Esas No: 2022/9490
Karar No: 2022/20538
Karar Tarihi: 24.10.2022
Yargıtay 4. Ceza Dairesi 2022/9490 Esas 2022/20538 Karar Sayılı İlamı
4. Ceza Dairesi 2022/9490 E. , 2022/20538 K."İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Tefecilik, suç işlemek amacıyla örgüt kurma, tehdit, mala zarar verme
KARAR
Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
A- Katılanlar ... ve ...’nin, sanıkların tümü hakkında örgüt, sanıklar ... ve ... hakkında mala zarar verme,sanık ... hakkında mala zarar verme ve tehdit, sanıklar ..., ... ve ... hakkındaki tefecilik suçlarından doğrudan zarar görmedikleri ve bu nedenle davaya katılma hakları bulunmadığı halde mahkemece Kanuna aykırı gerekçeyle kamu davasına katılan olarak kabullerinin, müştekilere bu niteliği ve dolayısıyla Kanun yoluna başvurma hak ve yetkisini kazandırmadığı anlaşıldığından, 5320 sayılı Kanunun 8/1 ve 1412 sayılı CMUK’nın 317. maddeleri uyarınca müştekiler ... ve ...’nin tebliğnameye uygun olarak, bu hükümler yönünden TEMYİZ İSTEMLERİNİN REDDİNE,
B- Diğer hükümlere yönelik temyiz taleplerine gelince:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
1- Sanıklar ..., ..., ... ve ... hakkında tefecilik suçundan kurulan hükümlerde TCK’nın 241. maddesinin suç tarihi itibariyle CMK'nın 135. maddesindeki katalog suçlar arasında yer almadığından, iletişimin tespiti ile elde edilen görüşme dökümlerinin bu suç açısından hukuka uygun delil niteliği bulunmadığı ve bunlara itibar edilemeyeceği belirlenerek yapılan inceleme ile sanıklar ..., ..., ... ve ... hakkında TCK’nın 220/1. maddesinde düzenlenen örgüt suçundan, sanıklar ... ve ... hakkında ise ayrıca mala zarar verme suçlarından verilen beraat kararlarına yönelik temyiz taleplerine gelince:
a-) Sanıklar ..., ..., ... ve ...’ye yükletilen tefecilik eylemleriyle ulaşılan çözümü haklı kılıcı zorunlu öğelerinin ve bu eylemlerin sanıklar tarafından işlendiğinin Kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı,
Eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanunda öngörülen suç tipine uyduğu,
Sanık ...’nün tefecilik eylemini bizzat gerçekleştirerek veya diğer sanıkların eylemlerine asli fail olarak iştirak etmek suretiyle doğrudan tefecilik suçundan cezalandırılması gerektiği gözetilmeden, yardım eden olarak sorumlu tutulmuş ise de, aleyhe temyiz olmadığından bozma yapılamayacağı,
b-) Sanıklar ..., ..., ..., ... ve ... hakkında TCK’nın 220/1. maddesinde düzenlenen örgüt suçundan, sanıklar ... ve ... hakkında ayrıca mala zarar verme suçundan verilen beraat hükümlerinin de usul ve Kanuna uygun olduğu,
Anlaşıldığından, o yer Cumhuriyet Savcısının, katılanlar ... ve ... ile sanıklar ..., ..., ... ve ...’nün ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmemiş olmakla, tebliğnameye kısmen uygun olarak, TEMYİZ DAVASININ ESASTAN REDDİYLE HÜKÜMLERİN ONANMASINA,
2- Sanıklar ... ve ... hakkında tefecilik ve TCK’nın 220/1. maddesinde düzenlenen örgüt suçlarından, ... hakkında ayrıca mala zarar verme suçundan, sanıklar ..., ... hakkında TCK’nın 220/2. maddesinden düzenlenen örgüt üyeliği suçundan, sanık ... hakkında TCK’nın 220/2. maddesinde düzenlenen örgüt üyeliği ve tefecilik suçlarından, sanıklar ... ve ... hakkında ise tefecilik suçlarından kurulan hükümlere ilişkin temyiz taleplerinde;
a-) Sanıklar ..., ... ve ...’ye atılı örgüt suçuna ilişkin yasa maddesinde öngörülen cezanın üst sınırı uyarınca, 5237 sayılı TCK’ nın 66/1-e. ve 67/2. maddelerine göre, suçun tabi bulunduğu 8 yıllık olağan dava zamanaşımının, savunmalarının alındığı tarihten itibaren, sanıklar ..., ... ve ... hakkında tefecilik suçundan en son borç para verme tarihine göre tespit edilen suç tarihine göre, suçun tabi olduğu 12 yıllık olağanüstü zamanaşımının gerçekleştiği anlaşıldığından, o yer Cumhuriyet Savcısı ile katılanlar ... ve ...’nin, sanıklar ..., ... ve ...’nün temyiz nedenleri yerinde görülmekle, 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca, tebliğnameye uygun olarak, HÜKÜMLERİN BOZULMASINA, ancak; yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyen bu hususta CMUK.nın 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak karar verilmesi mümkün olduğundan sanıklar hakkında açılan kamu davalarının gerçekleşen asli dava zamanaşımı nedeniyle, 5237 sayılı TCK’nın 66/1-e. ve CMK’nın 223/8. maddeleri gözetilerek DÜŞMESİNE,
b-) Sanıklar ... ve ... hakkında kurulan hükümlere ilişkin temyiz taleplerinde ise;
UYAP sisteminden alınan güncel nüfus kaydına göre sanık ...’nün 06/06/2016, sanık ...’nün ise 28/08/2019 tarihinde öldüklerinin anlaşılması karşısında, ölümlerinin doğruluğu kesin biçimde saptanarak, TCK'nın 64. maddesi gereğince sanıkların hukuki durumlarının değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanıklar ... ve ..., O Cumhuriyet Savcısı ile katılanlar ... ve ...’nin temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden tebliğnameye uygun olarak, HÜKÜMLERİN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 24/10/2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.