Abaküs Yazılım
15. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/987
Karar No: 2015/3043
Karar Tarihi: 03.06.2015

Yargıtay 15. Hukuk Dairesi 2015/987 Esas 2015/3043 Karar Sayılı İlamı

15. Hukuk Dairesi         2015/987 E.  ,  2015/3043 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :Pazar (Rize) 1. Asliye Hukuk Hakimliği
    Tarihi :13.11.2014
    Numarası :2013/68-2014/728

    Yukarıda tarih ve numarası yazılı bozmaya uyularak verilen hükmün duruşmalı olarak temyizen tetkiki davalı vekili tarafından istenmiş ise de davetiye masrafı bulunmadığından duruşma isteğinin reddiyle incelemenin evrak üzerinde yapılmasına karar verildikten ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:

    - K A R A R -

    Dava, sözleşmenin haksız feshi nedeniyle uğranılan zararın ve kâr kaybının tahsili istemine ilişkin olup, mahkemenin; davanın kısmen kabulüne dair kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    1-Dosyadaki yazılar mahkemece uyulan bozma ilamı gereğince inceleme yapılıp hüküm verilmiş olmasına delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
    2-Davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarına gelince;
    Mahkemenin, akdi ilişkinin ispat edilemediği gerekçesiyle davanın reddine dair kararı, Dairemiz"in 08.12.2011 gün 2010/4852 Esas ve 2011/7281 Karar sayılı kararıyla, 17.01.2008 tarihli belge ile taraflar arasında akdi ilişkinin kurulduğunun ispat edildiği, bu sebeple davacının kâr kaybına yönelik isteminin değerlendirilip Borçlar Kanunu"nun 325. maddesi uyarınca bilirkişi raporu alınarak sonucuna uygun bir karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle bozulmuş, mahkemece, bozma ilamına uyulduktan sonra iki ayrı bilirkişi raporu alınmış ve son alınan 18.08.2014 tarihli rapor doğrultusunda davanın kısmen kabulü ile 39.898,00 TL tutarındaki kâr kaybının davalıdan tahsiline karar verilmiştir. Ne var ki, alınan her iki bilirkişi raporu da Yargıtay denetimine uygun olmadığından hüküm kurmaya elverişli değildir.
    Şöyle ki;
    Dairemizin yerleşik içtihat ve uygulamalarına göre eser sözleşmesinin haksız feshi halinde diğer tarafın kâr kaybının hesabında, sözleşme tarihinde yürürlükte bulunan ve zaman bakımından uygulanması gereken 818 sayılı Borçlar Kanunu"nun 356. maddesinin yollaması ile aynı Kanun"un 325. maddesi hükmünde öngörülen yöntemin uygulanması gerekir. Borçlar Kanunu"nun 356. maddesinin yollama yaptığı aynı Kanun"un 325. maddesindeki yönteme “kesinti yöntemi” denilmektedir. Kesinti yöntemine göre, yüklenicinin yapılmayan sözleşme konusu işlerden ötürü mahrum kaldığı kârın, yapılmayan (kalan) işin sözleşmenin feshi tarihindeki bedeli saptandıktan sonra bu bedelden, yüklenicinin işi tamamlayamaması nedeniyle sağladığı tasarruf, bu süre içinde başka bir iş bulup çalışmışsa elde ettiği kâr, başka bir iş bulmaktan kasten kaçınmışsa kazanabileceği miktar tespit ettirilip, çıkartılarak kalan üzerinden kâr kaybı tutarı hesaplanmaktan ibarettir.
    Somut olayda, mahkemece alınan her iki bilirkişi raporunda da, inşaatın bulunduğu bölge, yapının sınıfına, parselin büyüklüğü ile durumuna, kullanılan malzemenin kalite ve sınıfına, işin süresine, şahsın, şirketin ve ülkemizin o zamanki ekonomik yapısına göre %15 ile %25 arasında kârlılık oranı olabileceği, davacının da imalâtlarda kullanılacak malzemeyi temin ettiğini de gözönünde bulundurularak dava konusu taahhüt işinden %25 oranında kâr elde edebileceği düşüncesiyle sözleşme bedelinin %25"ine karşılık gelen (159.592 x %25= 39.898,00 TL) miktarda kâr kaybı hesabı yapılmış, davacının bu dönemde imalât işi aldığına dair bir kaydın olmadığı, ayrıca başka bir iş bulmaktan kasten kaçındığına ilişkin bir iddiada da bulunulmadığı belirtilmiştir. Görülüyor ki, her iki bilirkişinin yaptığı hesapta az yukarıda izah edilen yönteme uygun düşmediğinden bu raporlar hükme esas alınamaz.
    Bu durumda mahkemece yapılacak iş; hükme esas alınan 18.08.2014 tarihli raporu veren bilirkişi kurulundan alınacak ek raporla sözleşme ifaya başlanmadan feshedilmiş olduğundan davacı yüklenicinin işe hiç başlamamış olması sebebiyle işçilik, malzeme, şantiye masrafları vergi, SGK gibi giderleri yapmamak suretiyle sağladığı tasarruf ile bu süre içinde başka bir işten elde ettiği kazanç ya da başka bir iş yapmaktan kasten kaçınmış ise kazanabileceği miktar hesaplattırılıp bunların toplam miktarının sözleşme bedelinden çıkartılarak kalan kısmın kar kaybı alacağı olduğu kabul edilip sonucuna uygun bir karar verilmesi gerekir.
    Yetersiz bilirkişi raporuna dayalı olarak verilen kararın bozulması uygun bulunmuştur.
    SONUÇ: Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle davalının sair temyiz itirazlarının reddine, 2. bentte açıklanan nedenlerle davalının temyiz itirazlarının kabulü ile kararın davalı yararına BOZULMASINA, fazla alınan temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine, karara karşı tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme isteminde bulunulabileceğine 03.06.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.


    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi