3. Ceza Dairesi 2018/8019 E. , 2019/15057 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
HÜKÜM : Beraat, mahkumiyet
Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle evrak okunarak;
Gereği görüşülüp düşünüldü:
1)Sanık ... hakkında katılan ..."e karşı kasten yaralama suçundan kurulan beraat hükmüne yönelik katılan vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Sanık ... ve katılan arasında trafikte seyir halindeyken yol verme meselesinden çıkan tartışmadan sonra, sanığın olayı sonlandırmayıp, arkadaşı..."tan, tartıştığı kişilerin kim olduğunu bulmasını istediği, daha sonra ise kimliğini tespit ettiği katılanın adresini bilen ..."ın arkadaşı olan sanık ..."den, katılanın evini göstermesini istedikleri ve hep birlikte araçla sanık ..."in göstermesi ile katılanın evinin önüne gittikleri ve yaklaşık 15-20 dakika gelmesini bekledikleri, bu sırada sanık ..."in biraz uzaklaşarak telefonla konuştuğu sırada, katılanın aracı ile geldiği ve sanık ... ile kimliği tespit edilemeyen kişilerin katılanı aracından indirip, bıçakla saldırarak kasten yaraladıkları olayda, sanık ..."ın katılanın ev adresini bilmediği, sanık ..."in göstermesi ile katılanın bulunduğu yeri tespit ederek yaraladığı anlaşılmakla, sanık ... yönünden 5237 sayılı TCK"nin 39. maddesi gereğince "yardım eden sıfatıyla" suça iştirak edip etmediğinin değerlendirilmesi gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde beraat kararı verilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu nedenle 6723 sayılı Kanun"un 33. maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi uyarınca istem gibi BOZULMASINA,
2)Sanık ... hakkında katılan ..."e karşı kasten yaralama suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik sanık müdafii ve katılan vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Yerine görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;
a)Sanık ve katılan arasında trafikte seyir halindeyken yol verme meselesinden çıkan tartışmadan sonra, sanığın olayı sonlandırmayıp, katılanın adresini bulup arkadaşları ile birlikte katılanın evinin önüne gittiği ve yaklaşık 15-20 dakika gelmesini beklediği, katılan aracı ile geldiğinde yanındakilerle birlikte katılanı arabadan indirip ele geçmeyen kesici cisimle saldırdığı ve sanığın eylemi nedeniyle katılanın yüzünde 7 cm. uzunluğunda sabit iz ile birlikte, sol el bileğinin 3-4 cm. proksimalinde 3-4 cm."lik cilt - cilt altı kesi, 2. ve 3. parmaklarda extensör tendon kesileri ve sağ ön kolda 2 cm."lik kesi oluşacak şekilde yaraladığı anlaşılmakla, suçun işleniş biçimi, meydana gelen zararın ağırlığı ve sanığın kastının yoğunluğu da dikkate alınarak, 5237 sayılı TCK"nin 61. maddesi gereğince temel cezaya hükmedilirken, TCK"nin 3. maddesindeki orantılılık ilkesi de gözetilerek, hakkaniyete uygun ve sonuca etkili şekilde alt sınırdan uzaklaşılması gerektiğinin gözetilmemesi,
b)Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarih ve 2014/140 Esas - 2015/85 Karar sayılı kararı ile 5237 sayılı TCK"nin 53. maddesindeki bazı ibarelerin iptal edilmesi nedeniyle hak yoksunlukları yönünden sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafii ve katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu nedenlerle 6723 sayılı Kanun"un 33. maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi uyarınca istem gibi BOZULMASINA, 10.07.2019 gününde oy birliğiyle karar verildi.