5. Hukuk Dairesi 2020/11434 E. , 2021/10868 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın Hazine adına tescili davasının kabulüne dair verilen yukarıda tarih ve numaraları yazılı hükmün Yargıtayca incelenmesi taraf vekillerince verilen dilekçelerle istenilmiş; davalılar vekili de temyiz dilekçesinde duruşma isteminde bulunmuş olmakla, duruşma için belirlenen 05/10/2021 günü temyiz eden taraf vekillerinin yüzlerine karşı duruşmaya başlanarak, sözlü açıklamaları da dinlendikten ve dosyadaki kağıtlar okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü.
- K A R A R -
Dava, 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın Hazine adına tescili istemine ilişkindir.
Mahkemece, uyulan bozma kararı gereğince inceleme ve işlem yapılarak hüküm kurulmuş; karar, taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
Arsa niteliğindeki İzmir ili, Karabağlar İlçesi, Uzundere Mahallesi 197 parsel sayılı taşınmaza emsal karşılaştırması yapılarak değer biçilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir.
Taraf vekillerinin aşağıdaki bentler kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazları bozma ile kesinleşen yönlere ilişkin olduğundan yerinde değildir. Ancak;
Anayasa Mahkemesinin 27/11/2020 gün 31317 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanan 16/07/2020 tarih 2018/104 Esas, 2020/39 Karar sayılı kararı ile 7139 sayılı Kanunla Değişik Kamulaştırma Kanunun 10/8. fıkrasının dördüncü cümlesi; “idarenin kıymet takdir komisyonunca tespit edilen bedelden az olması durumunda hâkim tarafından tespit edilen bedel, fazla olması durumunda idarenin kıymet takdir komisyonunca tespit ettiği bedel, peşin ve nakit olarak hak sahibi adına, kalanı ise bedele ilişkin kararın kesinleşmesine kadar üçer aylık vadeli hesapta nemalandırılmak ve kesinleşen karara göre hak sahibine verilmek üzere” bölümü ile yedinci cümlesinde yer alan “idarenin kıymet takdir komisyonunca tespit ettiği bedelden fazla olması halinde fazla olan tutarın bloke edildiğine” ibaresinin Anayasa’ya aykırı olduğu ve iptal edildiği nazara alınarak kamulaştırma bedelinin derhal ödenmesine karar verilen kısmına karar tarihine, bozma kararı sonrası oluşan ve üçer aylık vadeli hesaba bloke edilen fark bedele ise Dairemiz karar tarihine kadar yasal faiz işletilmesi ve derhal ödenmesi gerektiğinden,
- Gerekçeli kararın hüküm fıkrasının; ödemeye ilişin 3. parağrafının tümüyle çıkartılmasına, yerine (bakiye kalan kısımdan Kıymet Takdir Komisyonunun belirlediği değer üzerinde olan ve Yargıtay Bozma İlamından sonra verilen hükümle artırılan 51.480,00-TL kamulaştırma bedelinin karar kesinleştiğinde, bakiye kalan kısmın ise davalılar tarafından daha önce bankadan tahsil edilmemiş ise karar tarihinde ödenmesine,) cümlesinin çıkartılmasına, yerine (Bozma sonrası tespit edilen 1.425.600,00 TL bedelden ilk kararla tespit edilen 1.374.120,00 -TL bedelin mahsubu sonrası kalan 51.480,00-TL"nin üçer aylık vadeli hesapta işlemiş nemaları ile birlikte davalı tarafa derhal ödenmesine, bu hususta ilgili bankaya müzekkere yazılmasına, ) cümlesinin yazılmasına,
- Gerekçeli kararın hüküm fıkrasının; 2.parağrafından (karar tarihi olan 03/09/2020 tarihine kadar )ibaresinin çıkartılmasına ,yerine (5. Hukuk Dairesinin ilam tarihi olan 05.10.2021 tarihine kadar)ibaresinin yazılmasına ,
Hükmün böylece DÜZELTİLEREK ONANMASINA, davalıdan peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine ve temyize başvurma harcının Hazineye irad kaydedilmesine, Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince 3.050,00-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya, 3.050,00-TL vekalet ücretinin de davacıdan alınarak davalıya verilmesine, 05/10/2021 gününde oybirliğiyle karar verildi.