gerekir. İlgililerce gerekli belgeler eklenerek 2918 sayılı Kanunun 98 ve 99.maddelerinde yazılı şekilde sigorta şirketine başvurulmasına karşın sekiz iş günü içerisinde ödeme yapılmadığı takdirde anılan sürenin sonunda temerrüt olgusunun gerçekleştiğinin ve faiz başlangıcının da bu süre sonuna karşılık gelen tarih olduğunun kabulü gerekmektedir. Hiç başvurulmaması veya gerekli belgeler eklenmeksizin başvurulması durumunda ise, sigorta şirketinin temerrüdünden söz edilemeyeceğinden, şirkete karşı girişilen icra takip tarihinin, veya takibe girişilmeden dava açılmışsa dava tarihinin faiz başlangıcı olarak kabulü zorunludur.
Somut olayda, mahkemece, davalı ... yönünden,temerrüt durumu yukarıdaki ilkeler çerçevesinde araştırılarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken,anılan hususun gözetilmemesi,
e)Öte yandan, İhtiyari Mali Sorumluluk Sigortası, motorlu araç işleteninin bu aracın işletilmesinden dolayı,....hükümlere göre oluşan ve zorunlu mali sorumluluk sigortası limitleri dışında kalan hukuki sorumluluğunu sigorta poliçesinde yazılı azami limiti kadar güvence altına alan bir sigorta sözleşmesidir. İhtiyarî malî mesuliyet sigortasında sigortacının sorumluluğu; zorunlu malî mesuliyet (trafik) sigortasında belirlenen limit üzerinde kalan maddî zarar miktarı ile sınırlıdır.
Bu nedenle, davalı sürücü tarafından temyiz dilekçesine eklenen ve davaya konu 10 HA 187 plakalı araca ait davalı ... tarafından düzenlendiği iddia edilen ve ihtiyari mali sorumluluk sigortasını da kapsadığı anlaşılan “Motorlu Kara Taşıt Araçları Karma Sigorta Poliçesi’nin” varlığı usulünce araştırılarak, davalı ... Şirketinin sorumluluğu yukarıdaki açıklamalar çerçevesinde yeniden değerlendirilmelidir.
Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular gözönünde tutulmaksızın, eksik inceleme ve araştırmayla yazılı şekilde hüküm kurulması, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
O halde, taraf vekillerinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ : Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davalılara iadesine, 08.03.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.