Esas No: 2020/22549
Karar No: 2022/20602
Karar Tarihi: 24.10.2022
Yargıtay 4. Ceza Dairesi 2020/22549 Esas 2022/20602 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Mahkeme, kasten yaralama suçundan verilen cezaların temyiz edilemez olduğunu belirtti ve bu konuda temyiz istemini reddetti. Ancak, tehdit suçuna ilişkin mahkumiyet hükmünün hem uzlaştırma kapsamında hem de açıklanması geri bırakılması kararı verilmesi nedeniyle uyarlama yapılmadığına dair soruşturma yapılması gerektiğini belirtti. Ayrıca, Basit Yargılama Usulü düzenlemesi hakkında Anayasa Mahkemesi'nin 14/01/2021 tarihli kararı nedeniyle, CMK'ya eklenen geçici 5. maddenin yeniden değerlendirme yapılmasını gerektirdiğini açıkladı. Kanunlar: 5320 sayılı Kanunun 8/1, 1412 sayılı CMUK'nın 317. maddesi, TCK'nın 106/1. maddesi, 6763 sayılı Kanun'un 34. maddesi, CMK'nın 253/1. madde, 17/10/2019 gün ve 7188 sayılı Kanun'un 24. maddesi, Anayasa'nın 38. maddesi, 5237 sayılı TCK'nın 7 ve CMK'nın 251 vd. maddeleri.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Tehdit, kasten yaralama
KARAR
Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
I- Sanığa yükletilen kasten yaralama suçundan kurulan mahkumiyet hükümlerinin incelenmesinde;
Kararda öngörülen cezaların nitelik ve niceliğine göre, verildiği tarih itibariyle hükümlerin temyiz edilemez olduğu,
Anlaşıldığından, 5320 sayılı Kanunun 8/1 ve 1412 sayılı CMUK’nın 317. maddeleri uyarınca, tebliğnameye uygun olarak, sanık ...'ın TEMYİZ İSTEMİNİN REDDİNE,
II- Sanığa yükletilen tehdit suçundan kurulan mahkumiyet hükmünün incelenmesine gelince;
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
A- Hükmün açıklanmasına neden olan ve suç tarihinde uzlaşma kapsamında olmayan TCK'nın 106/1. maddesinin 1. cümlesinde düzenlenen tehdit suçu ile uzlaşma kapsamında olan hakaret suçunun birlikte işlendiği, hükümden sonra 02/12/2016 tarihinde yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanunun 34. maddesi ile değişik CMK’nın 253/1. madde hükmü uyarınca, tehdit suçunun uzlaştırma kapsamına alınmış olması ve bu nedenle hakaret suçundan da uzlaştırma işlemi yapılması gerekliliğinin ortaya çıkması karşısında; anılan suçlara ilişkin mahkumiyet hükümleri açısından uyarlama yapılıp yapılmadığı araştırılarak, uzlaştırma işleminin olumlu sonuçlanmış olması durumunda, sanığın denetim süresinde işlediği başkaca kasıtlı suçlardan mahkum olup olmadığı tespit edilip, sonucuna göre, açıklanması geri bırakılan hükmün açıklanıp açıklanmayacağının değerlendirilmesi zorunluluğu,
B- Kabule göre de;
1- Hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının kesinleşmesinden sonra, denetim süresi içerisinde kasıtlı bir suç işlenmesi nedeniyle açıklanmasına karar verilecek yeni hükmün, Yargıtay incelemesine tabi olacak ve kesinleşmesi halinde infaza verilecek hüküm olacağı, bu nedenle kararın dayandığı tüm kanıtların, bu kanıtlara göre ulaşılan sonuçların, iddia, savunma, tanık anlatımları ve dosyadaki diğer belgelere ilişkin değerlendirmeler ile sanığın eyleminin ve yüklenen suçun unsurlarının nelerden ibaret olduğunun, hangi gerekçeyle hangi delillere üstünlük tanındığının açık olarak gerekçeye yansıtılması ve bu şekilde cezanın şahsileştirilmesi gerekirken, açıklanan ilkelere uyulmadan, önceki karara yollama yapılmak suretiyle, Anayasanın 141. ve 5271 sayılı CMK'nın 34, 223 ve 230. maddelerine aykırı davranılması,
2- 17/10/2019 gün ve 7188 sayılı Kanunun 24. maddesi ile değişik CMK'nın 251. maddesinde Basit Yargılama Usulü düzenlenmiş olup bu düzenlemenin uygulanmasıyla ilgili olarak, CMK’ya 7188 sayılı Kanunla eklenen geçici 5. maddenin birinci fıkrasının (d) bendinde yer alan; "hükme bağlanmış” ibaresinin, Anayasa Mahkemesinin 14/01/2021 tarihli ve 2020/81 esas, 2021/4 sayılı kararıyla “basit yargılama usulü” yönünden Anayasa’nın 38. maddesine aykırı görülerek iptaline karar verilmesi karşısında, temyiz incelemesi yapılan ve CMK’nın 251/1. maddesi kapsamına giren suç yönünden; Anayasa’nın 38. maddesiyle 5237 sayılı TCK’nın 7 ve CMK’nın 251 vd. maddeleri gereğince yeniden değerlendirme yapılması zorunluluğu,
Bozmayı gerektirdiğinden, sanık ...'ın temyiz nedenleri yerinde görülmekle, tebliğnameye uygun olarak, HÜKMÜN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 24/10/2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.