Defter ve belgeleri ibraz etmeme - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2016/7453 Esas 2019/6982 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
11. Ceza Dairesi
Esas No: 2016/7453
Karar No: 2019/6982
Karar Tarihi: 03.10.2019

Defter ve belgeleri ibraz etmeme - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2016/7453 Esas 2019/6982 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Asliye Ceza Mahkemesi, sanık hakkında 2010 yılına ait defter ve belgeleri ibraz etmeme suçundan açılan davada mahkumiyet hükmü vermiştir. Ancak, vergi suçu raporundan defter ve belge ibrazına ilişkin tebligatın sanığa hukuken geçerli olmadığı ortaya çıktığı için suçun unsurları oluşmadığı gerekçesiyle sanığın beraat etmesi gerektiği sonucuna ulaşılmıştır. Kararda ayrıca, sanığın denetim süresi içerisinde kasıtlı bir suç işlemesi halinde cezasının tamamen infaz kurumunda çektirileceği belirtilmiştir. Ancak, sanığın gözaltında geçirdiği süre cezasından mahsup edilmemiş ve suç tarihi yanlış belirtilmiştir. Son olarak, uzun süreli hapis cezası ertelenen sanık hakkında Anayasa Mahkemesi'nin iptal kararı sonrasında uygulamanın yeniden değerlendirilmesi gerektiği belirtilmiştir.
Kanun maddeleri:
- 213 sayılı Kanunun 139/2. maddesi
- 5237 sayılı TCK'nin 51/7. ve 53. maddeleri
- 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi
- 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi
11. Ceza Dairesi         2016/7453 E.  ,  2019/6982 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Defter ve belgeleri ibraz etmeme
    HÜKÜM : Mahkumiyet

    1)Sanık hakkında 2010 takvim yılına ait defter ve belgeleri ibraz etmeme suçunu işlediği iddiasıyla açılan kamu davasında; 213 sayılı Kanun"un 139/2. maddesinde incelemenin dairede yapılmasını gerektiren nedenlerden birinin varlığı önceden belirlenmeden faaliyetini sürdüren mükelleflere defter ve belgelerin ibrazı için yapılan tebligatların hukuken geçerli olmayacağı cihetle, dosya arasında bulunan vergi suçu raporundan defter ve belge ibrazına ilişkin yazının tebliğ edildiği tarih itibariyle sanığın işyerinin faal olduğunun anlaşılması karşısında, yüklenen suçun unsurları oluşmadığı gözetilmeden sanığın beraatine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde mahkumiyetine hükmolunması,
    2)Kabule göre de;
    a)5237 sayılı TCK"nin 51/7. maddesinde "hükümlünün denetim süresi içinde kasıtlı bir suç işlemesi veya kendisine yüklenen yükümlülüklere hâkimin uyarısına rağmen uymamakta ısrar etmesi halinde ertelenen cezanın kısmen veya tamamen infaz kurumunda çektirilmesine karar verileceğinin" belirtilmesi karşısında; mahkemece "sanığın denetim süresi içeresinde kasıtlı bir suç işlemesi veya uyarılara rağmen ısrar etmesi halinde ertelenen cezanın tamamen infaz kurumunda çektirilmesine" karar verilerek infazın kısıtlanması,
    b)Sanığın gözaltında geçirdiği sürenin TCK"nin 63. maddesi gereğince cezasından mahsubuna karar verilmemesi,
    c)Defter ve belgeleri ibraz etmeme suçunda, ibraz için verilen sürenin bitimini izleyen tarihin suç tarihi olduğu dikkate alındığında; 30.05.2012" olan suç tarihinin gerekçeli karar başlığında "20.05.2012" olarak yanlış gösterilmesi, yasaya aykırı,
    d)Uzun süreli hapis cezası ertelenen sanık hakkında 5237 sayılı TCK’nin 53. maddesine ilişkin uygulamanın Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarihli, 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararı ile birlikte yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
    Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nin 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 03.10.2019 tarihinde oy birliği ile karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.