MAHKEMESİ :İŞ MAHKEMESİ

DAVA : Davacı, kıdem tazminatı, ihbar tazminatı ile yıllık izin ücreti, fazla mesai ücreti, ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Yerel mahkemece, davanın feragat nedeniyle reddine karar verilmiştir.
Hüküm süresi içinde davacı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I

A) Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, davacının davalı şirketin ... Organize Sanayi Bölgesinde bulunan işyerinde çalıştığını, iş sözleşmesinin haksız feshedildiğini, işçilik alacakları ödenmediğini belirterek, kıdem ve ihbar tazminatı ile yıllık izin ücreti, fazla mesai, resmi ve dini bayram tatil ücreti alacaklarının faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
B) Davalı Cevabının Özeti:
Davalı cevap vermemiştir.
C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece ön inceleme aşamasında, davacı asilin 24/02/2015 tarihli dilekçesi ile davasından feragat ettiğini beyan ettiği, vekaletnamede davacı vekilinin feragata yetkili olduğu, feragatın davaya son veren taraf işlemlerinden olduğu gerekçesi ile feragat sebebiyle davanın reddine karar verilmiştir.
D) Temyiz:
Kararı davacı vekili temyiz etmiştir.
E) Gerekçe:
Feragat, davaya konu edilen haktan vazgeçmedir. Kural olarak her davadan vazgeçme mümkündür. Vazgeçme sebebiyle davanın reddedilmesi halinde aynı hakka dair yeniden dava açılamaz. Açılan davanın kesin hüküm sebebiyle reddedilmesi gerekir. Dava konusu haktan vazgeçildikten sonra dava derdest iken yeniden aynı konuda dava açılması da mümkün değildir. Davacının davasından feragat etmesinin sonucu bu sebeple önemli olduğundan, davacının beyanından, gerçek amacının açılan davadan feragat etmek olduğunun açıkça anlaşılması gerekir. Davadan feragatla davaya konu uyuşmazlık esastan sona erdiğinden şarta bağlı feragat geçerli değildir. Yani şarta bağlı feragatla dava sona ermez. Bu sebeple feragatin kayıtsız şartsız bir irade beyanını ortaya koyması gerekir. Davadan feragatin açık ve kesin bir dille yapılmış ve herhangi bir şarta bağlanmamış olması koşulu, gözden kaçırılmamalı; gerçek iradenin ne olduğu bu çerçevede belirlenmelidir.
Diğer taraftan dava vekille açıldıktan sonra, asılın yazılı dilekçesi ile feragat etmesi halinde ön inceleme aşamasında olsa bile, özellikle feragat nedeni ile dinlenmeli, asilin dilekçe ile verdiği feragatin geçerliliği tartışılmalıdır.
Somut uyuşmazlıkta, dava açılıp, ön inceleme aşamasında tensip yapıldıktan kısa süre sonra davacı asilin imzasını içeren, ancak el yazısı içermeyen dilekçe ile dava dosyasında feragat edildiği ve feragat doğrultusunda dosyanın işlemden kaldırılması talep edilmiş, dilekçe yazı işleri müdürü tarafından havale edilmiş, zabıt katibi tarafından ise davacıdan alındığına dair imzalanmıştır. Bu belgeden sonra mahkemece taraf vekillerine duruşma bildirilmeden dosya üzerinden davanın reddine karar verilmiştir.
Dava vekil vasıtası ile takip edildiği gibi feragat açıkça haklardan değil, dosyadan feragat içermekte ve dosyanın işlemden kaldırılması istenmektedir. Davacı asil, daha sonra irade fesadına uğratıldığına dair C. Başsavcılığına suç duyurusunda bulunmuş ve hazırlık soruşturması sonrası ceza mahkemesinde dava açılmıştır.
Feragatin içeriğine, haklardan feragatı içermemesine, davacı vekilinin bulunmasına ve vekilin feragatı olmamasına rağmen, feragat yetkisi olduğu gerekçesi ile yazılı şekilde dosya üzerinden karar verilmesi hatalıdır.
F) Sonuç:
Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebepten dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine 15.02.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.