12. Ceza Dairesi 2020/28 E. , 2020/2076 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
Suç : 2863 sayılı Yasaya muhalefet
Hüküm : CMK’nın 231/11. maddesi uyarınca hükmün açıklanması suretiyle; 2863 sayılı Kanunun 67, TCK’nın 62, 53. maddeleri gereğince mahkumiyet
2863 sayılı Kanuna aykırılık suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık müdafii tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Sanık hakkında yapılan yargılama sonunda... 2. Asliye Ceza Mahkemesinin 10/04/2007 tarihli, 2006/343 Esas, 2007/229 Karar sayılı ilamı ile, 2863 sayılı Kanunun 67, TCK"nın 62, 50/1-a, 52/2-4, 63. maddeleri gereğince sanığın mahkumiyetine hükmedildiği, anılan hükmün sanık müdafii ve katılan vekili tarafından temyizi üzerine, Dairemizin 14/06/2012 tarihli 2011/7538 esas 2012/15113 karar sayılı ilamıyla, hükümden sonra yürürlüğe giren 5728 sayılı Kanunun 562. maddesiyle değişik CMK’nın 231. maddesindeki “hükmün açıklanmasının geri bırakılması”na ilişkin düzenleme ve 5728 sayılı Kanun ile 2863 sayılı Kanunda getirilen değişiklikler karşısında, suçun niteliği, hükmolunan cezanın tür ve miktarı gözetilip, dosyada bulunan adli sicil kaydı da değerlendirilerek sanığın hukuki durumunun yeniden tayin ve takdirinde zorunluluk bulunması ve diğer nedenlerle hükmün bozulduğu,
Bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda, 20/02/2013 tarihli karar ile sanığın, 2863 sayılı Kanunun 67, TCK"nın 62. maddeleri uyarınca 10 ay hapis ve 375,00 TL adli para cezası cezalandırılmasına, CMK"nın 231. maddesi uyarınca sanık hakkındaki hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verildiği, anılan kararın itiraz edilmeksizin 19/03/2013 tarihinde kesinleştiği ve belirtilen tarih itibariyle beş yıllık denetim süresi başladığından, CMK"nın 231/8. maddesi uyarınca dava zamanaşımının durduğu,
Sanığın 20/03/2016 tarihinde silahla kasten yaralama suçunu işlediği sabit kabul edilerek,... 4. Asliye Ceza Mahkemesinin 17/05/2018 tarihli ilamı ile mahkumiyetine hükmedildiği ve hükmün 17/05/2018 tarihinde kesinleştiği, ihbar üzerine yeniden ele alınan dosyada; sanık denetim süresi içinde kasten yeni bir suç işlendiğinden, anılan suçun işlendiği 20/03/2016 tarihi itibariyle zamanaşımı süresinin işlemeye devam ettiği, zamanaşımını kesen en son işlem olan 10/04/2007 tarihine 8 yıl ve 19.03.2013 ile 20.03.2016 tarihleri arasında geçen durma süresi de eklendiğinde olağan zamanaşımı süresinin dolduğu anlaşılmakla;
Sanığa isnat edilen ve daha ağır bir suçu oluşturma ihtimali bulunmayan eylem, 2863 sayılı Kanunun 74/2. maddesinde yaptırıma bağlanmış olup, anılan suç 5237 sayılı TCK’nın 66/1-e maddesi uyarınca 8 yıllık zamanaşımına tabidir. Kesen nedenlerin varlığı halinde süre yeniden işlemekte ise de, zamanaşımını kesen en son işlem 10/04/2007 tarihli mahkumiyet hükmü olup, anılan tarihten itibaren 5237 sayılı TCK’nın 66/1-e maddesinde öngörülen 8 yıllık zamanaşımı ve durma süresi de eklendiğinde karar tarihinden önce olağan zamanaşımı gerçekleşmiş olmakla, dosya içeriği itibariyle de, 5271 sayılı CMK’nın 223/9. maddesindeki derhal beraat kararı verilmesini gerektirir şartlar bulunmadığından, hükmün gerçekleşen zamanaşımı nedeniyle 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, aynı Kanunun 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, 5237 sayılı TCK’nın 66/1-e ve 5271 sayılı CMK’nın 223/8. maddeleri gereğince sanık hakkındaki kamu davasının isteme uygun olarak DÜŞMESİNE, 26/02/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.