13. Hukuk Dairesi 2018/3370 E. , 2018/8491 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde taraflar avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
KARAR
Davacılar, asıl davada davalılar ile yapılan avukatlık ücret sözleşmesinde belirtilen davaları takip ettiklerini, ancak sözleşmede kararlaştırılan tarihte vekalet ücreti alacaklarının ödenmediğini, bunun üzerine davalılar hakkında başlattıkları takibin davalıların haksız itirazı ile durduğunu ileri sürerek itirazın iptaline ve inkar tazminatına karar verilmesini istemişler, birleşen dosyada ise vekalet ücretlerinin tahsili amacı ile başlattıkları başka bir takibin davalıların itirazı ile durduğunu ileri sürerek itirazın iptalini ve inkar tazminatına karar verilmesini istemişlerdir.
Davalılar asıl ve birleşen davada, takip edilen işler konusunda davacılar tarafından bilgilendirilmediklerini, sözleşmede belirtilen işlerin bir kısmına hiç başlanmadığını yada sonuçlandırılmadığını, davacıların bilgi vermeleri için gönderilen ihtardan sonra azledilmedikleri halde davalardan çekildiklerini, vekalet ücretine hak kazanamayacaklarını savunarak davanın reddini dilemişlerdir.
Mahkemece, bozma üzerine yapılan yargılama neticesinde birleşen ... 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2016/23 esas sayılı dosyasındaki talep yönünden davanın feragat nedeni ile reddine, Davacının ... 30. İcra Müdürlüğünün 2002/13227 esas ve 2002/13228 esas sayılı dosyalarına yapılan itirazın iptaline yönelik açmış olduğu davanın reddine karar verilmiş; hüküm taraflarca temyiz edilmiştir.
1-Davacılar, eldeki asıl ve birleşen dava ile vekalet ücretlerinin tahsili amacı ile başlattıkları icra takiplerine vaki itirazın iptalini istemiş, davalılar davanın reddini dilemişlerdir. Mahkemece, bozma üzerine yapılan yargılama neticesinde birleşen davanın feragat nedeni ile reddine, asıl davanın reddine karar verilmiştir. Bozma öncesi asıl dava hakkında verilen kabul kararının davalılar tarafından temyizi üzerine Dairemizin 2009/11627-2010/4019 E. ve K. sayılı ilamı ile 30.09.2002 tarihinde davalıların, “Bugüne kadar başlanan ve devam eden işlerde herhangi bir işlem yapılmaması, bugüne kadar başlanan ve devam eden işler dışında yeni iş ve işlem yapılmaması” hususlarını içerir ihtarnamesinin azil niteliği taşıdığı, ancak davalıların savunmaları üzerinde durulmadığı ve azlin haklı olup olmadığı ile ilgili bir araştırma yapılmadığı belirtilerek davacıların üzerine düşen yükümlülükleri yerine getirip getirmedikleri ve davalıların azilde haklı olup olmadıkları konusunda uzman bilirkişi veya bilirkişiler kurulundan rapor alınması ve hasıl olacak sonuca uygun karar verilmesi gerektiği gerekçesi ile kararın bozulmasına karar verilmiştir. Mahkemece, bozmaya uyularak alınan bilirkişi kök ve ek raporlarında; davacılar tarafından takip edilen 3 dosya bakımından dosyaların takibinde özensizlik saptandığı, bu dosyalardan ... 7. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2002/77 E. sayılı (yeni esas 2005/13) dosyasında 16.10.2002 tarihli duruşmaya katılmayarak müracaata kalmasına sebebiyet verdikleri dikkate alındığında bu dosyada özen borcuna aykırı davrandıkları, ... 8. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2001/299 E. sayılı (yeni esas 2004/388) dosyasında bir duruşmaya mazeretsiz, bir duruşmaya mazeretli katılmadıkları, son karar duruşmasına katılmadıkları ve bu kapsamda vekillik görevini gereği gibi ifa etmedikleri, ... 12. İcra Hukuk Mahkemesinin 2002/155 Esas sayılı dosyasında karar duruşmasına mazeretsiz katılmama ve delillerin ibraz edilmemesi nedeni ile özen yükümlülüğünün tam anlamı ile yerine getirilmediği yönünde kanaat bildirilmiştir. İtiraz üzerine alınan ek raporda ise; ... 38. Noterliğinin 30.09.2002 tarihli ihtarının tebliğ şerhinin dosyada bulunmadığı, ancak tebliğ şerhinin 16.10.2002 tarihinden öncesine ait olması halinde sorumluluk ve özen yükümlüğünün ihlali kapsamında kalan ... 7. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2002/77 ve ... 8. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2001/299 sayılı dosyalarının da özen yükümlülüğüne aykırı durumun ortadan kalkacağı, ... 12. İcra Hukuk Mahkemesinin 2002/223 E. sayılı dosyasındaki tespitin bu dosyanın ... Barosu Hakem Kurulunun 2002/223 sayılı dosyası ile ilgili olduğu gerekçesiyle bu davaya esas olmayacağı kanaatine varılması halinde davacı avukatların azlinin bu kez haksız olacağı sonucuna ulaşılacağı ve azil değerlendirmesinde takdirin mahkemeye ait olacağı belirtilmiştir. Mahkemece, bilirkişi raporunda belirtilen hususlar ve özellikle ihtarnamenin tebliğ tarihine göre vardığı farklı sonuçlar bakımından bir değerlendirme yapılmadığı gibi davacı avukatların duruşmaya girmemelerinin özen yükümlülüğünün ihlali ve dolasıyla haklı azil nedeni teşkil edip etmeyeceği hususu üzerinde de durulmamıştır. Buna göre Mahkemece, bozma ilamının gereğinin yerine getirildiğinin kabulüne imkan yoktur. O halde Mahkemece, bozma ilamında da belirtildiği üzere tarafların iddia ve savunmaları doğrultusunda davacıların üzerine düşen yükümlülükleri yerine getirip getirmedikleri ve davalıların azilde haklı olup olmadıkları konusunda gerek görülmesi halinde uzman bilirkişi veya bilirkişiler kurulundan taraf, Mahkeme ve Yargıtay denetimine elverişli bilirkişi raporu alınarak hasıl olacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.
2-Bozma nedenine göre davalıların temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik gerek görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenle hükmün BOZULMASINA, (2) nolu bentte açıklanan nedenle davalıların temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, peşin alınan 35,90 TL harcın davacılara, 35,90 TL harcın davalılara iadesine, HUMK’nun 440/I maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 27/09/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.